İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Emir Abdullahiyan, iki gün sürecek Lübnan ziyareti için dün akşam Beyrut’a geldi. Buradaki temaslarının ardından Suriye’ye geçip Suriye lideri Beşar Esad ile görüşmesi beleniyor. Tahran-Riyad normalleşme anlaşmasından yapılan ziyaretin önemi bu iki ülkenin Lübnan üzerindeki etkisi dikkate alındığında daha da önem kazanıyor. Bu yakınlaşma Beyrut’a, kısmen iki bölgesel güç arasındaki gerilimlerden kaynaklanan, iç içe geçmiş krizlerini çözme umudu veriyor. Ancak herhangi bir çözümün kısa vadede gerçekleşmesi beklenmiyor.
Abdullahiyan’ın gündemindeki önemli başlıklardan birinin krize girmiş durumdaki cumhurbaşkanlığı seçimi olduğu değerlendiriliyor. Lübnan basınında yer alan haberlere göre İran Büyükelçiliği, farklı parlamento bloklarından yaklaşık 25 milletvekilini İranlı bakanla görüşmeye davet etti. Hizbullah ve müttefiklerinin ilan ettiği cumhurbaşkanı adayı Marada Hareketi lideri Süleyman Frenciye, adaylığına yönelik Suudi Arabistan ve müttefiklerinden herhangi bir itirazın gelmediğini açıklamıştı. Frenciye’nin verdiği bazı sözler karşısında Fransa’nın da olurunu aldığı iddia edilmişti. Frenciye’nin karşısında resmi olarak herhangi bir aday bulunmuyor ancak en büyük iki Hristiyan bloğu Lübnan Kuvvetleri ve Özgür Yurtsever Hareketi Frenciye’nin adaylığına karşı çıkıyor.
Hizbullah hareketinin üst kademelerine yakınlığıyla bilinen analist Kassem Kassir Amwaj.media’ya yaptığı değerlendirmede Riyad ve Tahran arasındaki ilişkilerin düzelmesinin Lübnanlı siyasi partiler arasındaki gerilimi bir nebze azaltacağına ve siyasi bir çözüme kapı aralayacağına inandığını söyledi. Pratikte bu durum, Hizbullah’ın adayının yerine daha ılımlı bir ismin cumhurbaşkanlığı adaylığını gündeme getirebilir. Lübnan’da muhalif ve bağımsız bir yayın politikası izleyen El-Cumhuriyye gazetesinin siyasi kaynaklara dayandırdığı haberine göre Abdullahiyan, İran’ın müttefiki Hizbullah ve Emel Hareketi’ni Süleyman Frenciye’ye destek vermekten vazgeçirmeye çalışacak.
Ekonomik krizle boğuşan Lübnan’da yeni cumhurbaşkanı seçilemediği için yeni hükümet de teşkil edilemiyor. Bu nedenle geçici hükümet istisnai durumlar dışında toplanamıyor ve ülkenin sorunlarını çözebilmek için herhangi bir karar alamıyor.
Basında yer alan haber cumhurbaşkanlığına odaklansa da Beyrut’taki siyasi dinamikler ne Riyad ne de Tahran için öncelikler listesinin üst sıralarında. İran’ın Suudilerle imzaladığı anlaşmayı önceden Hizbullah’a haber vermediği iddiaları dikkate alındığında Abdullahiyan’ın ziyaretinin daha çok Hizbullah’a verdiği desteği teyit niteliğinde olduğu ve cumhurbaşkanlığı konusunda kolaylaştırıcı bir rol oynayacağı değerlendiriliyor. Nitekim dün akşam Beyrut Uluslararası Havalimanı’nda basın toplantısı düzenleyen Abdullahiyan Beyrut’ta bulunma sebebini “Bir kez daha İran’ın; Lübnan hükümeti, halkı, ordusu ve Lübnan’daki direniş cephesini güçlü bir şekilde desteklediğini belirtmek istedik” ifadeleriyle dile getirdi. Abdullahiyan, Tahran ile Beyrut arasındaki ikili ilişkilere işaret ederek, Lübnan’ın durumunun iyileştirilmesi için bazı girişim ve fikirlere sahip olduklarını, ziyareti sırasında Lübnanlı yetkililerle bunları görüşeceklerini söyledi. İran ile Suudi Arabistan arasındaki anlaşmanın ardından bölgede son birkaç hafta içerisinde yeni gelişmeler yaşandığını da belirten Abdullahiyan, “Bunların sonuçları, tüm bölge, İslam alemi ve Lübnan için hayırlı olacaktır” dedi.
İran ve Suudi Arabistan arasındaki anlaşma zaman içinde Lübnan’ın içinde bulunduğu ekonomi başta olmak üzere krizlerin hafiflemesine yardımcı olabilir. Ancak her ne kadar umut verse de normalleşmenin krizin vurduğu ülkenin tüm sorunlarına anında çözüm getirmesi pek mümkün görünmüyor.