AVRUPA

Almanya’da ‘AfD ile CDU arası yeni bir parti’ arayışı

Yayınlanma

Almanya’da Hıristiyan Demokrat Birliği (CDU) ile Almanya için Alternatif (AfD) arasındaki yelpazeden çok sayıda politikacı, ortak bir oluşuma gidilmesi konusunda pazarlık yapıyor.

Seçenekler arasında parti kurmak veya halihazırda var olan bir partiye katılmak da yer alıyor. AfD çevrelerinden bilgi edinen WELT’e göre bu partinin üyeleri de ilgili planlara katılıyor.

WELT’in edindiği bilgilere göre, CDU ve AfD arasında ortak bir örgütün kurulmasına ilişkin yoğun müzakereler yürütülüyor. Aralarında Federal Meclis, çeşitli eyalet parlamentoları ve Avrupa Parlamentosu üyelerinin de bulunduğu çok sayıda AfD’li parlamenter planlara dahil olmuş durumda. Bazı katılımcılara göre plan, kendisini CDU’nun sağında konumlandıran fakat AfD içindeki ‘aşırı sağcılıkla’ arasına mesafe koymak isteyen bir güç yaratmak.

Bu yelpazede yer alan kişiler ile mevcut dernek ve partiler arasında birkaç aydır devam eden tartışmalar, yeni bir parti kurulmasının yanı sıra Kasım 2022’de kurulan Bündnis Deutschland (BD) gibi mevcut bir partiye ortak üyelik üzerinde yoğunlaşıyor.

Berlin’deki savaş karşıtı mitinge Sahra Wagenknecht partisi damga vurdu

Göç ve AB temel meseleler olacak

Müzakerelere katılan önde gelen isimlerin amacı haziran ayında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimlerinde ilk kez aday olmak. Yeni oluşumun programının ana hatları, kısıtlayıcı bir göç politikası ile Avrupa Birliği’nin yetki ve kurumlarının önemli ölçüde azaltılmasını kapsayacak ve AfD ile bir koalisyon olasılığı da göz ardı edilmeyecek.

AfD çevrelerinden alınan bilgilere göre, bugüne kadar katılım sözü verilmemiş olsa da CDU milletvekilleri de görüşmelere dahil oldu.

Son aylarda kendilerini CDU/CSU ile AfD arasında konumlandıran mevcut projelerle de görüşmeler yapıldı. Bunlar arasında Bündnis Deutschland’ın yanı sıra AfD’nin eski lideri Bernd Lucke tarafından 2015 yılında kurulan küçük parti Liberal-Muhafazakâr Reformcular (2023’ten beri ‘Biz Vatandaşlar – Wir Bürger’), Familien-Partei Deutschlands (Almanya Aile Partisi) ve Federal Anayasayı Koruma Dairesi eski Başkanı Hans-Georg Maaßen’in başkanlığını yaptığı sağ muhafazakâr örgüt Werte-Union (Değerler Birliği) yer alıyor.

‘Almanya’da AfD İslamı ve Erdoğancıları keşfediyor’

AfD ile CDU arasındaki boşluğa oynuyorlar

Değerler Birliği son dönemde CDU’nun sağ kanadıyla arasına bir kez daha mesafe koydu. Örneğin kasım ayında Maaßen, partisinden eski Şansölye Angela Merkel, eski Başbakanlık Dairesi Başkanı Peter Altmaier ve eski İçişleri Bakanı Thomas de Maizière hakkında göç politikaları nedeniyle ihraç davası açmasını talep etti. CDU da Maaßen’i ihraç etmek istiyor ve parti yönetimi Maaßen’i defalarca ‘Yahudi karşıtları ve komplo ideologlarının dilinden etnik ifadelere’ kadar uzanan bir dil kullanmakla suçluyor.

Örneğin yılın başında Maaßen, ‘beyazların aşağı bir ırk olarak görüldüğü ve bu nedenle Arap ve Afrikalı erkeklerin ülkeye getirilmesi gerektiği’ şeklinde bir ‘yeşil-kırmızı ırk doktrininden’ bahsetti. ‘Yeşil-kırmızı’ ittifakından kastedilen Yeşiller ve SPD.

Werte-Union’un haziran ayındaki genel toplantısında Maaßen, CDU ile AfD arasındaki ‘temsil boşluğunun’ yeni bir gücün ortaya çıkması için ‘haykırdığını’ söylemişti.

Maaßen temmuz ayında ZDF televizyonuna verdiği demeçte ise, “Mevcut parti yönetimi [CDU] bu sol çizgiyi sürdürmeye devam ederse, Değerler Birliği’nin kendi yoluna gideceği açıktır,” demişti.

AfD kongresi toplandı: ‘Völkisch’ ideolojisinin konsolidasyonu mu?

WELT’e göre, ‘sağcı liberteryen’ yayıncı Markus Krall ve Federal Meclis’in bağımsız üyesi Joana Cotar (eski AfD’li) da planlamada yer alıyor.

Krall geçtiğimiz günlerde sağcı Junge Freiheit’a verdiği demeçte “Sanırım önümüzdeki yılın başında hazır olacağız,” dedi. Krall, son yıllarda transfer ödemesi alanların oy kullanmasına izin verilmemesi gibi radikal talepleriyle defalarca dikkat çekmişti. Fakat planlamada yer alan diğer kişiler bu talebi paylaşmıyor.

Cotar ise geçen hafta Tagespost gazetesine verdiği demeçte, “Almanya’daki muhafazakâr-liberal kampı bir araya getirmeye çalışıyorum,” dedi. Cotar, ‘Rusya’nın Ukrayna’ya karşı savaşına bakış’ gibi ‘ince farklılıklar’ olsa da bunların ‘çok önemli olmadığını’ sözlerine ekledi. Bağımsız vekile göre ‘yeni güç’ her şeyden önce ’devlet müdahalesini mümkün olduğunca azaltmaya’ odaklanmalı.

Çok Okunanlar

Exit mobile version