DÜNYA BASINI

Rusya ile Hindistan arasındaki ticaret dengesizliğine bakış

Yayınlanma

Çevirmenin notu: G7 ülkelerinin Rusya’ya uyguladığı petrol ambargosu, Rusyalı tedarikçileri yeni alıcılar bulmaya zorladı. Endüstrinin Moskova açısından “yeni normali”, tedarikin Asya’ya yönlenmesi oldu. Son bir yılda Rusya’dan indirimli fiyatlarda petrol alanlara Pakistan da ekleniyor. Rusya tarafı başta memnundu; Çin, Hindistan ve Türkiye’nin yanına yeni bir alıcı daha gelmesinin “pazarda rekabeti artıracağını” ve bu vesileyle fiyatlarda da o kadar az indirim yapma ihtiyacı doğacağını söylüyorlardı. Fakat Hindistan’ın Rusya’dan aldığı ucuz petrolü işleyip pahalı fiyattan Avrupa’ya sattığı tek taraflı kâr getiren ticaret devam ediyor ve Rusya’nın elinde, hiçbir işine yaramayacak bir yığın rupi birikti.


Hindistan, şeytani Batı’ya ne kadar lezzetli yaptırımlı Rus ham petrolü satabilir?

Riley Waggaman

Edward Slavsquat

7 Mart 2024

Eddie Slavsquat’ta sık sık tekrarlanan temalardan biri de uzaylı kertenkeleler gülüp eğlenirken, proleterlerin birbirlerine nasıl bağırıp çağırdıkları ve hatta bazen devlet destekli UFC ölüm maçlarında (“savaşlarında”) birbirlerini öldürüp sakatladıklarıdır.

Örneğin: Rusya-Hindistan-şeytani Batı kaynak boru hattını hiç duydunuz mu? Rusya, Hindistan’a indirimli ham petrol satıyor ve bu ham petrol daha sonra şeytani Batı’ya çeşitli petrol ürünleri şeklinde ihraç ediliyor ve bu da Moskova’ya karşı bir imha savaşının parçası olarak 10 trilyonluk şeytani Batı yaptırımlarının hedefi oluyor. Bu böyle devam ediyor.

Bu dostane iş sözleşmesi üzerine bir yıl kadar önce yazmıştık. O zamandan bu yana bir şey değişti mi? Hayır, pek değil (Bloomberg, kısa bir süre önce şeytani Batı’nın yaptırımlarının Hindistan’ı, yaptırım uygulanan Rusya petrolünü nehirler gibi akıtarak şeytani Batı’ya satma konusunda daha gergin hale getirdiğini iddia etmişti).

Rusya-Hindistan ticaretinin mevcut durumu, BRICS’in gerçekten kolektif Batı’ya karşı bir ekonomik gölge savaşı mı yürüttüğü, yoksa bunun Zerohedge’in reklam gelirlerini artırmak için kullandığı bir köpek pisliği mi olduğu sorularını gündeme getiriyor.

Rusya-Hindistan ticaretinden son derece ciddi internet kişilikleri tarafından nadiren tartışılan başka çıkarımlar da var. Ocak ayının sonunda, Rusya hükümeti tarafından işletilen bir düşünce kuruluşu olan Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi, Rusya ile Hindistan arasındaki ticaretin önündeki başlıca engellerden biri olarak “Moskova’nın biriktirdiği fazla rupi miktarının neden olduğu ticari dengesizliğini” gösterdi. Anlaşıldığı üzere, “dolarsızlaşma”, çok az kullandığınız konvertibl olmayan bir para birimi karşılığında mal ticareti yapıyorsanız pek işe yaramıyor.

Tüm bu konulara şubat ayı sonunda Rusya’a yayın yapan Fontanka tarafından yer verilen bir makalede değinildi. Bu nedenle kendi blog yazımı yazmak yerine Fontanka’nın makalesinin kaba bir çevirisini sizlerle paylaşacağım.

Makale, Rusya-Hindistan ticaretini gizemli ekonomik laf kalabalığına başvurmadan açıklayarak iyi bir iş çıkarıyor. Ayrıca, Rusya’nın ağır yaptırım uygulanan petrolünün bir şekilde Batı’ya nasıl ulaştığının ve Hindistan’ın nasıl BRICS’teki aracı eleman olarak hareket ettiğinin kısa bir özetini sunuyor.

