DÜNYA BASINI

Wolfgang Münchau: Wagenknecht’in partisi ciddiye alınmalı

Yayınlanma

Çevirmenin notu: Almanya’da Die Linke’nin (Sol Parti) huzursuz ekibi, son eyalet seçimlerindeki hezimetin ardından güzel bir zamanlamayla Sahra Wagenknecht İttifakı – Akıl ve Adalet için (BSW) partisinin kuruluşunu ilan etti. Parti şu an için dernek statüsünde olsa da ocak ayında resmi olarak partileşecek. FT Deutschland’ın eski eş yayın yönetmeni Wolfgang Münchau, aşağıdaki makalesinde yeni partinin AfD’nin sol varyasyonu olduğuna ve ciddiye alınması gerektiğine işaret etmiş.


Sahra Wagenknecht’in yeni sol popülist partisi ciddiye alınmalı

Wolfgang Münchau

New Statesman

25 Ekim 2023

Bunlar bir grup koca karı değil, net bir gündemi olan iyi hazırlanmış bir ekip.

Popülizmi genelde ve yanlış bir şekilde aşırı sağ ile ilişkilendiririz. Fakat Silvio Berlusconi ve Gerhard Schröder merkezin popülistleriydi. Bu hafta itibariyle Almanya’nın yeni bir popülist partisi var ve aşırı soldan.

Bu partinin liderliğini Die Linke ya da Sol Parti’nin eski liderlerinden Sahra Wagenknecht üstlendi ve partiden ayrılarak kendi rakip siyasi hareketini kurdu. Alman siyaseti için alışılmadık olan şey, gelecekteki bir partinin öncüsü olan bu hareketin onun adını taşıması.

Wagenknecht, ölmekte olan eski solu kendi imajında yeniden inşa etmek istiyor. Partinin 38 milletvekilinden dokuzunu yanına aldı. Almanya’ya son derece iyi hizmet etmiş olan eski sanayi modeline geri dönmek ve eskiden ucuz Rus doğalgazını Almanya’ya taşıyan boru hatlarını yeniden açmak istediğini söylüyor. İktisadi yaptırımlara ve Ukrayna’ya silah sevkiyatına karşı çıkıyor. Sol Parti ile en büyük anlaşmazlık konusu olan göçü sınırlandırmak istiyor. Kendisini, liberal metropol elitlerinin siyasi temsilcileri olarak nitelendirdiği şahsiyetlere karşı konumlandırıyor. Kulağa tanıdık gelen bu ifadeyi Almanya’da soldan duymak alışılmadık bir durum.

Yeni oluşumunu içeren ilk kamuoyu, Almanların yaklaşık yüzde 12’sinin onu destekleyeceğini gösterdi; yaklaşık Yeşiller ile aynı seviye. Wagenknecht’in desteği doğuda epey daha güçlü, zira burası Rusya’ya yönelik iktisadi yaptırımların sona erdirilmesinden yana. Wagenknecht ayrıca Olaf Scholz ve kabine üyelerinin çoğunun önünde Almanya’daki en popüler beş siyasetçi arasında yer alıyor.

Wagenknecht, Alman Komünist Partisi’nin kurucularından olan ve 1919 Spartakist Devrimi’nde öldürülen Rosa Luxemburg ile karşılaştırılıyor. Doğu Almanya’da büyüyen Wagenknecht, birleşme süreci boyunca komünist kaldı. 1990’larda iktisat alanında doktora yaptı ve 2015’te Sol Parti’nin parlamento grubunun eş lideri oldu. Wagenknecht’in evli olduğu Oskar Lafontaine hem Sosyal Demokratların hem de daha sonra Sol Parti’nin liderliğini yapmış ve uzun kariyeri boyunca her iki partiyle de ters düşmüş bir isim. Lafontaine’in şu anda yeni partide bir rolü yok, en azından resmi olarak. Alman siyasetinde çok fazla cazibe yok ama Wagenknecht ve Lafontaine buna en yakın isimler.

