AVRUPA

Yunanistan’da telefon dinleme skandalının yankıları sürüyor

Yayınlanma

Komşumuz Yunanistan’da geçtiğimiz yaz aylarında su yüzüne çıkan telefon dinleme skandalı yıl sonunda boyutlanarak devam ediyor.

Son olarak Yunan polisinin, telefon dinlemede kullanılan casus yazılımı üreten İsrailli Intellexa şirketine yaptığı baskın gündeme gelmişti. 

Muhalifler, Intellexa’ya yapılan baskının göstermelik olduğunu ve olay ortaya çıktıktan aylar sonra yapıldığına dikkat çekiyorlar.

Ne olmuştu?

Skandal, Yunan İstihbarat Servisi’nin (EYP), Başbakanlık’ın talimatıyla araştırmacı gazeteci Thanasis Koukakis ve muhalefetteki PASOK’un lideri Nikos Androulakis’in telefonlarının dinlendiğinin anlaşılmasıyla patlak vermişti.

İktidardaki Yeni Demokrasi’ye (ND) karşıtlığıyla bilinen Documento gazetesinin yayınladığı dinleme listesinde, aralarında mevcut bakanların da bulunduğu 33 kişi yer alıyordu. Bu bakanlar, Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ile Kalkınma Bakanı Adonis Georgadis’ti. Bunların yanı sıra medya devi Evangelos Marinakis ile eski başbakanlardan Antonis Samaras da istihbarat dinlemesine takılan isimlerden.

İlk isimlerden sonra Documento listeyi güncelledi. Dinlenenler arasında gazeteciler, siyasetçiler, iş adamları, medya patronları yer alıyordu. İlginç olan, istihbaratın çengel attığı isimler yalnızca Kyriakos Miçotakis’in rakipleri değildi; bunlar arasında Başbakan’ın yakın sırdaşları da bulunuyordu. Documento, yüzlerce kişinin dinlendiğini ileri sürüyordu.

Miçotakis hükümetinin tepkisi

DW’ye konuşan Documento Genel Yayın Yönetmeni Kostas Vaksenavis, hükümetin bu meseleyi sanki küçük bir olaymış gibi lanse ettiğini ve üzerini örtmek için Yunanistan’ın iç güvenliği veya Türkiye ile olan gerilimlerin kullanıldığını savundu.

Atina, casus yazılım kullandığı iddialarını yalanlıyor. 33 kişilik ilk liste ortaya çıktığında açıklama yapan hükümet sözcüsü Yannis Oikonomou, haberin hikâyelerle dolu olduğunu ama kanıt sunmadığını söylemişti.

Bununla birlikte, EPY şefi Panagiotis Kontoleon haberin ortaya çıkmasının ardından istifa etmişti. Başbakanlık’tan yapılan açıklamada, Kontoleon’un “yasal telefon dinleme prosedürleri esnasında hatalı eylemlerinin bulunmasının ardından” istifa ettiği belirtilmişti.

İstihbarat şefinin ardından, EYP’nin rapor vermekle sorumlu olduğu Başbakanlık Genel Sekreteri Grigoris Dimitriadis de istifa etti. Bir hükümet yetkilisi, Dimitriadis’in casus yazılım kullanımı ile bir ilgisinin olmadığını fakat Kontoleon’un etrafında oluşturulan “toksik atmosfer” nedeniyle ayrıldığını söylemişti.

Yunan parlamentosu yakın zamanda ticari amaçla casus yazılım alım-satımını yasaklayan bir yasayı kabul etti.

Telefon dinleme kayıtları akçalı işleri de gözler önüne seriyor

Öte yandan Documento tarafından yayınlanan haberler, hükümet ile iş dünyası arasındaki fazlasıyla yakın ilişkilere dair de ipuçları sunuyor.

Kasım 2020-Kasım 2021 arasında Yeni Demokrasi hükümetinde enerji bakanlığı yapan Kostis Hatzidakis’in de istihbarat örgütü tarafından dinlendiği ortaya çıktı.

Gazete, Hatzidakis’in bir iş adamıyla görüşme deşifresini yayınladı. Görüşmelerden birinde, bir iş adamı ve yayıncı, Hatzidakis’ten “güneş paneli” projesi için yardım istiyor. 

Bir başka deşifrede, Hatzidakis, Miçotakis’in kendisini Enerji Bakanlığından Çalışma Bakanlığına atamasından duyduğu endişe dile getiriyor ve kendisinin bu alan konusunda bilgisinin olmadığını söylüyor.

Yunan savcıdan ‘Katargate’ benzetmesini tepki

Konuyla ilgili soruşturma başlatan Yunanistan Anayasa Mahkemesi Savcısı Isidoros Dogiakos, soruşturmanın ele alınışı Katar’ın Avrupa Parlamentosu milletvekillerine rüşvet vermesindeki Belçika savcılığının rolü ile kıyaslayan medya organlarına sert tepki gösterdi.

Dogiakos, “etkisiz basın yasalarını” kullanan bazı medya organlarının, görevini yapan birisinin saygınlığına zarar vermesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.

Yunan medyası, Katargate meselesinde harekete geçen Belçika savcılığının soruşturmasının “hızlı ve etkili” olduğunu öne sürüyordu.

Kendisini eleştiren medya organlarının mali kaynaklarını şüpheli olduğunu ima eden savcı, “Belki de bu birkaç medya organına yönelik geniş bir vergi denetimi profesyonel faaliyetleri hakkında ilginç gerçekleri ortaya çıkaracaktır,” dedi.

ABD’den yardım isteyecekler

Soruşturmayı yöneten Yunan savcılar, dijital iz takibi için ABD’den yardım istemeye karar verdi.

Soruşturmadaki iki Yunan savcı, metin mesajlarını (SMS) da içeren elektronik adreslerin dijital izlerini takip için ABD’deki kurumlardan yardım isteyecek. Casus yazılımın SMS yoluyla hedef kişilerin cep telefonlarına yüklendiği düşünülüyor.

Soruşturmada, elektronik adreslerin ABD’deki bir ya da daha fazla şirkete ait olduğu tespit edildi. Bu nedenle, Amerikan makamlarının işbirliğinin bu şirketlerin tespitine imkân sağlayacağı düşünülüyor.

Dinlemeler ilk değil

Muhafazakâr ND hükümetinin telefon dinleme skandalına adının karışması henüz kamuoyunda büyük bir tepki yaratmadı fakat Yunanistan’da bu türden skandallarla ilk kez karşılaşılmıyor.

Daha önce de SYRIZA hükümeti döneminde bazı bakanların EYP tarafından dinlendiği iddia edilmişti.

​​​​​​​To Vima gazetesinin haberine göre, 2015-2019 döneminde, EYP’nin dinlediği öne sürülen 19 kişilik yeni bir liste ortaya çıktı. Bu listede dönemin Dışişleri Bakanı, Savunma Bakanı ve Kalkınma Bakanı da yer alıyordu.

Ama daha önemlisi, Efimerida ton Syntakton gazetesi, SYRIZA lideri ve 2015-2019 yıllarının başbakanı Aleksis Çipras’ın da EYP’nin kurbanları arasında olduğunu ileri sürdü.

İddiaya göre, 2018 yılında Yunanistan yangınlarla boğuşurken yat tatili yapan Çipras’ın fotoğrafları EYP tarafından elde edilmiş ve ND’ye iletilmişti. Bu fotoğraflar daha sonra ND’ye yakın gazeteler tarafından yayınlanmıştı.

Çok Okunanlar

Exit mobile version