Almanya Maliye Bakanı Christian Lindner, Uluslararası Para Fonu (IMF) ve Avrupa Komisyonu’nun Almanya’nın yüksek enflasyonla boğuşmaya devam edeceğini belirten son raporlarının ardından yaptığı açıklamada, enflasyonla mücadele için mali sıkılaşmanın gerekli olacağını söyledi.
Pazartesi günü Avrupa Komisyonu ilkbahar tahminlerini yayınladı ve çekirdek enflasyonun devam etmesi nedeniyle hükümetleri temkinli olmaları konusunda uyardı.
IMF de Salı günü yayınladığı raporda Komisyon’un Almanya’daki çekirdek enflasyona ilişkin yorumlarını yinelerken ‘ılımlı derecede sıkı’ mali politikalar tavsiye etti.
Lindner de “Enflasyonla mücadele edilmesi gerekiyor. Bu amaçla, para politikası ve hükümetin maliye politikası el ele çalışmalıdır,” dedi.
Brüksel’deki AB maliye bakanları toplantısı öncesinde gazetecilere açıklamalarda bulunan Lindner, ‘kapsamlı, genişlemeci mali politikalar dönemi’nin sona erdiğini savundu.
Lindner ayrıca, yapısal bütçe açığını GSYİH’nin %0,35’i ile sınırlayan anayasal borç freni hükmüne geri dönme isteğini de yineledi. Bu hüküm, daha önce COVID-19 salgını ve Ukrayna’daki savaşın ardından yaşanan iktisadi zorluklar karşısında askıya alınmıştı.
Bununla birlikte, IMF raporu borç frenine karşı daha şüpheci bir pozisyon alıyor ve Almanya’nın harcama ihtiyaçları söz konusu olduğunda kuralların daha fazla esnekliğe izin verecek şekilde ayarlanmasını savunuyor. Rapora göre hükümet, muhtemelen yavaş bir ekonomik toparlanmayla mücadele edeceğinden kamu yatırımları için daha fazla hareket alanına ihtiyaç duyacak.
Komisyon’un tahminlerine göre Almanya’nın GSYİH büyümesi 2023 yılında %0,2 ile Avrupa Birliği’nin en düşük büyümesi olacak.
Borç frenine geri dönüş, Alman hükümetinin koalisyon anlaşmasının bir parçası. Bununla birlikte, Yeşiller’in mali projeler için yeterli alan olmadığı yönündeki endişelerini dile getirmesi nedeniyle koalisyon ayrıntılar konusunda tartışıyor.
Örneğin Yeşiller Milletvekili ve Parlamento Ekonomik ve Parasal İşler Komitesi üyesi Rasmus Andresen, IMF raporuna cevaben yaptığı açıklamada, “Şimdi eski, pratik olmayan kurallara bağlı kalmanın değil, akıllı ve öngörülü mali politikaların zamanıdır,” dedi.
