Polonya’da iki eski Hukuk ve Adalet (PiS) partisi milletvekilinin görevi kötüye kullanmaktan ceza almasıyla birlikte başlayan kriz, polisin Başkanlık Sarayı’na girmesiyle zirve yaptı.
Mariusz Kamiński ve Maciej Wąsik ikilisi, mahkeme kararının ardından Başkanlık Sarayı’na giderek teslim olmamaya karar vermişti. PiS, eski vekillerin yeni Donald Tusk hükümetinin ‘siyasi rehinesi’ olduğunu ileri sürerken, hükümet polisin ‘yasal mahkeme kararını uyguladığını’ savundu.
Eski PiS başbakanı Mateusz Morawiecki, 1980’lerdeki komünist lider Wojciech Jaruzelski’ye atıfta bulunarak, “Jaruzelski’den bu yana ilk kez Polonya’da siyasi tutuklularımız var,” diye yazdı.
PiS, hem Kamiński hem de Wąsik’in masum olduğunu ve geçen ay haklarında verilen mahkumiyetlerin hiçbir etkisi olmadığını, çünkü Duda’nın affının geçerli olduğunu savunuyor. İkilinin, yolsuzlukla mücadeledeki etkinlikleri nedeniyle eski ve mevcut Tusk hükümetleri ve yargıçları tarafından mağdur edildiğini iddia ediyorlar.
Polis, Varşova’daki bir mahkemeden, geçen ay bir yolsuzluk soruşturması sırasında yetkilerini kötüye kullanmaktan mahkum edilen Kamiński ve Wąsik’i gözaltına alma talimatı aldıklarını doğruladı.
Kamiński, geçen aya kadar iktidarda olan PiS hükümetinde içişleri bakanı ve güvenlik hizmetlerinden sorumlu bakan olarak görev yaptı. Wąsik de onun bakan yardımcısıydı. Fakat ikilinin mahkumiyeti, PiS’in hükümette olduğu 2005-2007’te Merkezi Yolsuzlukla Mücadele Bürosuna başkanlık ettiği dönemdeki bir davadan kalma.
2015 yılında, Kamiński ve Wąsik, görevin kötüye kullanılması davasında ilk mahkumiyetlerini aldıktan sonra dava temyizdeyken, PiS müttefiki Cumhurbaşkanı Andrzej Duda tarafından affedilmişti.
Geçen yıl, Yüksek Mahkeme’nin bir dairesi bu afları geçersiz buldu, çünkü nihai karardan önce yapılan bir af eylemi, kuvvetler ayrılığı ilkelerini ihlal ediyor ve cumhurbaşkanının yargının görev alanına ‘haksız bir şekilde tecavüz ediyordu.’ Bu karar, eski vekillerin aralık ayında nihai mahkumiyeti almalarının yolunu açtı.
Fakat bir başka üst mahkeme olan Anayasa Mahkemesi (TK), Yüksek Mahkeme’nin cumhurbaşkanlığı affını sorgulama hakkı olmadığına karar verdi. Geçen hafta, Yüksek Mahkeme’nin ayrı bir dairesi afları geçerli olarak kabul etti. Hem bu daire hem de TK, PiS tarafından atanan yargıçlardan oluşuyor.
Polis dün sabah Kamiński ve Wąsik’i evlerinde gözaltına almaya çalıştığında, orada bulunmadıklarını gördü. Ardından, öğleden sonra civarlarında Duda, Kamiński ve Wąsik ile bir törene katılmaya davet ettiği cumhurbaşkanlığı sarayında fotoğraflarını paylaştı.
Daha sonra çift saatlerce sarayda kaldı, hatta bir aşamada içeri dönmeden önce avluda bir basın toplantısı yapmak için dışarı çıktı. Polis memurlarının, Kamiński ve Wąsik’i gözaltına almak için saray arazisinin dışında bekledikleri bildirildi.
Saat 19.30 civarında, polisin saraya girdiğine basında haberler çıkmaya başladı. Bu, Duda’nın bir toplantıya katılmak için binadan ayrılmasından kısa bir süre sonra oldu.
Kısa bir süre sonra içişleri bakanlığı ve ardından polis, Kamiński ve Wąsik’in gözaltına alındığını doğruladı. İçişleri Bakanı Marcin Kierwiński, “Herkes kanun önünde eşittir,” diye tweet attı.
Gözaltıların ardından konuşan Duda’nın idari işler başkanı Grażyna Ignaczak-Bandych de ‘saraya yasadışı olarak girdiğine inandıkları’ polisin eylemlerini kınadı.
TV Republika’ya verdiği demeçte, “Polonya devletinin haysiyeti ihlal edildi. Demokratik hukuk devleti için tehlikeli mekanizmalar devreye sokuldu. Cumhurbaşkanı’nın affını ve Cumhurbaşkanı’nın misafirperverliğini göz ardı ederseniz, bu tüm yasaların ihlalidir ve Cumhurbaşkanı buna rıza göstermez,” dedi.