Polonya Başbakanı Mateusz Morawiecki, Almanya’daki Heidelberg Üniversitesi’nde yaptığı konuşmada Avrupa’nın geleceğine ilişkin vizyonunu ortaya koyarken, Avrupa federasyonuna karşı egemen ulus devletlerin rolünü vurguladı.
Muhafazakâr Hukuk ve Adalet Partisinin (PiS) önemli isimlerinden Morawiecki’nin, bu konuşmayı Baden-Württemberg’in Yeşil Başbakanı Winfried Kretschmann’ın önünde yaptığı da gözlerden kaçmadı.
“Hiçbir şey ulusların özgürlüğünü, kültürlerini, toplumsal, iktisadi, siyasi ve askeri güvenliklerini ulus devletlerden daha iyi koruyamaz,” diyen Morawiecki, diğer sistemleri ‘hayali ya da ütopya’ diye nitelendirdi ve AB’nin daha fazla federalleşmesine karşı uyarıda bulundu.
Polonya başbakanı, egemen ulus devletlerden oluşan bir Avrupa’nın alternatifinin ‘Brüksel’de bazılarının hayal ettiği gibi teknokratik bir ütopya’ ya da ‘neo-emperyalizm’ olacağını söyledi.
Morawiecki, ülkesinin de üyesi olduğu Avrupa Birliği’nin ulusal farklılıkları göz ardı eden bir ‘süper devlete’ dönüşmesi halinde Avrupa’da ‘isyanlar’ yaşanabileceği uyarısında bulundu.
Polonyalı liderin bu ifadeleriyle Almanya’yı kastettiği düşünülüyor. Almanya, bir süredir AB’deki dış ilişkiler ve vergi politikası konularında oybirliği ilkesinden vazgeçmek için bastırıyor.
Morawiecki, “Avrupa Birliği’nde tek tek uluslar diğerlerine hükmetmeye çalışırsa, Avrupa geçmişteki aynı hatalara düşebilir,” uyarısında bulundu ve ‘Avrupa yanlısı’ olduğunu daha fazla merkezileşmeye değil AB’nin genişlemesine verdiği destekle gösterdiğini söyledi.
Başbakan konuşmasında, iki Anayasa Mahkemesi kararı nedeniyle Polonya’ya dava açacağını duyuran Avrupa Komisyonunu da sert bir dille eleştirdi.
Morawiecki, “Tanımları üzerinde anlaşmaya varmadan ya da belirli ülkeler tarafından hangi değişikliklerin yapılması gerektiğini anlamadan diğerlerine ‘Avrupa değerleri’ kırbacıyla vurmak Avrupa Birliği açısından kendi kendini yok etmektir,” dedi ve sordu: “Gerçekten de muazzam bir güce sahip fakat seçimle gelmeyen bir pan-Avrupa kozmopolit eliti istiyor muyuz?”
Morawiecki konuşmasında Polonya’nın Almanya’dan İkinci Dünya Savaşı tazminatı talebini yineledi.
“Polonya, İkinci Dünya Savaşı’nda işlenen suçlar, yıkım, çalınan mülkler ve ulusal kültür hazineleri için Almanya’dan hiçbir zaman tazminat almadı,” diyen başbakan, uzlaşma için tazminat ödenmesi gerektiğini savundu.