DÜNYA BASINI

HTŞ ile temas Irak’ın Şii müesses nizamı içinde tepkilere ve tartışmalara yol açtı

Yayınlanma

Amwaj.media / 9 Ocak 2025

Haber: Eski Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın devrilmesinden sonra üst düzey bir Irak güvenlik heyeti yeni bir sayfa açmak amacıyla Şam’daki yeni Sünni İslamcı yöneticilerle bir araya geldi. Bu temas Irak’taki önde gelen Şii silahlı gruplar arasında tepkiye yol açtı. Heyet-i Tahrir Şam’ı (HTŞ) ezeli düşmanları olarak gören İran’a yakın bazı Iraklı gruplar, Suriye’de Türkiye destekli “teröristler” olarak tanımlanan gruplarla herhangi bir angajmana şiddetle karşı olduklarını söylüyor. Ancak Bağdat’ta HTŞ ile diyaloğun normalleşmeye başladığına dair işaretler var.

Haber: Irak Hükümet Sözcüsü Basim el-Avvadi, HTŞ lideri Ahmed eş-Şara ile yapılan görüşmelerin güvenlik odaklı olduğunu vurguladı. Diğer haberlere göre Iraklı ekip sınırların korunması ve yeniden dirilen İslam Devleti (IŞİD) tehdidi konularını ele aldı.

-Irak Ulusal İstihbarat Servisi (INIS) Direktörü Hamid al-Şatri’nin Irak Dışişleri Bakanı yerine heyete liderlik ettiğine dikkat çeken siyasi araştırmacı Haydar Barzanci, ziyareti “tamamen güvenlik odaklı” olarak niteledi ve dolayısıyla HTŞ’nin otoritesinin resmi olarak “tanınmasının” söz konusu olamayacağını ifade etti.

Irak’taki popüler bir Twitter/X hesabı, 26 Aralık’taki görüşmenin olağanüstü doğasına atıfta bulunarak, daha önce Şam’daki Sünni İslamcı bir hükümetin Şiileri “öldüreceği” ve “katletmeye geleceği” uyarısında bulunan tartışmalı Iraklı medyatik isimleri tiye aldı.

-Paylaşımda, özellikle Bağdat’ın Suriye geçici yönetimine diplomatik kanallar açtığı bir dönemde, söz konusu isimlerin HTŞ’yi eleştiren önceki açıklamalarını geri çekip çekmeyecekleri soruluyordu.

Şatri’nin Şam ziyareti Irak’ın siyasi sahnesinde de benzer hesaplaşmalara yol açtı. İran’ın en yakın müttefiklerinden bazıları, HTŞ’nin Türkiye’nin bölgesel emelleri için bir vekilden biraz daha fazlası olduğunu öne sürerek bu yakınlaşmayı zımnen eleştiriyor gibi göründüler.

-Ketaib Seyyid eş-Şüheda’nın lideri Ebu Ala el-Velayi 30 Aralık’ta Telegram’da yaptığı bir paylaşımda Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı “kan dökmekle” ve yalnızca “Irak’ın haklı evlatları” tarafından engellenebilen “yayılmacı bir projeyi” yürütmekle suçladı.

Velayi’nin açıklaması, aynı gün devlete ait Irakiya TV’ye verdiği mülakatta Suriye’nin yeni yöneticilerini “Türk yönetimi”ni temsil etmekle suçlayan Kanun Devleti bloğu lideri Nuri el-Maliki’nin iddialarının ardından geldi.

Bağlam/analiz: Şara ve Şatri’nin, Suriye’nin yeni atanan Dışişleri Bakanı Esad Hasan eş-Şeybânî ve İstihbarat Başkanı Enes Hattab eşliğinde yaptıkları görüşmenin geniş çapta paylaşılan görüntüleri birkaç hafta öncesine kadar hayal bile edilemezdi.

-Ebu Muhammed el-Colani olarak da bilinen Şara 2003 yılında ABD öncülüğündeki Irak işgalinin ardından El-Kaide’ye katıldı. O dönemde Ebu Musab ez-Zerkavi tarafından yönetilen Irak’taki El-Kaide, acımasız taktikleri, sivilleri hedef alması ve ülkenin çoğunluğunu oluşturan Şii toplumuna karşı düşmanlığıyla tanınıyordu.