Wagenknecht’in neredeyse hiçbir politikasına katılmıyorum, ancak onu ciddiye alıyorum zira iyi hazırlanmış, net bir gündemi ve yerinde bir ekibi var. Milyoner bir iş insanı ve sosyal yatırımcı olan Ralph Suikat’ın kendisine katılmasını sağlayarak bir darbe yaptı. Bu, son siyasi savaşlarını veren bir grup yaşlı koca karı değil.

Wagenknecht’in Olaf Scholz hükümetini federal cumhuriyet tarihinin en beceriksiz hükümeti olarak nitelendirmesi pek çok kişide yankı buldu. Anketler Sosyal Demokratlar, Yeşiller ve serbest piyasacı Liberallerden oluşan üç partili koalisyonun seçmenlerin sadece üçte biri tarafından desteklendiğini gösteriyor. Yabancılaşma özellikle Almanya’nın doğusunda son derece güçlü. Bu hükümet güçlü bir Batı eğilimine sahip. Scholz’un Ukrayna’nın işgal edilmesinden sonra Almanya’nın Rusya ile ilişkileri konusunda ani bir u dönüşü yapması pek çok doğu Alman’ı şoke etmişti. Yeşil gündem, özellikle de nükleer enerjinin ve evlerdeki gaz ısıtıcılarının aşamalı olarak kaldırılması, doğuda batıda olduğu kadar ilgi görmüyor. Politik doğruculuk dili de öyle. Doğu ile batı arasında resmi bir dil engeli yok. Ancak ailesi eskiden Demir Perde olarak nitelendirilen bölgenin her iki tarafından gelen biri olarak, her iki tarafın da diğerini anlamama konusunda olağanüstü bir kapasiteye sahip olduğuna tanıklık edebilirim.

Wagenknecht muhtemelen aşırı sağcı Almanya için Alternatif’ten bir miktar oy alacaktır. Ancak yeni partiyi sıfır toplamlı bir oyun olarak düşünmek yanlış olur. Sadece tarihsel nedenlerle bile olsa, politikalarını kabul etseler bile aşırı sağcı bir partiye asla oy vermeyecek sosyal demokrat seçmenler var. Ve Wagenknecht özellikle eski sanayileri destekliyor.

Ancak dış politikaları tutarsız. Barış adına Ukrayna’ya silah sevkiyatının durdurulması çağrısında bulunuyor ama bu barışın müzakereler yoluyla bir şekilde gerçekleşeceği fikrinin ötesinde nasıl gerçekleşeceğini asla açıklamıyor. Boru hatlarını yeniden açmak da gerçekçi değil, zira büyük ölçüde tahrip olmuş durumdalar.

Wagenknecht fenomeni elbette yalnızca Almanya’ya özgü değil. Avrupa ve ABD’nin başka yerlerinde de sol ve sağ fikirler birbirine karışıyor. Marine Le Pen Fransız milliyetçiliği ve sosyalizm unsurlarını birleştiriyor. Brexit kampanyasında sol oyların metropol kentler ve sanayi kasabaları arasında bölünmesinde bunun bir unsuru vardı. Sözde Amerikan yeni sağı da işçi yanlısı ve serbest piyasa karşıtı tutumları birleştiriyor. Sahra Wagenknecht’inki gibi hareketleri sol ya da sağ olarak nitelendirmek anlamsız. Bu şekilde onları hafife almış oluruz.

Sol ve sağ ne kadar güçlenirse, Almanya’da olduğu gibi merkez partilerin kendi aralarında mega koalisyonlar kurma isteği de o kadar artar. Bu da aşırılıkçıların ekmeğine yağ sürer. Merkezci uzlaşıya muhalefetin sağdan gelmesi gerektiğini düşünmek için mantıklı bir neden yok. Almanya, ölmekte olan sanayi üssü ve doğuda hala canlı olan Sovyet sonrası romantizmiyle, sol popülizm açısından ideal bir ülke.

Çok Okunanlar

Exit mobile version