DÜNYA BASINI

ABD’nin Irak’a mali baskısı hedefine ulaşmadı: Tek kurban Iraklılar

Yayınlanma

İran’ın çıkarına yasadışı dolar tahsisini engellemek hedefiyle ABD’nin Irak bankalarına yönelik uygulamaya koyduğu kısıtlamalar, ülkede ciddi bir dolar krizine yol açtı. Londra merkezli Chatham House, ABD Merkez Bankası’nın 2022’nin Kasım ayında uygulamaya soktuğu Irak ticari bankalarının işlemlerine yönelik sıkı mali kontrolün hedefine ulaşıp ulaşmadığını inceledi. Chatham House’un Orta Doğu ve Kuzey Afrika Programı’nda araştırmacı olarak çalışan Hayder el-Şakeri tarafından kaleme alınan incelemeye göre, ABD’nin mali kontrolü sıradan Iraklıların hayatını daha da zorlaştırmaktan başka bir işe yaramadı.

Analize göre Iraklı elitler bu kısıtlamaları aşmanın yollarını çok hızlı buldu ve ABD kısıtlamaları “paranın büyük kısmının Irak sınırları üzerinden nakit olarak veya döviz büroları üzerinden komşu ülkelere kaçırılmasını engellemedi.” Ancak Merkez Bankası’nın belirlediği resmi kurdan dövize erişemeyen ve karaborsada belirlenen oran üzerinden döviz alabilen sıradan Irak vatandaşları, ABD kısıtlamalarının tek kurbanı oldu: “Iraklıların çoğu Irak dinarı üzerinden maaş alırken, birçok temel mal ABD dolarının değerine göre fiyatlandırılıyor ve bu da onları birçok insan için satın alınamaz hale getiriyor.”

Makalenin tamamı şöyle:

***

ABD’nin Irak’a yönelik yeni mali kısıtlamaları hedefini tutturamıyor mu?

Son kısıtlamalar, ABD-İran gerginliğinin arttığının bir göstergesi. Ancak Irak seçkinleri (kısıtlamaların) etraflarından dolanacak yollar bulurken, nihai kurban sıradan Iraklılar oluyor.

Irak bir kez daha, bu kez belirli bankaların ve bireylerin Irak Merkez Bankası’nın (CBI) günlük döviz ihalelerinde işlem yapmasını kısıtlamayı amaçlayan ABD mali kısıtlamalarından etkilendi. Bu ekonomik önlemlerin zamanlaması, kısmen ABD ile İran arasındaki gerginliğin, yine bitap düşmüş Irak’ta artmasına bağlanabilir. Bununla birlikte yaptırımların hedef aldığı seçkinler, etrafından dolanacak yolları bulurken, kur dalgalanmaları gıda ve ilaç gibi temel ihtiyaçları daha pahalı ve erişilmesi daha zor hale getirdiği için gerçek etki, hayatları daha da zorlaşan sıradan Iraklılar tarafından hissediliyor.

Ne oldu?

Asia Islamic Bank, Al-Sharq Al-Awsat, Al-Ansari Islamic Bank ve Al-Qabith Islamic Bank gibi bankalar, ABD doları kazanmak ve para aklamak için uzun süredir CBI’nin günlük döviz müzayedesini kullanıyor. Aslında, CBI Başkanı bir keresinde paranın büyük bir kısmının İran gibi komşu ülkelere elektronik transferler yoluyla ve genellikle sahte faturalarla gittiğini itiraf etmişti. Bu bankalar aynı zamanda siyasiler tarafından destekleniyor ve Irak’ın siyasi seçkinleri ve silahlı gruplarına derinden yerleşmiş durumda ve bazı ortakları geçmişte ABD yaptırımlarının hedefi oldu.

Washington’un daha büyük taleplerinin bir parçası olarak, Kasım 2022’de CBI, bu bankaların birçoğunun ABD doları ile işlem yapmasını yasaklamaya başladı. Güvenlik güçleri, karaborsa kurlarıyla satış yapan döviz bürolarında çalışanları tutuklayarak veya para cezasına çarptırarak baskıyı artırdı ve bu da döviz bürolarının çoğunun ABD doları satmayı bırakmasına yol açtı.

Bu kısıtlamaların önemli bir etkisi oldu: Ekim 2022’de Irak’ta günlük dolar satışı 260 milyonken bu rakam Ocak 2023’te yaklaşık 43 milyon dolara kadar düştü.

Petrol zengini Irak nasıl dolarsız kaldı?

Neden şimdi?

