DİPLOMASİ

Çin ekonomisinin yavaş toparlanması Avrupa’yı beklenenden daha sert vurabilir

Yayınlanma

Euronews’de Indrabati Lahiri imzasıyla yayınlanan değerlendirmede, Çin ekonomisinin, salgın sonrası toparlanmanın iyi gitmemesi ile birlikte Avrupa için karışık bir durumun ortaya çıkabileceğine işaret ediliyor.

Çin’de bir yandan ihracat düşüyor ve enflasyon negatif bölgede seyrediyor. Öte yandan, emtia ithalatı hâlâ güçlü ve üçüncü çeyrek gayrisafi yurtiçi hasıla (GSYİH) da toparlandı.

Çin’in ekonomik toparlanmasının, bir dizi farklı yolla Avrupa piyasaları üzerinde önemli bir etkiye sahip olması muhtemel. Bunlar arasında özellikle ithalat ve ihracat, enerji ve yatırımlar yer alıyor.

Zayıf Çin verilerinin Avrupa’daki etkileri

Çin’in Ekim ayı ihracatı yıllık bazda %6,4 düşerek art arda altıncı ay düşüşünü kaydetti. Bu durum, mallarının yaklaşık %20’sini Çin’den ithal eden ve aynı zamanda AB ihracatının yaklaşık %9’unu gerçekleştirerek üçüncü büyük ihracat ortağı olan Brüksel için kötü haber anlamına gelebilir. Çin’de yurtiçi üretim de bir miktar gerileyerek genel olarak daha az mal üretilmesine neden oluyor.

Ekim ayı yıllık enflasyon oranı -%0,2 ile Eylül ayındaki %0’ın ve -%0,1’lik tahminlerin altında gerçekleşti. Bu durum, Euronews’deki değerlendirmeye göre, özellikle konut krizi nedeniyle tüketici duyarlılığının azalması nedeniyle iç talebin hâlâ önemli ölçüde zorlandığını gösteriyor.

Çin’in şu anda yaşadığı gibi deflasyon, borcun değerinin daha pahalı hale gelmesine yol açabilir. Sonuç olarak, hükümetlerin yanı sıra şirketler ve bireyler de geri ödeme yapmakta zorlanabilir.

Değerlendirmeye göre Çin’deki önemli emlak şirketlerinin dolar cinsinden tahvil ödemelerini zamanında yapmakta zorlandığı düşünüldüğünde, bu durum hızla kaygan bir zemine dönüşebilir. Böyle bir durumda, şok dalgaları Avrupa’da da yoğun bir şekilde hissedilecek.

Şu anda bile Avrupa borsaları, GSYİH, perakende satışlar, ihracat ve enflasyon verileri gibi önemli Çin ekonomik verilerinin piyasaya her girişinde endişeyi hissediyor. Bunun nedeni, bir dizi Avrupalı şirketin tedarik zincirlerinin bir noktasında Çin’e bağımlı olması.

Çin’in iyi gitmeyen iktisadi toparlanması da Avrupa’daki yatırımlarında düşüşe neden oldu. Nisan 2022 itibariyle Çin’in Avrupa’daki doğrudan yabancı yatırımı (FDI) son on yılın en düşük seviyesine ulaşarak yaklaşık 7,9 milyar avroya geriledi.

Büyüme verileri umutlandırıyor

Bununla birlikte, her şeye rağmen karamsar Çin verilerinin ortasında bir umut ışığı var gibi görünüyor. Çin’de GSYİH 2023’ün üçüncü çeyreğinde yıllık bazda %4,9 artarak %4,4 olan beklentilerin üzerinde gerçekleşti.

Euronews’e göre büyüme, Çin’in son enflasyon raporunun ardından yeni ve daha tutarlı teşvik önlemleri için de daha güçlü bir gerekçe oluşturulabilir. Bu durum emlak sektörünü daha da güçlendirirken imalat ve yenilenebilir enerji sektörlerini de daha iyi destekleyebilir. Vergi indirimlerinin artırılması da ufukta görünebilir.

JPMorgan Chase ve Citigroup gibi birçok banka Çin’in 2023 yılı GSYİH büyümesinin Pekin’in resmi hedefi olan %5’in üzerinde olmasını bekliyor. JPMorgan %5,2’lik bir büyüme beklerken, Citigroup %5,3’lük bir büyüme projeksiyonu yaptı.

Elektrikli araçlar ve kritik madenler AB-Çin bağımlılığının özü

Çin, 2022 yılında yaklaşık 5,47 milyon elektrikli araç üreterek dünyanın en büyük elektrikli araç veya elektrikli araç üreticisi konumunda. Bu, 2020’den bu yana %85,8’lik bir artış anlamına geliyor. Çin aynı zamanda uluslararası elektrikli araç satışlarının yaklaşık %60’ını emen en büyük elektrikli araç tüketicisi.

Şu anda Avrupa’da satılan elektrikli araçların yaklaşık %8’i Çin’den geliyor ve bu oran 2025 yılına kadar %15’e yükselebilir. Çin otomobilleri daha ucuz, daha fazla özellik ve stile sahip. Hükümetin teşvik tedbirleri elektrikli araç üreticilerini desteklediği için çok daha ucuza üretilebiliyorlar.

Çin aynı zamanda lityum piller gibi elektrikli araç üretimi için gerekli temel bileşenlere ve emtialara kolay ve ucuz erişimin yanı sıra nispeten sağlam ve kapsamlı bir tedarik zincirine sahip.

Pekin, Çin’de ucuz üretim yapmak isteyen çoğu yabancı otomobil üreticisinin yerel otomobil şirketleriyle bağlantı kurmasını şart koşuyor. Tesla, arazi, vergi ve kredi sübvansiyonları ile teşvik edilen Şangay’da devasa bir üretim tesisi kuran ilk şirketlerden biriydi.

AB ayrıca, Avrupa’nın ‘yeşil dönüşümü’ olmadan durma noktasına gelecek olan bazı kilit nadir toprak minerallerinin üretimi ve işlenmesi için büyük ölçüde Çin’e güveniyor. Bunlar arasında lantan, neodim, seryum, europium ve çok daha fazlası yer alıyor.

Çin, 2022 yılında kritik minerallerinin arzını iki katına çıkararak 105.000 tondan 210.000 tona yükseltti. Bu mineraller rüzgâr türbinleri, elektrikli araçlar, güneş panelleri ve daha fazlası gibi düşük karbon teknolojilerinin üretiminde çok önemli.

Buna ek olarak, bu metallerin işlenmesi ve rafine edilmesi de uzun, karmaşık ve pahalı bir süreç olabilir. Fakat Çin, onlarca yıl önce bol hammadde kaynaklarından yararlandığı için bu pazarda ilk hamle avantajına sahip. Avrupa bu durumda hem doğal kaynak rezervlerinden hem de işleme teknolojisi ve tesislerinden yoksun.

Çok Okunanlar

Exit mobile version