Almanya Federal İstihbarat Servisi Başkanı Bruno Kahl, Rusya’nın 2030’a kadar NATO’ya saldırmaya hazır olabileceğini belirtti. Kahl, Rusya’nın Almanya’yı düşman olarak gördüğünü ve NATO’nun yakın gelecekte karşılıklı savunma maddesini devreye sokma ihtimalinin yüksek olduğunu iddia etti.
Almanya Federal İstihbarat Servisi (BND) Başkanı Bruno Kahl, Rusya’nın 2030’dan önce NATO’ya saldırma ihtimali üzerinde çalıştığını duyurdu.
N-TV kanalının aktardığına göre Federal Meclis Parlamento Kontrol Komisyonunda konuşan Kahl, “Rusya Silahlı Kuvvetleri, en geç bu on yılın sonuna kadar NATO’ya karşı saldırı düzenleyebilecek kapasiteye ulaşmayı hedefliyor,” dedi.
Kahl’a göre, Kremlin Almanya’yı başlıca düşmanlardan biri olarak görüyor, zira Berlin, Kiev’e verdiği destekle ABD’den sonra Ukrayna’ya en büyük katkıyı sağlayan ikinci ülke konumunda.
Kahl ayrıca NATO’nun önümüzdeki yıllarda ortak savunma mekanizmasını devreye sokma ihtimalinin yüksek olduğunu belirtti.
Bununla beraber yetkili, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in yalnızca Avrupa’daki Rus etkisini genişletmekle kalmayıp, aynı zamanda ABD’nin Avrupa Birliği ülkelerine kıyasla daha yüksek olan savunma harcamalarını gerekçe göstererek ABD’nin kıtadaki askeri varlığını azaltmak istediğini iddia etti.
Kahl, “Rusya ile doğrudan bir çatışmanın içindeyiz,” diyerek, Moskova’nın amacının sadece Ukrayna’yı işgal etmek olmadığını, aslında “yeni bir dünya düzeni kurmaya çalıştığını” vurguladı.
Ocak ayında, The Times gazetesi Almanya, ABD ve Hollanda’dan üst düzey askeri yetkililere dayanarak, NATO’nun Rusya’nın muhtemel saldırısına hazırlık yapmak için üç yıllık bir süreye sahip olduğunu yazmıştı. NATO’ya göre böyle bir saldırı, Avrupa’daki askeri ve sivil tesislere yönelik siber ve füze saldırıları ile başlayarak, tedarik zincirlerini ve savunma kabiliyetlerini zayıflatabilir.
NATO’nun hem askeri hem de siyasi liderleri, Rusya’nın yakın gelecekte ittifak topraklarını işgal etme potansiyeline dair defalarca uyarılarda bulunmuştu.
Bu uyarılar, Rusya’nın silah üretme kapasitesi ve orduya asker takviyesi yapma kabiliyeti hakkındaki istihbaratlara dayanarak, olası bir savaşın zamanlamasının yeniden gözden geçirilmesine neden oldu.