Bu döviz ihaleleri, on yılı aşkın bir süredir yasa dışı finansal işlemler için bir sığınak olmuştu, peki ABD neden şimdi kısıtlamaya karar verdi? Bazı uzmanlar, kısıtlamaların Irak’ın Kasım 2022’de uluslararası elektronik bankacılık sistemine katılmasıyla bağlantılı olduğunu savunuyor.

Ancak Irak’ın mali prosedürlerini uluslararası incelemeye maruz bırakmak ABD-İran anlaşmazlığını yeniden alevlendiren işlemleri de ortaya çıkardı: İran’a bağlı ticarethaneler parayı İran’a veya onun bölgedeki müttefiklerine geri akıtıyor.  2018 gibi erken bir tarihte ABD, bazı Irak bankalarının parayı İran’a, veya bölge genelinde İran için, yönlendiren taraflarla bağlantılı olduğunu duyurdu ve 2020’ye kadar yaptırım uygulama tehdidinde bulundu.

Bu yeni kısıtlamaların siyasi unsuru Bağdat’ta ortaya çıkan dinamiklerle ilgili. Selefinden farklı olarak, Irak’ın yeni başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani, öncelikle bazıları ABD tarafından terörist ve İran’ın müttefiki olarak nitelenen bir Şii liderler ağı tarafından destekleniyor. Bu nedenle Washington, ekonomik gücünü kullanarak rahatsızlığını gösteriyor ve Bağdat’ı yanlış yöne fazla sapmaması konusunda uyarıyor.

Nihai kurban Irak halkı

Irak’ın elitleri bu kısıtlamaları aşmanın yollarını hızla buldular. Uluslararası işlemlerin bloke edilmesi, paranın büyük kısmının Irak sınırları üzerinden nakit olarak veya döviz büroları üzerinden komşu ülkelere kaçırılmasını engellemedi.

Güvenlik güçlerinden gelen tehditlere rağmen Bağdat’taki siyasi seçkinler ve partilerin desteklediği döviz büroları, onlar adına ABD doları satın almaya devam ediyor. Döviz büroları, bu siyasi partileri ve destekçilerini günde 300 milyon dolara kadar finanse etmeye yardımcı olan federal hükümet sözleşmeleri, sınır kontrol noktaları ve diğer resmi organlar da dahil karmaşık sistemin yalnızca bir parçası.

Kapsamlı bir stratejinin olmaması, döviz kurlarını artıran bu kısıtlamaların, amaçlanan hedeflere ulaşmak yerine protestolara yol açarak Irak vatandaşlarının günlük yaşamlarını etkilediği anlamına geliyor. Iraklıların çoğu Irak dinarı üzerinden maaş alırken, birçok temel mal ABD dolarının değerine göre fiyatlandırılıyor ve bu da onları birçok insan için satın alınamaz hale getiriyor.

Sağlık sektöründen yetkililer, kur dalgalanmalarının ilaç fiyatlarının düzenlenmesini imkânsız hale getirdiğini söylüyor. Artan maliyet, insanları sağlıkları için önemli bir risk oluşturacak şekilde daha ucuz fiyatlarla sahte veya son kullanma tarihi geçmiş ilaçlar aramaya zorladı.

Irak dinarı cinsinden kısıtlı gelir ve ABD doları cinsinden artan maliyet birçok çiftçinin geçimini de etkileyerek 3.000 kümes hayvanı çiftliğinin kapanmasına yol açtı. Talebi karşılamak için Irak yakında daha yüksek fiyatlarla daha fazla et ve sebze ithal etmek zorunda kalacak.

Ancak bu dalgalanmalar herkesi eşit şekilde etkilemiyor. Mart 2023’te sıradan Iraklılar, ABD doları için resmi kurun yüzde 17,5 üzerinde karaborsa oranı ödemek zorunda kaldılar. Bu arada seçkinler, bankaları ve döviz büroları aracılığıyla CBI’nın döviz ihalelerine erişebildiler ve karaborsada şişirilmiş oranlardan değil, resmi kurdan ABD doları satın alabildiler.

Bu, Irak’ın siyasi elitlerinin kısıtlamaları aşmanın yanı sıra onlardan yararlanma becerisini de gösteriyor. Gelecekteki herhangi bir yaptırım, Irak’ın karmaşık siyasi dinamiklerinin derinlemesine anlaşılmasına dayanmalıdır, aksi takdirde niyet edilen hedefler büyük ölçüde zarardan kaçarken, öncelikle en savunmasız olanlar zarar görecek.

Çok Okunanlar

Exit mobile version