Rusya ile Kuzey Kore arasında Kapsamlı Stratejik Ortaklık Anlaşması’nın imzalanması Batı basınını alarma geçirdi. Kuzey Kore’nin iktisadi kalkınması, Rusya’nın da bir zamanlar katıldığı yaptırımlarla sekteye uğramıştı. Batı özellikle Pyongyang’ın savunma sanayiini geliştirme konusunda yeni fırsatlar elde etmesinden endişe duyuyor.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, 24 yıl sonra ilk kez Kuzey Kore’yi ziyaret etti. Putin, ziyareti öncesinde Kore İşçi Partisi’nin resmi yayın organı Rodong Sinmun‘da yayımlanan makalesinde, ABD’nin dünya çapındaki ‘neo-kolonyal diktatörlüğünü’ kınadı ve Kim Jong-un’a Batı’nın ekonomik baskısına direndiği için övgüde bulundu.
Batılı mecralar, ziyaret ve ortaklık anlaşmasını şu şekilde değerlendirdi:
BBC:
“Washington merkezli Stimson Center’ın Kore Programı Direktörü Jenny Town, Rusya ile Kuzey Kore arasındaki ilişkilerin Sovyetler Birliği’nden bu yana görülmemiş bir düzeyde olduğunu söyledi. Towne, ‘Bu ilişkinin sürdürülebilirliği henüz değerlendirilmemiş olsa da, kısa vadede Putin ile Kim Jong-un, Batı’ya karşı savaş olarak adlandırdıkları şeyde dayanışmalarının faydalarını görecekler’ dedi.
Moskova Kuzey Kore’den maddi destek alırken, Pyongyang da muhtemelen Rusya’dan teknik destek alıyor.
Middlebury Uluslararası Çalışmalar Enstitüsü’nde Kuzey Kore uzmanı olan Jeffrey Lewis, Putin ile Kim’in bir araya gelerek Batı yaptırımlarının erişemeyeceği bir ‘alternatif ağ’ yaratmaya çalıştıklarını dile getirdi. Lewis, ‘ABD ve diğer ülkeler bu işbirliğini kınamaya devam edecekler ama sert açıklamalar dışında yapacakları başka bir şey yok’ diye ekledi.”
New York Times:
“Putin-Kim ittifakı, Kuzey Kore’nin nükleer ve füze programlarını engelleme çabalarını baltalamakla tehdit ettiği için Washington ve müttefiklerini, özellikle de Güney Kore’yi alarma geçirdi. Ayrıca nükleer silahların yayılmasının önlenmesine yönelik küresel çabalar için de tehdit oluşturuyor. Moskova, bir zamanlar nükleer programları nedeniyle Kuzey Kore ve İran gibi ülkelere karşı BM yaptırımlarının uygulanmasında ABD’ye katılmıştı, ancak o günler geride kalmış görünüyor.”
CNN:
“Gelişen ilişki hem Seul hem de Washington’da sadece Kuzey Kore’nin Rusya’ya silah satışı konusunda değil, aynı zamanda Moskova’nın Pyongyang’ın ağır yaptırımlara tabi askeri programına yardımcı olmak için ileri askeri teknolojisini transfer etme ihtimali konusunda da endişelere yol açtı.”
El Cezire:
“Muhabir Rob McBride, iki liderin ‘karşı karşıya oldukları çeşitli krizlere rağmen dünyaya birleşik bir yüz sunmaya’ çalıştıklarını bildiriyor. Bu, ilişkilerinde yeni bir döneme inandıklarını ve başkalarının da inanmasını istediklerini gösteren bir güç ve birlik gösterisiydi.”
Time:
“San Diego’daki Kaliforniya Üniversitesi’nde Kore çalışmaları profesörü olan Stephan Haggard, ‘Bunun Kuzey Kore ekonomisi üzerindeki baskıyı bir miktar azaltmasını ve ülkenin toparlanmasını bekliyorum. Aslında bu ülke açısından olumlu bir gelişme. Mühimmat üretebilir ve karşılığında gıda ve muhtemelen yakıt alabilir’ diye konuştu.”
Wall Street Journal:
“Asya-Pasifik bölgesi de dahil olmak üzere dünyadaki durum son derece gergin. Rusya Bilimler Akademisi Çin ve Modern Asya Enstitüsü Kore Araştırmaları Merkezi’nin önde gelen araştırmacılarından Aleksandr Jebin, Rusya’nın politikasını destekleyen tüm ülkelerle bağlarını ve işbirliğini güçlendirmesinin her zamankinden daha önemli olduğunu belirtiyor.”
Guardian:
“Çin, Kuzey Kore’nin ticaret cirosunun yüzde 90’ından fazlasını oluşturuyor ve en güvenilir bağışçısı ve diplomatik müttefiki. Fakat Vladimir Putin’in Pyongyang ziyaretinin de gösterdiği üzere, tecride tabi tutulan ülkenin tutumları Rusya ile olan güvenlik ve iktisadi bağlarından giderek daha fazla etkileniyor.”
Newsweek:
“Ukrayna, ABD’nin nisan ayı sonu için taahhüt verdiği yeni teçhizatı almış olsa da, Rusya’nın doğu cephesindeki ilerleyişi ve kilit noktaları ile altyapısına yönelik devam eden füze ve insansız hava aracı bombardımanıyla karşı karşıya. Rusya, savunma sanayisini savaşa hazır hale getirmiş olsa da Kuzey Kore’den gelecek yardım Ukrayna’daki durumu daha da karmaşık hale getirebilir.”