Tayvan lideri Lai Ching-te, “Çin’in toprak bütünlüğünü yeniden tesis etmek istiyorsa Tayvan’ı ilhak etmesinin yeterli olmayacağını, Uzak Doğu’daki tarihsel topraklarını da Rusya’dan talep etmesi gerektiğini” savundu.
Reuters haber ajansının aktardığına göre Tayvan basınına mülakat veren Lai, “Aigun Antlaşması uyarınca imzalanan Rusya’nın işgali altındaki topraklar neden iade edilmesin? Rusya şu anda en zayıf konumda,” dedi.
Ancak Pekin’in bunu yapmayarak Tayvan’ı ilhak etmekle tehdit etmeye devam ettiğini savunan Lai, Çin’in toprak bütünlüğü değil, ‘uluslararası arenada, Batı Pasifik’te hegemonya’ peşinde olduğunu savundu.
Tayvan lideri, Pekin’in Tayvan’a baskı uygulayarak kurallara dayalı uluslararası düzeni değiştirmeye çalıştığını öne sürdü.
Rus İmparatorluğu ve Mançurya Qing İmparatorluğu’nun 1858 yılında imzaladığı Aigun Antlaşması’na göre Rus-Qing sınırı Amur Nehri boyunca uzanıyordu.
Özellikle, Amur’un Argun Nehri’nden ağzına kadar olan sol kıyısı Rusya’nın toprağı olarak kabul edilirken, Ussuri’nin Amur’la birleştiği yerden denize kadar olan Ussuri bölgesi, sınır belirlenene kadar ortak mülkiyette kaldı.
1860 yılında Pekin Antlaşması ile antlaşma kayda değer ölçüde genişletildi. Bu antlaşmalarla Rusya, modern Amur bölgesinin yanı sıra Habarovsk ve Primorskiy Krayı’nı da elde etti.
Pekin’in ‘koyu bir ayrılıkçı baş belası’ olarak nitelendirdiği 64 yaşındaki Lai Ching-te, başkanlık seçimlerini kazanmasının ardından bu yıl 20 Mayıs’ta göreve geldi. Bundan önce dört yıl boyunca adanın başkan yardımcılığını yapmış, başbakanlık görevinde bulunmuş ve Demokratik İlerleme Partisi’nin başkanlığını yürütmüştü.