DİPLOMASİ

Dünya Bankası’nın ‘iklim planı’: Daha pahalı et ve süt, daha ucuz tavuk ve sebze

Yayınlanma

Dünya Bankası tarafından yayımlanan yeni bir makalede, zengin ülkelerin kırmızı et ve süt ürünleri gibi CO2 açısından zengin ürünler için harcadıkları milyarlarca doların kümes hayvanları, meyve ve sebzeler gibi daha ‘iklim dostu’ seçeneklere yönlendirilmesini öneriyor.

Banka, bunun gezegeni ‘iklim değişikliğinden’ kurtarmanın en uygun maliyetli yollarından biri olduğunu savunuyor.

POLITICO’ya göre ‘siyasi açıdan hassas’ öneri, Dünya Bankası’nın küresel sera gazı emisyonlarının neredeyse üçte birinden sorumlu olduğu öne sürülen tarım ve gıda sektörlerinden kaynaklanan kirliliği azaltmak için sunduğu birkaç öneriden biri. 

Dünya Bankası’nın tarım ve gıda küresel uygulamasından sorumlu yöneticisi Julian Lampietti POLITICO’ya verdiği demeçte, “Kendimizi beslerken gezegeni yok etmeyi durdurmalıyız,” dedi.

Küresel ısınmayı 1,5 santigrat derece ile sınırlandırmayı öngören Paris Anlaşmasını imzalayan ülkeler 2025 yılı sonuna kadar iklim planlarını güncellemeye hazırlanırken, söz konusu çalışma diplomatik açıdan stratejik bir döneme denk geliyor.

Paris Anlaşmasının hedeflerini canlı tutmak için dünyanın emisyon kesintilerini hızlandırması gerekirken, Dünya Bankası yetkililerin uzun süredir ihmal edildiğini ve yetersiz finanse edildiğini söylediği tarım ve gıda sektörlerine daha fazla önem vermesini istiyor.

Rapora göre, gelişmiş ekonomiler için ortak bir hedef olan 2050 yılına kadar emisyonlarını sıfırlama konusunda ciddileşmek için ülkelerin bu sektörlere her yıl 260 milyar dolar aktarması gerekiyor. Bu rakam, ülkelerin şu anda yaptıkları yatırımın 18 katı.

Dünya Bankası, hükümetlerin kırmızı et ve süt ürünleri sübvansiyonlarını daha düşük karbonlu alternatiflere doğru yeniden yönlendirerek bu açığı kısmen kapatabileceğini ileri sürüyor. Banka, bu değişimin, dünyadaki tarımsal gıda emisyonlarının yaklaşık yüzde 20’sini ürettiği tahmin edilen zengin ülkeler için, yüksek oranda kirletici gıdalara olan talebi azaltmanın en uygun maliyetli yollarından biri olduğunu savunuyor.

Sonuç olarak, iklim etkisinin gıda maliyetlerine yansıtılacağını da ekliyor.

“Hayvansal kaynaklı gıdaların gerçek gezegensel maliyetlerini yansıtacak şekilde tam maliyetle fiyatlandırılması, düşük emisyonlu gıda seçeneklerini daha rekabetçi hale getirecektir,” diyen rapor, bitki temelli diyetlere geçişin diğer yöntemlere kıyasla gezegeni ısıtan gazlardan iki kat daha fazla tasarruf sağlayabileceğini öne sürüyor.

Dünya Bankası’na göre et ve süt ürünleri üretimi, tarımsal gıda emisyonlarının neredeyse yüzde 60’ını oluşturuyor.

Lampietti, “ne yapmamanız gerektiğine” çok fazla odaklanılmaması konusunda uyarıda bulunarak, “ne yapmanız gerektiğine” daha fazla dikkat edilmesini öneriyor. Gıdanın “son derece kişisel bir seçim” olduğunu belirten Lampietti, verilere dayalı olması gereken tartışmanın bir kültür savaşına dönüşmesinden korktuğunu da vurguluyor.

Yetkili, “Buradaki en büyük endişe, insanların bunu siyasi bir futbol topu olarak kullanmaya başlamasıdır,” diyor.

Çok Okunanlar

Exit mobile version