Salı günü (12 Mart) bağlayıcı olmayan bir oylamada Fransız milletvekillerinin çoğunluğu Paris ve Kiev arasındaki ikili güvenlik anlaşmasını destekledi.
Ulusal Meclis, 16 Şubat’ta Elysee’de Emmanuel Macron ve Volodimir Zelenski tarafından imzalanan Fransa ve Ukrayna arasındaki güvenlik işbirliği anlaşmasını sembolik bir oylamayla onayladı.
Macron’un partisi Renaissance, eski cumhurbaşkanlarından Nicolas Sarkozy’nin partisi Les Républicains (LR), Sosyalistler ve Ekolojistler anlaşma lehinde oy kullandı.
Jean-Luc Mélenchon’un liderlik ettiği solcu La France Insoumise (Boyun Eğmeyen Fransa – LFI) karşı oy kullanırken, Marine Le Pen’in partisi Rassemblement National (Ulusal Birlik – RN) çekimser kaldı.
Başbakan Attal, Rusya’yı Fransa’ya tehdit ilan etti
Başbakan Gabriel Attal oylama öncesinde milletvekillerine yaptığı konuşmada “Tüm kurallara ve tüm uluslararası sözleşmelere rağmen, belirleyici bir andayız. Rusya sadece Ukrayna için değil, aynı zamanda doğrudan bizim için, Avrupa için, Fransa ve Fransız halkı için de bir tehdittir,” dedi.
Anlaşma önümüzdeki on yıl boyunca iki ülke arasında özellikle topçu ve Ukrayna hava savunması alanlarında askeri işbirliğinin güçlendirilmesini içeriyor.
Paris ayrıca 2024 yılında Kiev’e 3 milyar avroya kadar ek destek sağlama sözü verdi. Silahlı Kuvvetler Bakanı Sébastien Lecornu 11 Mart Pazartesi günü Le Parisien gazetesine verdiği mülakatta, “Güvenliğimizin bir bedeli var,” dedi.
Attal milletvekillerine yaptığı açıklamada Macron’un Ukrayna’ya askeri birlik göndermenin düşünülebileceği yönündeki yorumlarına atıfta bulunarak, “Cumhurbaşkanının mesajı çok açıktı: Ukrayna’yı terk etmeyeceğiz ve prensip olarak hiçbir seçeneği göz ardı etmiyoruz,” dedi.
Attal, ‘Rusya’ya savaş açmadan’ ve her türlü ‘tırmandırma mantığını’ reddederek Ukrayna’ya desteklerini yeniden teyit etmek için ‘üzerinde düşünülmüş bir çerçeve’ içerisinde çalıştıklarını kaydetti.
Kiev ile imzalanan anlaşmaya karşı oy vermenin, ‘tarihine sırtını dönen’ bir Fransa’nın işareti olacağını öne süren Attal, çekimser kalmanın da ‘kaçmak’ olacağını savundu.
Le Pen: Ya Macron’dan ya Putin’den yana olmakla suçlanıyoruz
RN milletvekilleri Macron’un Ukrayna politikasını desteklemediklerini göstermek amacıyla oylamada çekimser kaldılar.
Partinin simgesel ve tarihi figürlerinden Marine Le Pen tartışma sırasında, “Ya Macron yanlısıyız ya da Putin yanlısı olmakla suçlanıyoruz,” dedi.
Le Pen, Fransız halkına karşı bir görevleri olduğunu ekleyerek, “Bir talihsizlik sonucu Macron’un savaş yanlısı açıklamaları hayata geçirilirse, tehlikede olacak olan genç askerlerimizin hayatlarıdır,” ifadelerini kullandı.
RN Başkanı Jordan Bardella oylama sabahı yaptığı açıklamada, “Prensipte destekleyebileceğimiz bu metinde kırmızı çizgiler var,” diyerek Ukrayna’nın Avrupa Birliği (AB) ve NATO üyeliğine atıfta bulundu.
LFI için Ukrayna’nın NATO üyeliği ‘kırmızı çizgi’
Ukrayna’nın AB ve NATO üyeliğini ‘kırmızı çizgi’ olarak gören sol parti LFI milletvekilleri ise anlaşmaya karşı oy kullandı.
LFI milletvekili Arnaud Le Gall, Fransa’nın Ukrayna’yı destekleme anlaşmasını bu ülkeye verilen ‘açık çek’ olarak nitelendirdi.
“Evet ya da hayır, nükleer bir güç olan Fransa’nın kendisini diğer bir nükleer güç olan Rusya ile savaş durumuna sokmasını kabul ediyor muyuz? Bugün bize sorulan soru budur,” diye ekleyen Gall, Macron’un Ukrayna’ya asker gönderme konusundaki yorumlarının ‘tırmandırma’ anlamına geldiğini belirtti.
