GÖRÜŞ

Kuşak Yol onunla başladı: Direnişin bestecisi Xian Xinghai

Yayınlanma

Ersoy İrşi

Modern Çin müziğinin önde gelen ismi, ünlü besteci Xian Xinghai, önce Japon işgaline karşı Çin’de sonra Nazi saldırılarına karşı Sovyetler Birliği’nde sanatla direnişin öncülerindendi. 78 yıl önce bugün 40 yaşında dünyadan ayrılan Xian Xinghai’nin yaşamı, Kuşak Yol projesine de ilham oldu. Çin Halk Cumhuriyeti lideri Xi Jinping, 2013 yılında Kazakistan’ın başkenti Astana’da Kuşak Yol projesini açıkladığı konuşmasında Xian Xinghai’yi anlatmıştı.

Xian Xinghai, Çin Halk Sanatçısı unvanına sahip. Modern Çin müziğinin en önemli isimlerimden olan Xian, iki senfoni, keman konçertosu, dört büyük ölçekli koro eseri, yaklaşık 300 şarkı ve bir opera besteledi ayrıca müzik teorisi hakkında birçok makale yazdı.

Xian Xinghai, yoksul bir denizci ailede Macau’da doğdu. Babası o doğmadan öldüğü için zorluklarla dolu bir çocukluk dönemi geçirdi. Ondaki müzik yeteneğini fark eden annesi daima en büyük destekçilerinden oldu. Annesiyle geçirdiği bu dönem beyazperdeye de yansıdı. 2009 yılında çıkan, Qiankuan Li, Xiao Guiyun yönetmeliğindeki Xinghai filmi, Xian ve annesinin bu dönemde yaşadıklarını gözler önüne serer.

KIDEMLİ SINIFTAKİ İLK ÇİNLİ

Xian Xinghai, 1918’de Guangzhou’daki (Kanton) Lingnan Üniversitesi’ne bağlı YMCA yardım okulunda klarnet öğrenmeye başladı. 1926’da Pekin Üniversitesi Ulusal Müzik Enstitüsü’ne müzik eğitimi almak için katıldı. 1928 yılında keman ve piyano eğitimi almak için Şanghay Ulusal Müzik Konservatuarı’na girdi. Aynı yıl ünlü makalesi The Universal Music’i yayımladı. 1929’da hükümetin desteğiyle Paris’e gitti ve burada onu birçok sanatçıyla tanıştıran Ma Sicong ile tanıştı. İki yıl sonra hem Vincent D’Indy hem de Paul Dukas ile kompozisyon çalışmak üzere Paris Konservatuarı’na kabul edildi. Paris Müzik Akademisi’nin kıdemli kompozisyon sınıfına kaydolan ilk Çinli öğrenciydi. Bu dönemde Rüzgâr, Bir Gezginin Şarkısı, D Minor’da Keman Sonatı başta olmak üzere birçok eserini besteledi.

ÇİN’İN AYAĞA KALKIŞININ SEMBOLÜ: SARI NEHİR KANTATI

Ülkesini ayağa kaldırmaya kararlı olan Xian için müzik devrimci mücadelenin de bir aracıydı. 1935 yazında Paris’te kalmayı reddetti ve Çin’e döndü. Çin-Japon Savaşı sırasında Japon işgalcilere karşı savaşmaya teşvik eden vokal eserler yazdı. Bunlar arasında Ulusu Kurtarmak, Tek Korkuya Direnmeme, Tek Korkunun Şarkısı, Yollar gibi eserleri yer aldı.

1938’de Yan’an’daki Lu Xun Sanat Enstitüsü’nde Müzik Bölümü’nün dekanı oldu. Xian, sanatsal yaratımının zirvesine burada ulaştı. O zamanlar Yenan’da tek bir piyano olmamasına rağmen, Xian en önemli eserlerinden bazılarını burada besteledi. 1939’da bestelediği Sarı Nehir Kantatı, Xian’ın en öne çıkan eseriydi. Japon işgaline direniş sırasında sadece altı gün içinde Guang Weiran tarafından bir mağarada yazıldığı iddia edilen bu yedi bölümlü kantat, Çin’in meydan okumasının, ayağa kalkışının bir sembolü oldu.