Her ne kadar Fontanka ticaretteki büyük dengesizliği açıkça eleştirse ve yaptırım uygulanan Rusya menşeli ham petrolün bir şekilde Rusya’nın baş düşmanlarına gitmesinin ne kadar garip olduğuna dikkat çekse de makale, doğru bir şekilde Rusya’nın Hindistan ile ticaretinde büyük bir potansiyel ve büyüme alanı olduğunu belirtiyor. Buna tamamen katılıyorum ve açıkçası ulusların karşılıklı fayda sağlayan ticaret yapmasına karşı değilim. Yalnızca mevcut durumun bu şekilde tanımlanabileceğinden emin değilim, yani azından tartışılabilir.


Hindistan ile petrolümüzü neyle takas ediyoruz?

Fontanka.ru

25 Şubat 2024

Hindistan, Rusya için şimdiye kadar pek dikkate değer bir ekonomik ortak değildi, ancak yeni gerçekler bu ülkeyi döviz çekme konusunda liderlerden biri haline getirdi. Aynı zamanda muazzam bir ticaret dengesizliği ortaya çıktı: Rusya, Hindistan’a 60 milyar dolar değerinde mal verirken Hindistan, Rusya’ya sadece 4 milyar dolar veriyor.

Rusya Hindistan’a ne satıyor?

Üç yıl içinde, Rusya menşeli malların Hindistan’a tedarik hacmi 10 kat arttı. Halihazırda 2019-2020’de ana ihracat kalemleri petrol, kömür, elmas, kâğıt ve gübreydi. Rusya menşeli ayçiçek yağı her zaman iyi iş çıkardı. Toplamda yaklaşık 6 milyar dolar söz konusu. Karavanlar da boş dönmedi; ilaçlar, basit ekipman ve telefonlar, çay, karides ve diğer bazı ev eşyaları, yaklaşık 2 ila 2,5 milyar dolar.

2022-2023 felaketlerinin Hindistan ile Rusya arasındaki karşılıklı ticaret üzerinde büyük bir etkisi oldu. On milyonlarca ton Rusya menşeli petrol Mundra, Kandla ve Maharashtra gibi Rusya’dakilerin kulağına egzotik gelen isimlere sahip limanlara gitti.

Hindistan gümrük verilerine göre 2023 yılında Rusya’dan Hindistan’a toplam ham petrol ihracatı 62,2 milyon ton ve 5,6 milyon ton petrol ürünü olarak gerçekleşti. Yıllık ortalama fiyat ise şaşırtıcı. Bu 62,2 milyon tonun gümrük değeri 44,99 milyar dolar olduğuna göre, bir ton Rusya menşeli petrolde 7,3 varil olduğu varsayımıyla, varil başına 99,1 dolara denk geliyor. Bu, özellikle de Rusya menşeli petrolün pek çok ülkede büyük bir indirimle satıldığı ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin geçen yıl boyunca Rusya’dan varil başına ortalama 75 dolara aldığı düşünüldüğünde elbette oldukça pahalı bir rakam.

Aylık rakamlara baktığımızda durum biraz daha gerçeklerle örtüşüyor. Örneğin aralık ayında Hindistan’a sevk edilen 6,9 milyon tonun ortalama fiyatı varil başına sadece 78 dolardı. Her ne olursa olsun, belgelere göre Hindistan’a petrol satmanın hem ihracatçılarımız hem de bütçe için çok kârlı olduğu ortaya çıkıyor. Ne de olsa vergiler belgelerde belirtilen fiyat üzerinden ödeniyor.

Hintlilerin bizim petrolümüzle ne yaptığı ortada. Gümrük istatistiklerinde yeniden ihracat görünmüyor ama bu gerekli değil. Hindistan’ın ana yükleme limanları güçlü petrol rafinerilerine ev sahipliği yapıyor. Ve çalışmaları çıplak gözle görülebilir. Hintliler 2021’de 48 milyon ton neft, benzin, dizel ve jet yakıtı ihraç ettiyse, 2023’te hacim 104 milyon tona ulaştı. En büyük alıcı Hollanda. Burası Avrupa’nın ana dağıtım merkezi. Hindistan’dan gelen tedarik hacmi geçtiğimiz yıl ortalama varil başına 111 dolar ile 9,4 milyon tondan 18 milyon tona çıktı. Hindistan’da rafine edilen petrolün 7,2 milyon tonu (artı yüzde 42) ABD’ye gitti, ortalama fiyat varil başına 120 dolar oldu. Büyük Britanya ve İtalya alımlarını iki katına çıkardı. Portekiz’de artış dört kat, Romanya’da ise yedi kat. Kısacası, talep var.

