AVRUPA

Boyun Eğmeyen Fransa, NATO karşıtı tutumunu yumuşatıyor mu?

Yayınlanma

Fransa’nın solcu partisi La France Insoumise’in (Boyun Eğmeyen Fransa – LFI) Avrupa Parlamentosu (AP) seçimlerindeki birinci sıra adayı Manon Aubry, 3 Nisan Çarşamba günü ulusal radyoya verdiği demeçte, Fransa’nın Rusya tarafından saldırıya uğrayan bir NATO ülkesine yardım etmesinden yana olduğunu belirterek, partinin uzun süredir devam eden NATO karşıtı tutumunun yumuşayacağına işaret etti.

Haziran ayındaki AP seçimlerinde LFI’ye liderlik edecek olan Aubry’nin yorumları, Polonya’nın geçen hafta bir Rus füzesinin Polonya hava sahasına girdiğini duyurmasının ardından geldi.

Kamu yayıncısı Franceinfo’ya konuşan Aubry, “[Polonya’ya] karşılıklı yardım görevimiz var,” dedi. Fransız siyasetçi, Polonya’nın ya da başka bir NATO üyesinin saldırıya uğraması halinde Fransa’nın ‘kendilerini savunmalarına yardımcı olmak zorunda kalacağını’ savundu.

Aubry, “Bunu söylemek zorundayız, çünkü diplomasi bu: yarın bir Avrupa ülkesi saldırıya uğrarsa, elbette dayanışma göstermek zorundayız,” dedi ama AB’ye dahil olmayan NATO üyelerine de destek verip vermeyeceğini açıkça belirtmedi.

AB anlaşmaları ayrıca blok üyelerinden birinin saldırıya uğraması halinde destek isteyebileceğini de öngörüyor. Bu konu, 2015’teki IŞİD saldırılarının ardından Fransa tarafından ‘terörle mücadele’ tedbirlerinin artırılması amacıyla bir kez gündeme getirilmiş ve bu da blok genelinde sınır kontrollerinin sıkılaştırılmasına yol açmıştı.

LFI, NATO’dan çıkışı savunuyor

LFI tarihsel olarak NATO karşıtı bir çizgiye sahipti ve üyeleri, AP seçimlerine iki ay kala, ister Washington ister Moskova ile olsun, sürekli olarak radikal bir bağlantısızlık çağrısında bulundular.

Şu anda fiilen ortadan kalkmış olan sol ittifak NUPES’in 2022 yasama seçim manifestosunda, “LFI, Fransa’nın NATO’nun entegre komutanlığından ve ardından adım adım tüm örgütten derhal çekilmesi çağrısında bulunacaktır,” deniyordu. O dönemde LFI, çekilme kararının yasalaşması için parlamentoda bir oylama talep edeceklerini söylemişti.

Öte yandan Aubry’nin ‘yumuşaması’ partinin temel ilkelerinden vazgeçtiği anlamına gelmeyebilir. LFI, haziran ayındaki AP oylaması öncesinde tek ‘barış partisi’ olduğunu kanıtlamayı umuyor ve Ukrayna savaşı söz konusu olduğunda Moskova ile doğrudan müzakereler yoluyla diplomatik bir sonuç arıyor.

Méelenchon’dan Ukrayna için ‘barış müzakereleri’ çağrısı

LFI’nin 16 Mart’taki ilk kampanya toplantısında partinin kurucusu ve fikri önderi Jean-Luc Mélenchon Avrupa’nın ‘savaş çığırtkanlığı’ çabalarını eleştirerek bunun yerine ‘her iki tarafa da karşılıklı garantiler verecek’ barış müzakereleri çağrısında bulundu.

Mélenchon, kalıcı barışın koşulları olarak acil ve kalıcı bir ateşkes, barış müzakereleri sona erdiğinde hem Ukrayna’da hem de Rusya’da referandum ve nükleer santraller etrafında askerden arındırılmış bölgeleri gösterdi.

Aubry ise röportajında ayrıca Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in geçen ay dile getirdiği Avrupa savunma komiserliği kurulması fikrine de şüpheyle yaklaştı ve bunun yerine ‘bu aşamada önceliğin [Avrupa] askeri üretiminin koordinasyonunu yeniden başlatmak olduğunu’ söyledi.

Çok Okunanlar

Exit mobile version