DİPLOMASİ

Le Monde: Avrupa, Gazze savaşı nedeniyle iç kaos riskiyle karşı karşıya

Yayınlanma

Fransız Le Monde gazetesi, Avrupa Birliği’ndeki (AB) 27 üye ülkenin İsrail-Filistin meselesinde birbirine zıt görüşlere sahip olmasının, Brüksel’in İsrail’e verdiği destek ile Filistinlilere ilişkin endişeleri arasında denge kurmasını zorlaştırdığını yazdı.

Gazetede yer bulan makalede, AB liderlerinin Filistinli grupların 7 Ekim’deki Aksa Tufanı saldırısında sonra derhal kınama ve İsraillilerin kendilerini savunma hakkını destekleme yönünde tavır aldıkları, üç gün sonra ise taraflar arasında denge kurmaya dönük ortak bir tutum benimsendiği anımsatıldı.

Bu denge tutumunun bir dizi gaf nedeniyle artık tamamen desteklenemez hale geldiğine dikkat çekilen makalede, AB tarafından Filistinlilere yapılan kalkınma yardımlarının askıya alındığının açıklanması ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen’in İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu hükümetine güçlü dayanışma mesajı verirken Filistinli sivillerin içinde bulunduğu kötü durumu kısmen görmezden gelmesinin Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikaları Yüksek Temsilcisi Josep Borrell AB Konseyi Başkanı Charles Michel nezdinde hoş karşılanmadığı belirtildi.

Makalede, “Bu tutum pek çok üye ülkenin yanı sıra, AB Antlaşması uyarınca birliğin dış politikasını belirleyen AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell ve AB Konseyi Başkanı Charles Michel’i kızdırdı. Bu karışık seslere bir son vermek üzere AB, 17 Ekim Salı günü yapılan olağanüstü AB Konseyi toplantısında ortak tutumunu yineleyerek ‘İsrail’in uluslararası hukuk tarafından güvence altına alınan ve sınırlandırılan meşru müdafaa hakkını tanıdığını ve bu nedenle İsrail’in eylemlerinin uluslararası insancıl hukuka kesinlikle uygun olması gerektiğini vurguladığını’ ifade etti,” denildi.

İsmi belirtilmeyen bir AB diplomatı, gazeteye verdiği demeçte, “Avrupa’da bu konuda üye ülkelerin sayısı kadar fikir var,” diyerek İsrail’i kayıtsız şartsız destekleyen ülkelerden, çok daha eleştirel bir ilişki sürdüren ve barış süreciyle daha fazla ilgilenen diğer ülkelere uzanan geniş bir diplomatik tutum yelpazesi olduğuna dikkat çekti.

Resmi olarak Avrupa, İsrail’in Batı Şeria’yı ilhak etmesini hala reddediyor ve Yahudi devletinin yanında bir Filistin devletinin kurulmasını destekleme konusunda kararlılığını sürdürüyor.

İrlanda, Belçika, Lüksemburg ve İspanya bu hedeflere özellikle güçlü bir şekilde bağlı. Ancak bu ülkeler iç tartışmalarda azınlıkta.

İsrail’in ise ideolojik olarak Likud liderine çok yakın olan Macaristan ve Çekya gibi sadık müttefikleri bulunuyor. 7 Ekim’den sonra Fiala, eski ABD Başkanı Donald Trump’ın 2018’de yaptığı gibi Çekya Büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma arzusunu yinelemişti.

Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron da pragmatizm adına İsrail ile üst düzey ikili ilişkilerin yeniden başlatılmasını destekleyerek ülkesinin tutumunu kademeli olarak değiştirmişti. Aralarında barış sürecinin tarihsel destekçileri olan İtalya, Danimarka ve İsveç’in de bulunduğu diğer ülkeler de Fransa’yı takip etmişti. Stockholm, 2014 yılında AB’nin Filistin devletini resmen tanıyan ilk üyesiydi.

Axios: ABD, Gazze’deki savaşın tüm Orta Doğu’ya yayılmasına hazırlanıyor

Çok Okunanlar

Exit mobile version