Geçen yıl Rusya’nın ihracat gelirinin yüzde 81,3’ünü oluşturan petrol ve petrol ürünleri haricinde, en büyük kalemler arasında sadece ayçiçeği yağı önemli bir büyüme (dolar bazında artı yüzde 31) gösterdi. Hem kömür hem de fosfatlı gübreler eksi gösteriyor. Hindistan’a elmas tedariği parasal olarak geçen yılın seviyesinde. Rusya menşeli soya yağı (178 milyon dolar, yüzde 78 artış) ve haddelenmiş çelik (127 milyon dolar, yüzde 360 artış) sıcak Hint güneşi altında başarılı bir şekilde yerlerini alıyor. Doğalgaz tedariki iki katına çıktı (121 milyon dolar), fakat bunun çoğunu deniz yoluyla taşımak henüz mümkün değil.

Hoş, küçük şeyler arasında bezelye de var. Geçen yıl Rusyalı çiftçiler Hindistan’dan 34 milyon dolar kazanmayı başardılar; bundan önce tedarik neredeyse sıfırdı.

Talihsiz kayıplar arasında, damgalı plastik parçaların üretiminde kullanılan poliamid bileşikleri için Hindistan pazarının tamamen kaybedilmesi de yer alıyor. Geçen yılki 41 milyon dolara kıyasla 2023 yılında Rusya, Hindistan’a 6 milyon dolar değerinde poliamid bileşikleri sattı. Rusya’daki sentetik kauçuk üreticileri daha da büyük kayıplar yaşadı. Bir yıl önce 90 milyon dolar. 2023’te sadece 8 milyon dolar.

Hindistan Rusya’ya ne satıyor?

Hindistan’ın Rusya’ya ihracatını incelemek epey daha heyecan verici. Genelde Hindistan’dan gelen malzemelerle ilişkilendirilmeyen tamamen beklenmedik şeyler var.

Rusya’nın Hindistan meşeli ilaçlara bağımlı olduğu hakikati uzun zamandır biliniyor. Fakat her yıl Hindistan’dan daha az ilaç geliyor. 2011 yılında oradan 512 milyon dolar değerinde farmasötik ürün aldık. 2022’de ise bu rakam 371 milyon dolar oldu. Tedarikteki düşüş pek çok ilaç grubunda —non-steroid anti-inflamatuar ilaçlar (yaklaşık eksi 60), onkoloji (eksi yüzde 46), antihistaminikler (eksi yüzde 15), antihipertansifler (eksi yüzde 31) — meydana geliyor. Başlıca ilaç markaları arasında, Hint ibuprofeni sevkiyatları, eksi yüzde 63 ile en fazla düşüş gösteren ilaç oldu.

Hızlı bir analiz bu fenomen konusunda net bir izah bulamıyor. 2022 yılında, Batılı ilaç firmalarının Rusya’daki faaliyetlerini kısıtlamasının arka planında, yetkililer yerli ilaç arzında bir artış bekliyordu. Büyük ihtimalle bu, devletin ilaç alımına ilişkin genel prensibin etkilerinden biri; ithal tabletler ile yerli muadiller arasında rekabet olması durumunda, yetkililer Rusya menşeli olanları seçiyor.

Ancak Hindistan menşeli demir metalleri iyi iş çıkardı. Genel olarak, tedarikler geçtiğimiz yıl iki katına çıktı (322 milyon dolara), hatta bu kategorideki bazı spesifik kalemler (ferroalyaj tozu ve granülleri gibi) altı kat artış gösterdi. Elbette ufak hacimli tedariklerden bahsediyoruz (on milyonlarca dolar) ama bunların daha önce Batı’da satın aldığımız benzersiz ürünler olduğu aşikâr.