-Şara’yı El-Kaide’nin belirli operasyonlarıyla ilişkilendiren doğrudan bir kanıt olmasa da 2011 yılında IŞİD lideri Ebu Bekir el-Bağdadi tarafından El-Kaide’nin Nusra Cephesi olarak bilinen Suriye kolunu kurmakla görevlendirildi.

Nusra Cephesi 2014’te IŞİD’den resmen ayrıldı ve 2017’de HTŞ adını aldı ancak Irak’taki siyasi çevrelerin bir kısmı, grubun hâlâ bir terör örgütü olduğunu iddia etmeye devam ediyor.

-HTŞ’nin itibarındaki lekeyi temizlemek ve Batı’nın Suriye’ye uyguladığı yaptırımları kaldırmak Suriye’nin yeni yöneticilerinin önümüzdeki aylarda yürütecekleri diplomatik çabanın merkezinde yer alacak.

Irak’ın Şii siyaset içinde HTŞ ile normalleşmeye yönelik genel sessizliğe rağmen, önde gelen isimlerden gelen son açıklamalar en azından bazılarının yaklaşımlarını yeniden değerlendirebileceğini gösteriyor.

-Iraklı analist Lawk Ghafuri’ye göre Başbakan Irak Başbakanı Muhammed Şiya es-Sudani’nin başını çektiği pragmatik bir kesim HTŞ ile siyasi ve ekonomik normalleşmeyi “zorunlu” ama gerekli bir gerçeklik olarak görüyor.

– Buna karşılık, İran destekli silahlı gruplar, Şam ile daha sıcak ilişkilerin kendi etkilerini zayıflatabileceğinden korkuyor. Özellikle Batılı yetkililerin bu grupları silahsızlandırmak veya düzenlemek için koordineli bir mücadele yürüttüğü dikkate alındığında bu endişeler daha da artıyor.

Şara ve Şatri arasında 26 Aralık’ta yapılan görüşmeden sonraki günlerde Sudani, görüşmenin “gizliliği” nedeniyle Iraklı milletvekillerinin tepkisiyle karşılaştı. Bazı milletvekilleri, görüşmede ele alınan konuların “belirsizliği” hakkında başbakandan açıklama talep ediyor.

-Ortaya atılan bir teoriye göre Sudani, elçisi aracılığıyla HTŞ ile İran arasında arabuluculuk yapmayı teklif etti. Bazı siyasi gözlemciler daha sonra bu teklifin yeni Suriye yönetimi tarafından reddedildiğini iddia etti.

Gelecek: Sudani’nin kendisini Şam ve Tahran arasında diplomatik bir kanal olarak sunmaya çalıştığına dair haberler gelmeye devam ediyor. Bazı gözlemciler Irak başbakanının gelecek yıl yapılması beklenen parlamento seçimleri öncesinde profilini yükseltmekte çıkarı olduğunu iddia ederken diğer uzmanlar IŞİD’in yarattığı güvenlik tehdidine dikkat çekiyor.

– İran Dışişleri Bakanlığı, 6 Ocak’ta yaptığı açıklamada, Suriye’deki gelişmelerin Sudani’nin 8 Ocak’taki ziyaretinde “kesinlikle” gündemin en önemli konularından biri olduğunu doğruladı. Irak’ın Halk Seferberlik Güçleri’nin (Haşdi Şabi) geleceğiyle ilgili mevcut hararetli tartışmaların da ikili diyaloglarda baskın bir konu olmaya devam etmesi bekleniyor.

-Bağdat ve Şam arasında daha fazla üst düzey temas, dikkatli bir şekilde yönetilmediği takdirde Irak’ın hassas siyasi bölünmelerini daha da kötüleştirebilir. Sudani’nin devam eden bölgesel diplomasi kampanyası bu noktada kritik bir rol oynayabilir, ancak bölgesel gelişmelerin hızı başbakanın çabalarını geride bırakabilir.

Çok Okunanlar

Exit mobile version