Tayvan’da etkili bir muhalefet milletvekili Nikkei Asia’ya verdiği röportajda Tayvan’ın Çin ulusuna ait olduğunu ve “anakara” ile barışçıl bir siyasi birlik arayışında olması gerektiğini söyledi.
Kuomintang (KMT) milletvekili Weng Hsiao-ling, muhalifleriyle yüzleşmeye istekli olduğu için “Savaş Tanrıçası” lakabını aldığını belirterek “Biz Çinliyiz” dedi.
“Bu ülkenin barışçıl bir şekilde birleşmesi elbette nihai hedefimizdir” diyen Weng, “Bunu hemen başarmanın bir yolu olmasa da”, “boğazlar arası iletişim ve etkileşimin” eninde sonunda bunu değiştirebileceğini sözlerine ekledi.
Weng’i eleştirenler onun görüşlerinin, Tayvan’ın ana akımıyla çeliştiğini söyleyerek tehlikeli olarak görüyor. Bununla birlikte Weng, Tayvan’daki siyasi bölünmelere dair çarpıcı bir örnek.
Kendisi aynı zamanda, Anayasa Mahkemesi’ni düzenleyen kuralların değiştirilmesine yönelik tartışmalı bir önerinin mimarı olarak, muhalefet koalisyonunun yeni Başkan Lai Ching-te hükümetine meydan okuma kampanyasının kilit isimlerinden biri.
Weng, Nikkei’ye verdiği röportajda, Tayvan’ın bağımsızlığının sadık bir savunucusu olarak bilinen ve Çin tarafından “ayrılıkçı bir baş belası” olarak tanımlanan Lai hükümetini Tayvanlılığı teşvik ederek “anayasanın ruhunu” ihlal etmekle suçladı. Ayrıca Lai’yi ABD’nin Tayvan’a askeri harcamalarını artırması için yaptığı “baskıya” direnmeye çağırdı.
Lai’nin Demokratik İlerici Parti yönetimi 2025 yılı için, savunma için 647 milyar Yeni Tayvan doları dahil olmak üzere toplam 3.33 trilyon Yeni Tayvan doları (105 milyar $) tutarında bir bütçe önerisi hazırladı ve bu da reel olarak bir önceki yıla göre %7.7’lik bir artışa işaret ediyor. KMT ve ortağı Tayvan Halk Partisi kısa bir süre önce teklifin tamamını reddetmiş olsa da Parlamento’nun bütçeyi haftalar içinde oylaması bekleniyor.
Muhalefet partileri birlikte yasama organında dar bir çoğunluğu kontrol ediyor ve bütçeye karşı direnişleri Lai yönetiminin Washington’ın baskıları doğrultusunda Tayvan’ın askeri harcamalarını artırmada karşılaştıkları zorlukların altını çiziyor.
Weng, “Şahsen ben hiçbir zaman Tayvan’ın savunma bütçesinin önemli ölçüde artırılmasını savunmadım,” dedi ve şöyle devam etti: “Ulusal savunmayı sürdürmek için bu gerekli. Ancak Tayvan’ı koruyabilmek için bunun sadece silah satın almakla ilgili olduğunu düşünmüyorum. Daha da önemlisi, halkın vatanseverliğini nasıl uyandırabilirsiniz?”
Savunma bütçesini artırmanın, ekonomiden hayal kırıklığına uğramış insanların “tepkisine de neden olacağını” söyledi.
Eski KMT Başkanı Ma Ying-jeou’nun geçtiğimiz günlerde Bangkok’ta yaptığı ve askeri alımların ABD başkan adayı Donald Trump’ın ima ettiği gibi “saçma ve aşağılayıcı bir koruma parası” haline gelmesine karşı uyarıda bulunduğu konuşmayı yineledi.
Tayvan siyasetinde savunma tek anlaşmazlık noktası değil. Parlamentonun yetkilerini büyük ölçüde genişleten ve Lai’nin yönetimini baltalayabilecek bir yasa konusunda hukukçular ve siyasetçiler ikiye bölünmüş durumda.
Muhalefetin diğer hamleleri arasında Weng’in öncülüğünde Anayasa Mahkemesi’nin çalışması için gereken asgari yargıç sayısının artırılması da yer alıyor. Weng, tasarının yasalaşması halinde, yasama ve yürütme yeni yargıç adayları üzerinde anlaşana kadar mahkemenin faaliyetlerini askıya almak zorunda kalacağını söyledi.