Çeşitli organik bileşikler de tedarikte gözle görülür bir artış gösteriyor. Genel manada yüzde 14’lük bir artış (323 milyon dolar) söz konusu, fakat mesela hem ilaçlarda hem de yakıt katkı maddesi olarak kullanılan anilin türevleri hemen dört katına (52,5 milyon dolar) çıktı. İnorganikler de özellikle alüminyum oksit sayesinde büyüyor; üç kat artarak 168 milyon dolara ulaştı. Bu hacimlerle alüminyum eriticileri için hammaddelerden bahsetmediğimiz açık. Büyük ihtimalle bunlar ateşe dayanıklı yüzeyler oluşturmak için ve aşındırıcı üretiminde kullanılan kalıplardır.

Seramik karo arzı da iki katına çıktı. İtalyan isimli markalara alışkın olan Ruslar, bunların Hindistan’daki muadilleri hakkında pek bir şey bilmiyor. Ama görünüşe göre buna alışmaları gerekecek. Hindistan, Rusya’ya 110 milyon dolar değerinde seramik gönderdi.

Hindistan’dan gelen akıllı telefonlar yılın atılımıydı. Bir yıl önce Hindistan 6 milyon dolarlık akıllı telefon ihraç ediyordu, şimdi ise 97 milyon dolar. Elbette Çin’in ürettikleriyle kıyaslandığında bu epey az bir rakam. Geçen yıl 1,5 milyar nüfuslu Hindistan, kendi akıllı telefonundan 146 milyon adet üretti. Onlar için bu önemsiz bir rakam ama Rusya’da herkese yetecek kadar telefon var.

Hindistan ile nadiren ilişkilendirilen bir başka ürün grubundaki büyüme de dikkat çekici. Endüstriyel ekipmanlar da dahil olmak üzere ekipmanlar ithalatta ilk sırada yer alıyor. Ekipman, 2023 yılında Rusya’ya yüzde 112’lik bir artışla 576 milyon dolar karşılığında getirildi. Fakat ekipmanın en büyük alt kategorisi bilgisayarlar, dizüstü bilgisayarlar, tabletler ve sunucu ekipmanlarını içeren bilgisayar teknolojisiydi. Bu alt kategorinin ithalatı bir önceki yıla göre yüzde 175 artarak 86 milyon dolara ulaştı.

İstatistiklerde dondurulmuş sığır eti (47 milyon dolar) olarak belirtilen malların arzındaki iki kat artış hafif bir şaşkınlığa neden oluyor. Genelde Hintlilerin ineklerine kıyamadığına inanılır. Ancak keçiboynuzu sakızı (74,9 milyon dolar) arzında her şey sabit (artı yüzde 13). Neden tam olarak bu miktarlarda ihtiyacımız var, internete bakmamız gerekecek ama aklımıza ilk gelen gıda endüstrisinde kıvam artırıcı olarak kullanıldığı.

İşin tuhafı, Hindistan’dan gelen çay bize çok küçük miktarlarda (69,8 milyon dolar) geliyor ve arzı (eski yüzde 23) düşüyor. Aynı durum hazır kahve için de geçerli.

Genel manada ülkelerimiz arasındaki emtia alışverişinin yapısı çok çeşitli ve muazzam bir büyüme potansiyeline sahip. Ekvator ile ilişkilerin soğuması karşısında yüksek sesle konuşulan muz beklentilerine bir bakın. Hindistan hala dünyanın en büyük muz üreticisi, geriye kalan tek şey lojistik sorunlarını çözmek.

Aynı zamanda ulaştırma uzmanları, Hindistan’ın bir ihracatçı olarak başlıca zayıf noktasının, depolama ve birincil işleme kapasiteleri de dahil olmak üzere geniş anlamda lojistik olduğunu belirtiyor. İkinci sorun ise ürün ve hammaddelerin iç tüketimidir; ihracat için geriye pek bir şey kalmıyor. Halihazırda birikmiş olan devasa rupi miktarlarına rağmen Rusya’nın Hindistan’dan ithalatını, en azından ihracat artışına yaklaşık olarak denk gelecek şekilde artıramaması da bunun bir göstergesi.

Çok Okunanlar

Exit mobile version