Neredeyse bir yıldır dünyanın en büyük ülkesi dünyanın önemli bir bölgesinden çıkarılıyor. Rusya’nın Ukrayna üzerindeki eylemlerinden sonra, ABD, Birleşik Krallık ve AB, Uyanmış Ayı’ya karşı eşi benzeri görülmemiş oranda kısıtlamalar getirdi. Şu anda belki de İran bile ekonomide veya diplomaside Rusya’dan daha az harici baskıyla karşılaşıyor.
Atlantikçilerin nihai hedefi açık: Kremlin’i tecrit etmek veya en azından bu yönde bir izlenim yaratmak. Ve gerçekten de, Batı toplumlarının aşağı yukarı tüm kesimleri, Moskova’ya karşı, Dostoyevski’nin romanları veya Çaykovski’nin müziği gibi insanlık mirasının yok sayılması gibi saçmalıklara varan çeşitli türde düşmanlıklar sergiliyor.
Biri hariç Batı’nın tüm kesimleri… En az Rusya kadar cezalandırılmış, en az Rusya kadar utandırılmış, Rus militanlarıymışçasına kendi projelerine para bulmak için Batılı finans kurumlarını kullanamayan insanlar…
Mainstream Media’nın “aşırı sağ radikaller”, “milliyetçiler”, “faşistler” vb. olarak adlandırdığı çok özel bir sosyal grubu kastediyorum. Kastım, Batı destekli Ukrayna’da, her yıl kimsenin umrunda olmadan gamalı haçlarıyla yürüyüş düzenleyen gerçek neo-Naziler değil.
20-30 yıl önce basmakalıp bir Batılı aşırı sağcı aktiviste baktığınızda, şu anki Ukrayna milliyetçisi Azak taburunun bir üyesine benzer birini hatırlarsınız: Geceleri yastığının altında Kavgam kitabı olan, gündüzleri ‘beyaz ırkın saflığı’ için mücadele eden ve çalışırken uyduruk ‘Yahudi komplosu’nu araştıran bir Nazi dövmeli gangster.
Ancak günümüzün Batılı aşırı sağcıları – ya da daha doğrusu medya tarafından “aşırı sağcılar” olarak adlandırılanlar – bambaşka bir gerçeklik. Aralarında Afrikalılar ve Asyalılar var, Müslüman komşularına karşı İsrail’i destekliyorlar ve aynı zamanda bazıları, kendisini ‘Müslümanların Koruyucusu’ ilan eden Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı seviyor. Kendi görüşlerine göre, Hıristiyanlarda maalesef ki böyle bir kamusal figür yok. Çünkü evet, Üçüncü Reich’ın veya Ukraynalı Nazilerin paganizm ve diğer ezoterik doğaüstü tekniklerle ilgili şüpheli deneylerinin aksine, Yeni Sağcılar kendilerini Hıristiyanlığın koruyucuları olarak görüyorlar.
Ve en ilginci, bu Batılı Yeni Sağcılar Rusya’yı destekliyor. Açıklamalarını dinlerseniz, duyacaksınız – ah, bekleyin pardon, neredeyse hiçbir şey duyamayacaksınız. Çünkü liderlerinden biri olan ve siyasi faaliyetleri nedeniyle Julian Assange’la aynı hapishanede kalan İngiliz bağımsız gazeteci Tommy Robinson, Rus kökenli bir şifreli mesajlaşma servisi Telegram dışında çoğu medya platformunda yasaklı durumda. Belki de anaakım medyaya kıyasla çok küçük olan bu Yeni Sağcı Telegram kanalları, 1900’de geleceğin Rus devrimcisi ve gelecekte Atatürk’le ittifak kuracak olan Vladimir Lenin tarafından, 3 bin kötü baskılı nüshayla umutsuzca eski rejimi devirmek çabasıyla çıkarılan Iskra’nın (Rusçada Kıvılcım) modern benzeridir.
Ama sadece şunu dinleyin. 6 Ocak 2023’te, ABD Kongre Binası Baskını’nın ikinci yıldönümüne adanan en son Telegram canlı yayınında Tommy Robinson, Atlantik’in her iki yakasından diğer alternatif gazetecilerle birlikte, Batı’yı Ukrayna Krizi ve Kongre Binası Baskını’na dair çifte standardından dolayı sertçe eleştirdi.
