Alman hükümeti bu hafta yaptığı açıklamada, Berlin’in kritik altyapının ötesinde ‘ulusal çıkarları’ için hayati önem taşıdığını düşündüğü sektörlerden Çinli kuruluşları uzak tutmayı amaçlayan bir hamle olarak yatırım denetleme düzenlemelerini sıkılaştırdığını duyurdu.
Federal Ekonomi ve İklim Eylemi Bakanlığı’ndan bir sözcü Salı günü Nikkei Asia’ya yaptığı açıklamada hükümetin yeni bir çerçeve üzerinde çalıştığını söyledi ama ayrıntı vermedi.
Ayın başlarında hükümet, Çin’in bir uydu iletişim şirketinin neredeyse tam kontrolünü ele geçirme girişimini engellemişti. Bakanlık ayrıca Haziran ayında anlaşmaya varılan bir gaz türbini şirketinin Çinli bir kuruluşa satışını da inceliyor.
Berlin merkezli bir uydu iletişim sağlayıcısı olan Kleo Connect adlı startup, Çin’in hem ticari hem askeri, yani ‘çift kullanım’ şeklinde uygulayabileceği ürünler üretiyor. Şirket, Elon Musk’ın Starlink’ine benzer hizmetler sunmayı planlıyor.
Berlin, Kleo Connect’in çoğunluk sahibi Shanghai Spacecom Satellite Technology’nin (SSST) Alman hissedarlardan şirketin %45 hissesini daha satın alma girişimini engelledi. SSST halihazırda Kleo Connect’in %53’üne sahip ve Çinli yöneticiler satın alma işleminin, girişimi devralmaya çalışan Alman rakibi Münih merkezli Rivada Space Networks’e karşı bir savunma hamlesi olduğunu söyledi.
Volkswagen’in bir yan kuruluşu olan Augsburg merkezli MAN Energy Solutions, Nikkei Asia’ya yaptığı açıklamada, gaz türbini işini Çin’in devlete ait CSIC Longjiang GH Gas Turbine şirketine satma girişiminin, anlaşmanın Haziran ayında imzalanmasından bu yana Alman hükümeti tarafından incelenmekte olduğunu söyledi. Şirketin türbinleri ve kompresörleri deniz, demiryolu ve sabit uygulamalara sahip. Şirket ayrıca gaz ve dizel motorları da üretiyor.
Sözcü, “Son deneyimler, Alman yatırım inceleme yasasının dünya çapında değişen güvenlik durumu ve iktisadi bağımlılıkların artan tehlikeleri göz önünde bulundurularak revize edilmesi gerektiğini göstermiştir. Şu anda bu çalışmalar devam ediyor, fakat çalışmaların tamamlanması için tam bir takvim yok,” dedi.
Almanya Temmuz ayında, şirketlerinin Çin’e olan bağımlılığını azaltmayı ve Alman know-how’ının ‘insan hakları ihlallerinde’ veya Çin’in ‘toprak emellerinin ilerletilmesinde’ kullanılmamasını sağlamayı amaçlayan ilk Çin stratejisini yayınladı.