Suriye hava sahasında askeri hareket özgürlüğünü korumak isteyen Tel Aviv yönetiminin Ukrayna konusundaki tutumu ABD ve Batılı müttefiklerinden tepki görüyor. İsrail’e yöneltilen eleştiriler İsrail Dışişleri Bakanı’nın Ukrayna ziyareti sonrası görece hafifledi ancak bu kez Moskova ile ilişkilerin seyri endişe konusu.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Ukrayna’ya askeri yardım sağlanması konusunda geçen mart ayında ilk kez bir güvenlik toplantısı düzenledi. Toplantıda alınan kararların içeriği belli değil ancak Netanyahu’nun silah gönderme konusunu değerlendirdiği kaydediliyor. Ukrayna, İsrail’den Rus füzelerini durduracak hava savunma sistemi talep ediyor. İsrail bu sistemi göndermeyi henüz kabul etmedi ancak anti-drone ve füze uyarı sistemlerinin satışı için ihracat lisanslarını onayladı.
Ukrayna ordusuna ait hava savunma sistemlerinin mühimmatlarının yakın zamanda tükenebileceğine ilişkin sızan Pentagon belgeleri dikkate alındığında, İsrail’in Batı’dan gelen ısrarlara ne kadar daha direneceği belirsiz. Bu belirsizlik, Tel Aviv’in nükleer silah üretmeye yaklaşan ve İsrail’in potansiyel müttefikleriyle normalleşme anlaşmaları imzalayan İran’a karşı en sert mücadeleyi yürütmesi gerektiğine inandığı bir dönemde yaşanıyor. İsrail, Suriye’de İran’ın yönettiğini öne sürdüğü militan gruplara yönelik saldırılarını Tahran’la mücadelenin önemli bir ayağı olarak görüyor. Bu nedenle Suriye hava sahasına hâkim Rusya’yı karşına almak istemiyor ancak İsrailli analistlere göre vakit daraldı.
İsrail’in köklü yayın organlarından Haaretz’de yer alan analiz-habere göre, “Rusları kızdırmadan Ukraynalılara yardım girişimi başarısızlığa mahkûm ve İran- Rusya arasında artan askeri iş birliği İsrail’in Suriye’de, Rusya ile güvenlik koordinasyonunu tehlikeye atabilir.”
Jonathan Lis tarafından kaleme alınan ve içinde ismi belirtilmeyen İsrailli yetkililere dayandırılan görüşlerin de yer aldığı makale şöyle:
***
Yetkililer, Rusya’nın İran’la Gelişen İlişkilerinin İsrail’in Suriye’deki Güvenlik Koordinasyonunu Tehlikeye Attığı Uyarısında Bulundu
Moskova ile Washington arasında kalan (Batı) Kudüs’teki yetkililer, Ukrayna’daki savaşın İsrail’i denge kurmaya zorladığını ve ayak uyduramayabileceğini söylüyor.
İsrailli yetkililer, Ukrayna’daki savaşın ortasında İran ile Rusya arasında artan askeri iş birliğinin Moskova ile (Batı) Kudüs arasındaki ilişkilere önemli ölçüde zarar verebileceğine ve İsrail’in komşu Suriye’de, Rusya ile imrenilen güvenlik koordinasyonunu tehlikeye atabileceğine inanıyor.
Uzmanlar, İsrail’in Suriye topraklarındaki İran hedeflerine yönelik saldırılarında Tahran’ın Rus hükümetine iş birliği yapmaması için baskı yapabileceğini düşünüyor. Ayrıca, Haaretz ile konuşan bir siyasi kaynak, İsrail’in Moskova ile ilişkilerinin sarsılmakta olduğunu kabul etmesi ve Ukrayna’ya güvenlik yardımı sağlama olasılığını yeniden incelemesi gerektiğini söyledi.
Kaynak, “Rusya ile Batı arasındaki bu aşırı kutuplaşma, İsrail’in bu iki dünya arasında gezinmeye devam etmesine izin vermeyecek” dedi: “Moskova’nın İran’la yakınlaşması faktörünün yanı sıra, Rusya’daki gözlemler, ülkedeki Yahudilere de şu ya da bu şekilde zarar verecek insan hakları ihlallerine neden olan iç politik risklerin büyüdüğünü gösteriyor. Bu, çatışmaya yol açacak.”