Tommy Robinson, “9 yıl önce, 2014’te, silahlı sokak aktivistleri Ukrayna’da demokrasiyi alaşağı ettiler, resmi binaları işgal ettiler. Şimdi 6 Ocak protestocularını hapse atmak isteyen aynı insanlar, Ukrayna olaylarını kutladılar ve Ukraynalı radikal gruplar seçilmiş hükümeti devirdiğinde bunun adını demokrasi koydular” dedi.
Tommy Robinson’ın canlı yayınına katılan bir diğer katılımcı, Amerikalı alternatif gazeteci Tayler Hansen, şu andaki ABD iç siyasetini “totaliter bir kabus” ve “totaliter devlet için bir rüya” olarak nitelendirdi. Kastı, 6 Ocak 2021’de ABD Kongre Binası’nın içinde ve dışında, çoğunlukla barışçıl protestolara katılan 800’ü aşkın insana yönelik yetersiz suçlamalardı. Aynı şekilde Hansen, Ukrayna krizini, Kiev’e Amerikan vergilerinden milyarlarca dolarlık yardım sağlayan Beyaz Saray için bir ‘kara para aklama projesi’ olarak adlandırdı.
Başka bir Britanya Yeni Sağcısı, Britain First (Önce Britanya) hareketinin lideri Paul Golding de benzer görüşlere sahip. Golding, şimdiye kadar marjinallikten uzak bir portre çizdi. Telegram kanalının 19.000 abonesi var, fakat bundan önce, kendi iddiasına göre, tamamen yasaklı hale gelmeden evvel, Facebook sayfasının yüzbinlerce hayranı vardı.
Golding, kelimenin tam anlamıyla Birleşik Krallık’ta alternatif (ne iyi ne kötü ama alternatif) görüşün son kalesi olan Telegram’da sahip olduğu kanalda, anaakım Rus karşıtı anlatıyı hicvediyor: “Böylece Ukrayna, Polonya’ya bir füze fırlattı, birkaç Polonyalıyı öldürdü, ama bu Putin’in suçu.” 16 Kasım 2022’de yazdığı bu satırlarda, başlangıçta Rusya’nın suçlandığı, Ukrayna’nın batıdaki komşusuna yaptığı roketli saldırıyı kastediyor.
Devam edebilirim ama olay açık: Batılı Yeni Sağcılar Rusya’yı destekliyorlar ya da en azından Moskova’nın Batı’yla mücadelesinde tarafsızlıklarını koruyorlar. İronik bir şekilde, aşkları çoğunlukla tek taraflı. Facebook’un Rus muadili Vkontakte’de, bilinmeyen bir nedenle hem Tommy Robinson hem de Paul Golding’i yasaklı durumda.
Felsefi bir açıklama istiyorsanız, Tommy Robinson ile Vladimir Lenin benzetmemi hatırlayın. Son 100 yılda dünya tersine döndü: Siyasi solcular, siyasi sağcılara dönüştü veya tam tersi.
Bir önceki aşırı sağ ile şimdiki aşırı sol arasında bir benzerlik görmüyor musunuz? Eski usul Alman Nazileri, insanları beyaz ırk ve diğerleri gibi ayrıcalıklı ve ayrıcalıklı olmayan gruplara ayırırken, modern Amerikan Demokratları insanları transgenderlar (atanmış cinsiyetinden farklı bir cinsiyet benimsemiş kimse) ve diğerleri gibi ayrıcalıklı ve ayrıcalıksız gruplara ayırdı.
Bu yüzden, onları sevin ya da sevmeyin, Tommy Robinson ve tüm yasaklı lejyonu, sansür ve eşitsizliğe karşı mücadele eden Lenin ve Atatürk’ün modern benzerleridir. Batı’nın Sırbistan, Libya ve Irak’a yönelik demokratik bombalarına karşı ırksal kardeşliği savunan aşırı sağcılar, kulağa saçma gelmiyor mu? İran’ın Shahed 136 kamikaze insansız hava araçlarının şu anda Ukrayna askeri hedeflerine saldırı düzenlemesinden daha saçma değil.
Yazar, Rusya’nın St. Petersburg şehrindeki Higher School of Economics’te misafir profesördür.
