Der Spiegel yeni yıla bu kapakla girdi: “Neticede Marx haklı mıydı? Kapitalizm neden bu haliyle artık işlemiyor – ve nasıl yenilenebilir?”
Alman Der Spiegel dergisinin kapak makalesinde özetle, neoliberalizmin devrinin kapandığı söyleniyor ve şu ifade kullanılıyor: “Daima eşitsizlik üreten ‘iklim katili kapitalizm’ yenilenmeli.”
Yazıda, küreselleşmenin rayından çıktığı şöyle anlatılıyor: “Toplumların sadece yüzde 10’u hep zenginleşiyor ve çılgınca kaynak kullanımı gezegeni mahvediyor. Ekonomi Araştırmaları Enstitüsü’ne göre Almanya’da toplam servetin üçte ikisinden daha fazlası, toplumun yüzde 10’una aitken, nüfusun yarısı sadece yüzde 1.3’e sahip.”
Der Spiegel makalesine göre, “Piyasa her şeyi düzene sokar” amentüsüne artık kimse inanmıyor.
22 milyar dolar serveti olan ünlü Hedge fonu yöneticisi milyarder Ray Dalio şunları söylüyor: “Zenginliği ve refahı tek taraflı paylaştıran bu kapitalizm acilen ve kökten reforma tabi tutulmalı, yoksa yok olacak.” Dalio’nun çözüm önerisi ise, “yeniden paylaşım”.
Son dönemde ünlenen 35 yaşındaki Japon filozof Kohei Saito’ya göre Marx gezegeni tehdit eden gelişmeleri 150 yıl önce görmüştü. Saito, artık büyümeye değil, var olan refahın daha iyi paylaştırılmasına odaklanılmasından yana. Ekolojik denge için ise ‘Marksist büzülme/küçülme kültürü’nü uygun görüyor.
ABD Başkanı Bush’un ekonomi başdanışmanı olan Columbia Üniversitesi profesörü Glenn Hubbard ise şu ifadeyi kullanıyor: “Kapitalizm bugün az sayıda insanın refahını artırmasına yol açıyor.”
Der Spiegel’e göre “şu anda dünyanın en etkili iktisatçısı” Mariana Mazzucato’ya da konuya ilişkin sorular yöneltilmiş. Alman hükümetinin de sık sık görüşlerine baş vurduğu Mazzucato’ya göre, tek başına piyasa başarılı olamaz, bilhassa iklim değişikliği düşünüldüğünde. Şirketler iradeden, güdüden ve genel bakıştan yoksun. Devletin yön belirlemesi, iddialı toplumsal hedefler saptaması ve tüm güçleri buna odaklaması gerekir. Bilhassa iklim değişikliğinin sonuçlarıyla başa çıkabilmek için devlet şirketleri belirli konularda zorlamalı ve bunun karşılığında onları sübvanse etmeli. Çünkü modern ‘hissedar-kapitalizmi’, şirketlerin paralarını inovasyona değil, finans işlemlerine yatırmalarına olanak tanıyor.
İktisat profesörü Tim Jackson ise, ‘Büyümesiz Refah’ı anlatıyor. 10 yıl önce bu konuda kitap yazmış. Jackson, hep daha fazla tüketimi, daha çok kârı ve daha büyük serveti amaçlayan kapitalizm, ‘büyüme mitini’ sanayi toplumlarının bilincine kazıdı diyor. One göre, tersi mümkün.