Bu arada Başbakan Binyamin Netanyahu, Ukrayna’ya askeri yardımın uzatılması olasılığını reddetti ve hükümetin görece dahil olmama politikasına bağlı kaldı. Geçenlerde üst düzey bir yetkili, “Rus pilotlarına birkaç adım mesafede her gün uçak uçuran başka bir ülke bilmiyorum. İsrail’in, diğer ülkelerde olmayan bu sorunu var” dedi.
Ek olarak yetkililer, Ukrayna’ya yapılan yardımın Putin’in öfkesini çekmesinin Rus Yahudi cemaatine zarar verme ve iki ülkenin karşılıklı uçuşları durdurma olasılığı konusundaki endişelerini dile getirdiler.
Pazartesi günü Netanyahu, İsrail’in kabul ettiği Ukraynalı mültecilere yapılan yardıma ilişkin bir durum değerlendirmesi de yaptı. Toplantının sonunda, Ukraynalı mültecilere vizelerin uzatılması ve sağlık ve sosyal yardım da dahil insani yardım sağlanmasına devam edilmesini onayladı.
İsrailli bir kaynak, devletin Ukrayna’daki savaşa dair tutumunu eleştirdi: “Rusları kızdırmadan Ukraynalılara yardım konusunda düşük profil sergilemeyi rasyonelleştirme girişimi başarısızlığa mahkûm. Net olarak işe yaramayacak. Batı hareket ediyor ve biz sıkışıp kaldık.” İsrail’in “Ruslarla savaşmak zorunda olmadığını” da sözlerine ekledi: “İki ülke arasındaki ilişkilerin dondurulduğunu ilan etmemeli ve büyükelçiyi geri çağırmamalıyız. Ayrıca hava savunma sistemlerinin Ukrayna’ya teslim edildiğini duyurmak için acele etmeye gerek yok. Ancak durumu anlamak çok önemli.”
Bu değerlendirmeler, ABD’nin, İsrail’in tanksavar güdümlü füzeler ve gelişmiş hava savunma sistemleri de dahil Ukrayna’ya ölümcül silahlar transferinin yolunu açacak senaryoları araştırdığı, sızan Pentagon belgeleriyle ilgili New York Times haberine de yansıdı. Haberde Rusya’nın İsrail Hava Kuvvetleri operasyonlarını engellemek için Suriye’ye kasıtlı olarak gelişmiş hava savunma sistemleri yerleştirme ihtimalinin düşük olduğu belirtiliyor.
Ayrıca, sızdırılan belgeler Rusya, nükleer programına ya da Amerikan baskısıyla mücadelede İran’a yardım ederse örneğin silah transferi için üçüncü bir ülkeyi kullanmak gibi İsrail’in Ukrayna’ya ölümcül silah yardımına yol açacak başka olasılıkları da ortaya çıkardı. İsrailli yetkililer, geçenlerde Moskova’nın şimdilik İran’ın nükleer programına yardım etme ihtimalinin düşük olduğunu tahmin ettiklerini duyurdular.
Geçen şubat ayında İsrail Dışişleri Bakanı Eli Cohen, savaşın başlamasından bu yana Ukrayna’nın başkenti Kiev’i ziyaret eden ilk İsrailli bakan oldu. Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelensky ile İsrail’in akıllı erken uyarı sistemi tedarik edeceğine söz verdiği görüşmeden bir gün sonra Ukrayna Devlet Başkanı, İsrail’i insansız hava araçlarını ve füzeleri önleyecek bir sistemle askeri yardımını artırmaya çağırdı. Zelensky, Münih konferansında yaptığı konuşmada, “Hayatlarımızı mahvetmeye gelen Goliath’ı* yenmekten başka alternatifimiz yok” dedi: “Davud olmak savaşmak demektir ve biz savaşırız. Davud olmak, kazanmak için bir sapan tutmaktır. Henüz İsrail’in David Sling hava savunma sistemine sahip değiliz, ancak bunun yalnızca geçici bir mesele olduğuna inanıyorum.”
*Zelensky konuşmasında Eski Ahit ve Kur’an’da bahsi geçen ve Goliath-Davut hikayesine başvurmuştu.