DİPLOMASİ

Çin, ‘sınırsız’ bağlara rağmen, Rus enerjisinde temkinli

Yayınlanma

South China Morning Post’ta yer alan bir analize göre Çin, Rusya ile enerji bağlarını, Moskova’nın Şubat 2022’de Ukrayna müdahalesinden bu yana, Xi Jinping ve Vladimir Putin tarafından ilan edilen “sınırsız” ortaklıkla çelişen “temkinli bir yaklaşımla”, “yalnızca orta düzeyde” genişletti.

İsveç Uluslararası İlişkiler Enstitüsü’nün kapsamlı analizine göre, Rus petrol ve gazının, Çin’in bu ürünlerin ithalatındaki payı bir önceki yıla göre 2022’de değer bazında yüzde 14’ten yüzde 16’ya yükseldi, 2023’ün ilk dört ayında ise yüzde 16,9’a yükseldi. Çinli şirketlerin ayrıca, Ukrayna müdahalesinin başlamasından bu yana Rusya’nın hidrokarbon sektöründe herhangi bir yeni yatırım veya işlem yapmadığı, yeni petrol veya gaz boru hatları veya uzun vadeli ithalat sözleşmeleri üzerinde anlaşmaya varılmadığı kaydedildi.

Araştırmaya göre, Pekin, Batı’nın Rusya’nın enerji sektörü üzerindeki yaptırımlarına karşı çıkarken, genel olarak onları baltalamaktan kaçındı.

Batılı sigortacıların Rusya ile bağlarını kesmek zorunda kaldıktan sonra alternatif nakliye sigortası da sağlamadığı kaydedilirken, Çin’in, devlete ait tanker filosunu Rus petrolünü taşımak için görevlendirmediği belirtildi.

Araştırmada, Çin’in, aralık ayında G7 tarafından belirlenen tavan fiyatın üzerinde Rus petrolü almaya devam ettiği, ancak bunu yalnızca üçüncü taraflar veya özel Çinli şirketler aracılığıyla yaptığı bildirildi.

Batı ile Rusya arasında denge politikası

Araştırma raporunda, Pekin’in “Batı liderliğindeki dünya düzenine meydan okumasında en önemli stratejik ortağını desteklemek” ile “Batılı ticaret ortaklarıyla ekonomik bağları sürdürmek de dahil olmak üzere kendi daha benmerkezci çıkarlarını gözetmek” arasında denge kurduğu yorumu paylaşıldı.

Enstitüde misafir araştırmacı ve raporun yazarı olan Henrik Wachtmeister, Pekin’in kendini tutmasının muhtemelen “Batı’dan ikincil yaptırımlarla tokatlanma tehdidinden” kaynaklandığını söyledi.

Analizde, pek çok kişinin, 2022 yılı boyunca Moskova’ya yönelik bir dizi sert yaptırım uygulandığından, Çin’in Batılı alıcılar ve yatırımcıların bıraktığı boşluğa adım atmasını beklediği, ancak bunun yerine, Rusya’nın, Çin’in enerji karışımına önemli ancak baskın olmayan bir katkı sağlamaya devam ettiği belirtildi.

Diğer yandan, Çin’in Rusya’nın enerji ihracatındaki payı neredeyse iki katına çıkarak yüzde 16’dan yüzde 30’a ulaştı. Çin şu anda Rus enerji ürünlerinin bir numaralı alıcısı ve ülkedeki hidrokarbon varlıklarının en büyük yabancı sahibi.

Analizde bunun nedeni ise, Çin’in alımlarındaki büyük bir artıştan ziyade Batılı şirketlerin geri çekilmesi olarak ifade ediliyor.

Geçen yıl Rus sıvılaştırılmış doğal gazının (LNG) ithalat değerindeki yüzde 44’lük dikkat çekici artış ve boru gazındaki yüzde 50’lik artış da, büyük ölçüde daha yüksek fiyatlara ve aynı zamanda Çin’in kömür kullanımını azaltmak için dünyanın dört bir yanından gaz çekme eğilimine bağlı olduğu yorumu yapılıyor.

“Batı, Çin’i Rusya’ya itmemek için özen göstermeli”

Wachtmeister, Batı ile – özellikle Avrupa ile – nispeten samimi ilişkiler sürdürüldüğü sürece Çin’in ihtiyatlılığının devam edebileceğini söyledi.

Brüksel şu anda savaş başladığından beri Çinli operatörleri hedef alan ilk Rusya merkezli yaptırımları tartışıyor.

Anakara Çin veya Hong Kong’dan sekiz şirket, Avrupa Birliği’nde üretilen çift kullanımlı malları Rusya ordusuyla bağlantılı alıcılara yeniden ihraç ettiği gerekçesiyle cezalandırılacak şirketlerin taslak listesinde yer alıyor.

Ayrıca, yaptırımları ihlal eden üçüncü ülkelere yapılan ihracatı frenleyecek yeni bir araç da tartışılıyor. Ancak bu, AB’nin Çin ile ilişkisine daha fazla zarar vermenin farkında olan Almanya dahil ülkelerin muhalefetiyle karşılaştı. Ayrıca bazıları, bu potansiyel yaptırımların Çin’i Rusya’ya daha da yaklaştıracağından korkuyor.

Pekin’in AB büyükelçisi Fu Cong, Çin’in misilleme yapacağı konusunda uyarıda bulunurken, AB yetkilileri geçen pazar New Statesman ile yaptığı röportajda bu sekiz şirketin soruşturulmasına yardım etmek için yaptığı tekliften çekilmeyi reddetti.

Wachtmeister, Çin’i Rusya ile enerji ticaretinde “başlangıçta temkinli yaklaşımını” sürdürmeye teşvik etmek adına Avrupa’nın dikkatli davranması gerektiğini vurguladı.

Yaptırımların bu hafta sonuçlanması pek mümkün görünmüyor.

Çok Okunanlar

Exit mobile version