Profesyonel hizmetler grubu EY tarafından yapılan bir araştırmaya göre, Avrupa’ya doğrudan yabancı yatırım (DYY) geçen yıl %4 düşerken, Almanya’da ekonomik yavaşlama ve enerji güvenliğine ilişkin endişeler nedeniyle projelerde %12’lik keskin bir düşüş görüldü.
Reuters’ın aktardığına göre bu, hem 2021 hem de 2022’de görülen artışların ardından, COVID-19 salgınından bu yana kaydedilen Avrupa DYY projelerinin sayısındaki ilk yıllık düşüş oldu. Bölgeye yapılan yabancı yatırım 2017’deki zirve noktasına kıyasla %14 daha düşük.
Ankete katılan şirketler, endişeleri arasında değişken enerji fiyatlarını, çalkantılı iç politikayı ve yapay zeka, sürdürülebilirlik ve veri koruma gibi alanlarda sürekli yeni Avrupa regülasyon silsilesini gösterdi.
EY EMEIA Bölgesi Yönetici Ortağı Julie Teigland, yürürlüğe giren düzenlemelerin hızının özellikle küçük şirketler için ‘ürkütücü uyum zorlukları’ yarattığını söyledi.
Teigland, “Son 12 ay, muhtemelen AB tarihindeki en büyük regülasyon dönemi olarak kayıtlara geçecek. Düzenlemelerin kötü olduğunu söylemiyoruz… fakat KOBİ’lere bunlarla başa çıkmak için zaman tanımak önemli olacak,” diye ekledi.
Avrupa Birliği liderleri bu ay, bloğun ekonomisini canlandırmayı amaçlayan geniş kapsamlı bir dizi reform üzerinde prensipte anlaştı fakat bunu yapmak için gereken parayı serbest bırakma konusunda farklılıklar ortaya çıktı.
Bu reformlar AB’nin ortak pazarının derinleştirilmesinden daha fazla araştırmanın teşvik edilmesine ve birleşik bir enerji pazarı oluşturulmasına kadar uzanıyordu.
EY anketinde Fransa, yatırım projelerinin %5 oranında düşmesine rağmen yabancı yatırım listesinin başında yer aldı; fakat yine de bu projeler bir önceki yıla kıyasla %4 daha fazla istihdam yarattı.
Birleşik Krallık, 2023 yılında doğrudan yabancı yatırım projelerinde %6’lık bir artışla Almanya’yı geride bırakarak ikinci sıraya yerleşti. Bu artış, kısmen Brexit’le bağlantılı olarak ticaretteki aksaklıklar ve işgücü sıkıntısıyla ilgili endişeler nedeniyle bir önceki yıl yaşanan düşüşün ardından geldi.
Rusya ve Ukrayna arasındaki savaş, sınır ülkelerindeki doğrudan yabancı yatırımları sert bir şekilde etkiledi: Romanya’da %13, Finlandiya’da %32, Letonya’da %31 ve Litvanya’da %40 düşüş yaşandı.