Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın Türkiye, Rusya ve Suriye arasında üçlü bir diplomasi mekanizması kurma önerisiyle ilgili Suriye’den ilk yorum Şam’ın eski Ankara Büyükelçisi Nidal Kabalan’dan geldi: Yeni bir sayfa açmak herkesin çıkarına.
Türkmenistan’da düzenlenen Türkiye-Azerbaycan-Türkmenistan Devlet Başkanları Zirvesi dönüşünde Suriye’nin kuzeyine yapılacak operasyon ve Şam’la ilişkiler hakkında konuşan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, “Biz şu an itibarıyla Suriye-Türkiye-Rusya üçlü olarak bir adım atalım istiyoruz. Bunun için de önce istihbarat örgütlerimiz bir araya gelsin, ardından savunma bakanlarımız bir araya gelsin, daha sonra dışişleri bakanlarımız bir araya gelsin. Onların yaptığı görüşmelerden sonra da biz liderler olarak bir araya gelelim. Bunu da Sayın Putin’e teklif ettim. O da buna olumlu baktı. Böylece bir dizi görüşmeler zincirini başlatmış olacağız” dedi.
Erdoğan’ın “Suriye ile normalleşme” yol haritasını Moskova’da memnuniyetle karşılandı. Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Mihail Bogdanov, “Egemen komşu ülkelerin ilişkilerinin normalleşmesi için yapılacakları her zaman memnuniyetle karşılarız” dedi. Bogdanov, Türkiye’nin çağrısı ile ilgili Şam’ın pozisyonunu netleştirmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin teklifi ile ilgili Şam’dan resmi bir yanıt gelmedi ancak Şam’ın eski Ankara Büyükelçisi Nidal Kabalan, Al-Sharq TV’ye yaptığı açıklamada, “Bu savaşta Suriye gibi Türkiye de bedel ödedi” dedi. Syrian Observer’ın aktardığına göre Kabalan, “İki ülke ilişkilerinin geleceğine siyasi temeller açısından bakılmalı. Çünkü kalıcı düşmanlık veya dostluk yoktur; bunun yerine, çıkarların iç içe geçmesi vardır. Bu savaşta Suriye gibi Türkiye de bedel ödedi. Tarihe yeni bir sayfa açmak herkesin çıkarınadır. Ancak bu; güven, niyetlerdeki samimiyet ve zor konuları kararlılıkla ele alma yoluyla sağlam temeller üzerinde gerçekleşmeli” dedi.
Dört ülkenin tek ortak noktası: Etnik ayrılıkçılıkla mücadele
Kabalan, Suriye’nin sözlere değil Türkiye’den atılacak adımlara bakacağına ilişkin resmi pozisyonunu bir kez daha vurguladı: “(Şam) Türk kuvvetlerinin Suriye topraklarından çekilmesi, terörist gruplara desteğin kesilmesi ve Suriye devletinin İdlib üzerindeki kontrolünün sağlanması da dahil olmak üzere Türkiye cumhurbaşkanının eylemlerini bekliyor.”
Şam ve Ankara’nın PYD/PKK’ya bakışı ile ilgili Kabalan şu yorumda bulundu: “Etnik çizgide ayrılıkçığı engelleme Suriye, Türkiye, Irak ve İran’ın üzerinde anlaştığı tek nokta. Bu nedenle, bu dört ülke arasındaki fikir birliğinin odak noktasında bulunuyor.” Kabalan, terörle mücadele konusunda Ankara’ya şu uyarıda bulundu: “Türkiye terör odağını Kürt sorunuyla sınırlamamalı. 84’ten fazla ülkeden gelen militanların içinde yer aldığı düzinelerce terör örgütü var ve hala Türkiye ve diğer ülkelerin desteğiyle Suriye topraklarında savaşıyorlar. Bu koşullar altında, Suriye muhalefeti olarak nasıl tanımlanabilirler?”
Şam Ankara’dan ne istiyor?
Türkiye’den yapılan Şam’a yönelik diyalog çağrılarına, Suriye tarafı bugüne kadar hep dolaylı yanıtlar verdi. Kasım ayının sonunda bir grup gazeteciye konuşan Suriye lideri Beşar Esad, Türkiye ve Suriye arasındaki istihbarat düzeyindeki görüşmelerin ilişkileri onarmak için bilgi paylaşımı düzeyinde olduğunu söylemişti. Esad ayrıca Türkiye’nin, Suriye’nin taleplerini kabul etmekte istekli olduğunu da belirtmişti. Suriye Türkiye’den, yeni adıyla “Suriye Milli Ordusu” gibi silahlı gruplara verdiği desteği çekmesini ve Türk ordusunun kontrol ettiği bölgeleri Şam’a devretmesini talep ediyor.