Fransa Ekonomi Bakanı Bruno Le Maire Çarşamba günü gazetecilere yaptığı açıklamada, Avrupa sanayi ürünlerine kıta genelinde ayrıcalıklı muamele gösterilmesi gerektiğini ve bunun da ‘eskimiş dogmalardan’ kurtulmayı gerektirdiğini belirterek, AB seçimleri öncesinde bunu ‘siyasi mücadelesi’ haline getirdiğini söyledi.
Çarşamba günü yeni açıklanan 2024 bütçesinin bir parçası olarak Fransa’nın yeşil dönüşümü için yeni finansman önlemlerini açıklayan bakan, “Çin hükümetinin Çin içeriği olmayan sanayi üretimine kamu parası vereceğini bir an için hayal edebiliyor musunuz?” diye sordu.
Fransa, elektrikli araçları (EV) ilk kez satın alanlara yönelik yeni bir ‘yeşil bonus’ için finansman da dahil olmak üzere, özellikle yeşil dönüşüme odaklanmak üzere gelecek yılın bütçesine 7 milyar avro daha ekledi.
Bununla birlikte, bu bonusa hak kazanabilmek için, tüm otomobil üretim döngüsünden kaynaklanan CO2 emisyonları değerlendirilecek; en nihayetinde Çin hedef alınacak ve AB yapımı araçlar teşvik edilecek.
“En yüksek çevre standartlarına uyan elektrikli araçlara nakit teşvik sağlayan ilk AB üyesi ülke olacağız,” diyen Fransız bakan, AB’nin sanayi stratejisinde radikal bir revizyon çağrısında bulundu: “Sadece Avrupa’da, kamu parasını AB’nin yanı sıra Amerikan ya da Çin fabrikalarına da akıtabileceğimizi düşünmeye devam ediyoruz. Ben de diyorum ki: ‘Durun!’”
Eylül ayının başlarında Le Maire, Almanya’daki Ekonomi ve Maliye bakanlığı mevkidaşları Robert Habeck ve Christian Lindner’i ABD’nin Enflasyonu Düşürme Yasası (IRA) paketini savuşturacak ve AB’nin Çin’e karşı ticari savunma araçlarını artıracak daha iddialı bir strateji için çaba göstermeye ikna etmek üzere Berlin’deydi.
Avrupa Komisyonu’nun, Çin’in elektrikli araç pazarındaki ‘haksız rekabetine’ yönelik bir ‘anti-sübvansiyon’ soruşturması başlatma kararının arkasında da Fransa var. Le Maire o dönemde, “AB karşılık verebilmelidir,” demiş ve ‘kendi iktisadi çıkarlarını savunmaya kararlı’ olması gerektiğini eklemişti.
Le Maire Çarşamba günü de, “Avrupa sanayisini desteklemeli […] ve fabrikalarımızı, işçilerimizi, becerilerimizi ve teknolojilerimizi Avrupa topraklarında tutmak için mücadele etmeliyiz,” dedi.
