2014’te referandum sonucu Rusya’ya bağlanan Kırım’ın Devlet Konseyi Başkanı Vladimir Konstantinov, yardımadaya yönelik su ablukası nedeniyle Ukrayna’ya karşı açılan tazminat davalarının toplam tutarının 4 trilyon rubleyi (yaklaşık 42 milyar dolar) aştığını ve bölge yetkililerinin enerji ablukası nedeniyle de dava açmayı planladığını duyurdu.
TASS‘ın aktardığına göre Yalta Uluslararası Forumu’nda konuşan Konstantinov, “Mahkeme, Kırım halkının soykırımını amaçlayan geniş çaplı terör bir eylemi olan su ablukası nedeniyle Kırım bütçesinden, Kırım işletmelerinden ve Kırım vatandaşlarından Ukrayna’ya karşı açılan davayı değerlendirmeye başladı. Mahkeme değerlendirmeye başladı ve davada şu anda 4 trilyon rubleden fazla para talep ediliyor,” dedi.
Konstantinov, “Bu sadece su ablukası için, ileride enerji ablukası ve cumhuriyetimize zarar veren diğer tüm suçlar için de dava açmayı planlıyoruz,” ifadelerini kullandı.
Daha önce Kırım Cumhuriyeti Tahkim Mahkemesi’nde, bölge bütçesine 152,6 milyar ruble ve bölge sakinlerine verilen manevi zararın tazmini için toplam 3,066 trilyon ruble tutarında iki dava kaydedilmişti.
3 Temmuz’da Kırım Tahkim Mahkemesi, su ablukasının bölge bütçesine verdiği zararla ilgili bir davayı tescil etti. Davalılar Ukrayna Çevre Koruma ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı, Ukrayna Devlet Su Kaynakları Kurumu ve Kuzey Kırım Kanal İdaresi, davacı ise Kırım Cumhuriyeti Bakanlar Kurulu.
13 Eylül’de mahkeme, Kuzey Kırım Kanalı ile ilgili stratejik bilgiler nedeniyle davanın kapalı olarak görülmesine karar vermişti.
Mayıs 2014’te Kırım’ın Rusya’ya bağlanmasının ardından Ukrayna, yarımadanın ihtiyacının yüzde 90’ını karşılayan Kuzey Kırım Kanalı üzerinden Herson bölgesine giden suyu tek taraflı olarak kesmişti. Sekiz yıldır bölge sakinleri ve işletmeler sadece yerel kaynaklardan su alabiliyor.