BAİKADAMOV’LA BİRLİKTE FAŞİZME DİRENİŞ KONSERLERİ

1940’ta Xian, Yenan ve Sekizinci Yol Ordusu belgesel filminin müziklerini bestelemek için Sovyetler Birliği’ne gitti. Çin’den ayrılmadan önce Mao Zedong onu akşam yemeğine davet etmişti. Xian’ın Sovyetler Birliği’nde olduğu dönemde Nazi saldırıları yoğunlaştı. 1941’de Sincan üzerinden Çin’e dönmeye çalıştı, ancak yerel anti-komünist savaş ağası Sheng Shicai yolu kapattığı için Kazakistan’ın Alma Ata kentinde mahsur kaldı. Xian, bu dönemde yaşadığı birçok zorluğa rağmen direniş azmini ve direnenlere moral verme tutkusunu hiç kaybetmedi. Ülke ve aile hasreti her ne kadar onu üzse de Alma Ata’da yanlarında kaldığı küçük kız ve annesi sayesinde yaşama tutunan Xian, kaderini faşizme karşı direnenlerle birleştirdi ve direnişin estetik sesi oldu. Burada Liberation of the Nation, Sacred War senfonilerini ve Red All Over the River, Chinese Rhapsody süitlerini besteledi. Kazak müzisyen dostu Bakhytzhan Baikadamov ile birlikte Sovyetler Birliği’nde birçok konser verdi. Bugünkü Almatı’da iki bulvarın adı Baikadamov ve Xian Xinghai’dir. Baikadamov’un eski evini ziyaret edenler, Xian’ın Çin’deki kızına yazdığı ve hiçbir zaman postalanamayan mektuplarını da görebilir.

İlerleyen zamanlarda fazla çalışma ve yetersiz beslenmeden dolayı Xian’da akciğer tüberkülozu gelişti. Sonrasında tedavi olmak için Moskova’ya gitti. Ancak 30 Ekim 1945 yılında 40 yaşında bedeni hayata gözlerini yumdu ve Xian faşizme, işgale, sömürüye karşı direnişin bir anıtı olarak ölümsüzleşti.

‘’İLK KEZ Xİ JİNPİNG’DEN DUYDUM’’

Xian’ın Soyvetler Birliği’nde yaşadıkları da Besteci filmiyle beyazperdeye aktarıldı. Filmin yönetmen koltuğunda Çin sinemasının önde gelen yönetmenlerinden Xierzhati Yahefu yer aldı. Filmin senaryosunda ise Zhang Suisui, Hajxia Tabazhek’in imzası bulunuyor. Filmin etkileyici müzikleri de Güney Koreli sanatçı Lee Dong June’ye ait. Hu Jun, Yuan Quan, Berik Aitzhanov, Aruzhan Jazilbekova’nın başrollerini üstlendiği filmde oldukça kalabalık bir oyuncu kadrosu yer alıyor. Şanghay Film Festivali’nin Jüri Özel Ödülü sahibi olan Besteci filmi, 2019 yılında Boğaziçi Film Festivali’nde Türkiye’deki ilk gösterimi yaptı. Bu gösterimin ardından filmin yapımcısı Jonathan Shen ile de bir söyleşi yapmıştık. Jonathan Shen filmin ortaya çıkışını şöyle anlatmıştı: ‘’2013 yılında Çin Cumhurbaşkanı sayın Xi Jinping, Kuşak Yol projesini ilk duyurduğu yer olan Kazakistan’da bir konuşma yaptı. Bu konuşmada besteciden bahsetti. Ben ilk kez orada duydum bu hikâyeyi sonra araştırmaya başladım. Bu hikâye benim çok ilgimi çekmişti, çünkü bu hikâyeyi duymadan önce beş bölümlük bir Kazakistan belgeseli çekmiştim. Daha sonra Kazakistan’daki arkadaşlarıma bu hikâyeyi sordum. Onlar da bildiklerini belirttiler. Sonra Astana’ya gittim ve filmdeki üvey kız ve anne karakterlerinin gerçek sahipleriyle buluştum. Onlardan da bu hikâyeyi dinledim. Bizim yaşımızdaki insanlar esasen bestecinin müziklerini dinleyerek büyüdü.’’

‘KUŞAK YOL’U ONU ANARAK DUYURDU

Xian Xinghai’nin hikayesi çağımızın en büyük projelerinden birine de ilham oldu. Çin Halk Cumhuriyeti lideri Xi Jinping, 2013 yılında Kazakistan’ın başkenti Astana’da Kuşak Yol projesini açıkladığı konuşmasında Xian’ı anlatmıştı. Xi Jinping, yıllar önce ülkelerini savunan uluslarla kaderini birleştiren bestecinin anısı önünde, halkların birlikte gelişimini ve insanlığı ilerletecek adımlarını dile getirmişti.

Çok Okunanlar

Exit mobile version