Görüş
Çok kutupluluk çağında Türkiye’nin Antalya Diplomasi Forumu

Türkiye’nin küresel diplomasiye ve küresel barışa verdiği katkının somut bir ifadesi olan Antalya Diplomasi Forumu (ADF) 11-13 Nisan 2025 tarihlerinde Antalya’da gerçekleştirildi. Bu yılki ana tema “Ayrışan Dünyada Diplomasiyi Sahiplenmek’’ oldu.
Açılışını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve eşi Emine Erdoğan’ın yaptığı foruma 21 devlet ve hükümet başkanı, 70 bakan ve yaklaşık 450 üst düzey ulusal ve uluslararası bürokrat katıldı. Ayrıca çok sayıda iş insanı, akademisyen, diplomat ve düşünce kuruluşu temsilcisi forumda bulundu. Forum kapsamında birçok ikili görüşme, oturum ve panel düzenlendi. Toplamda 155 ülkeden 6000’i aşkın misafir ağırlandı. Forum kapsamında düzenlenen 50 oturumu 50’ye yakın ülkeden 1000’e yakın gazeteci takip etti. Hükümet temsilcilerinin çoğu Asya ve Afrika’dan geldi. Genel misafirlerin ağırlığı ise Asya, Afrika, Latin Amerika ve Avrupa’dandı. En çok hükümet temsilcisinin katıldığı kıta Afrika’ydı. Bu aslında bir bakıma son 20 yıldır Türkiye’nin Afrika’daki diplomasi başarasının kanıtıdır.
Foruma katılan konuklar arasında BRICS üyesi Endonezya, Batıların yaptırım uyguladığı Gürcistan, AB’nin muhalif sesi Macaristan, dünyanın yakından takip ettiği Suriye ve hala savaşan Rusya ve Ukrayna ile birlikte birçok ülkeden önemli misafirler vardı. Aslında dünyanın her yerinden her çeşit aktör Antalya’da buluştu. Bu durum Ankara merkezli küresel diplomasi masasının herkese açık olduğunu bir kez daha gösterdi.
Özellikle her geçen yıl ADF’ye artan bu ilgi aslında Türkiye’nin çekim gücünü yansıtmaktadır. Ankara’nın çözüm üreten arabulucuğu ve ilham veren vizyonu onu her masada her coğrafyada her sorunda aranan istikrarlaştırıcı bir aktöre dönüştürdü. Bölünmüş, parçalanmış ve ayrışmış bir dünyada Türk diplomasisi birleştirici, bütünleştirici ve yapıştırıcı bir format ortaya koymaktadır. ADF, savaşlara ve çatışmalara karşı diplomasiyi en büyük güç olarak tanımlamaktadır. Bu yüzden diplomasiyi sahiplenen, diplomasi kanalları açan ve diplomasiyi geliştiren bir mekanizmadan bahsediyoruz. Açıkçası yeni dünya yeni diplomasi mekanizmalarına sahip olmak zorundadır. ADF’de bu zorunluluğun bir ürünüdür.
Temsil düzeyi ve ülke çeşitliliği içerisinde ADF’ye Batılı dostlarımızın katılmaması veya katılmak istememesi bir kayıp değildir. Nitekim ADF, Batı dışı dünyanın birbirini dinlemesini ve anlamasını sağlıyor. Çünkü uzun yıllardır birbirine ön yargılı, uzak ve mesafeli olan birçok aktör burada diyalog şansına sahip olmaktadır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan himayelerinde Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın ev sahipliğinde gerçekleşen Antalya Diplomasi Forumu 2025’te, çok kutuplu uluslararası sistemde artan çatışma ve sorunlara karşı daha çok diyalog ve daha çok diplomasi tercihi masaya yatırıldı. Antalya Diplomasi Forumu her ne kadar “Ayrışan Dünyada Diplomasiyi Sahiplenmek’’ başlığı ile gündeme gelse de forum çok kutupluluğun yaşandığı, kabul gördüğü ve hazır olunması gereken bir yeni dönem olarak ele alındı.
ADF’nin en kritik panellerinden biri “Çok Kutupluluk Çağında Ortaklık Arayışı’’ başlıklı liderlerin katıldığı paneldi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Daha adil bir dünya mümkün.’’ ifadesi yine kendi ağzından “Dünya beşten büyüktür. İnsanlık beşten büyüktür.’’ ifadesi ile tamamlandı.
Foruma ev sahipliği yapan Türk hariciyesinin başı Hakan Fidan, “Türkiye, çok kutupluluğu rekabetle değil, hikmetle yönetmeye taliptir.’’ ifadesi ile uluslararası sistemi çok kutuplu kabul eden ve bu yeni duruma bir yönetim felsefesi sunan bir konuşma yaptı.
Antalya Diplomasi Forumu’nda konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ise artık çok kutuplu bir dünyada yaşandığını vurgulayarak çok kutuplu daha adil bir dünya düzeni için iletişim kanallarının devamlı açık tutularak bu sürecin iyi yönetilebilmesine dikkat çekti.
Nitekim ADF, çok kutupluluk sonucu ortaya çıkabilecek sert rekabeti ve olumsuz yönleri törpüleyecek ve onun yönetilebilirliğini kolaylaştıracaktır. Bu yüzden ADF, küresel yönetişimde Batı dışı bir vizyon sunmaktadır. Türk hikmeti ve bilgeliğinin küresel ve bölgesel krizlere karşı bir çözüm üretebilecek birikim ve kabiliyeti bulunmaktadır.
Antalya Diplomasi Forumu’nun en önemli özellikleri arasında görüşme ve iş birliği fırsatı sunması, küresel sorunlara odaklanması, uluslararası katılımın olması, genç diplomatlara vizyon sunması ve Türk dış politikasını tanıtması vardır.
Her yıl artan katılımcı sayısı ve çeşitliliğiyle, küresel ve bölgesel sorunlara somut çözüm önerileri geliştirmesi, ulusların iş birliğini sağlaması ve derinleştirmesi, medeniyetsel ve kültürel iletişimi arttırması, küresel güney ve gelişmekte olan ülkelerle güçlü bağlar kurulması, uluslararası medya ile etkileşim ADF’yi bir küresel güç durumuna getirecektir. Zaten kısa bir sürede ADF, bugün küresel diplomaside etkin ve saygın bir yer kazanmıştır.
Batı merkezli diplomasiye karşı Türk merkezli diplomasi anlayışı ADF ile hayata geçti. ADF’de Batılılardan çok Asya’dan, Afrika’dan ve Latin Amerika’dan yani Batı dışı dünyadan gelen katılımcıların olduğunu görüyoruz. Çok merkezli-çok medeniyetli demokratik uluslararası sisteme dönüşen dünyamızda ADF’de bunu yansıtırken bunu hızlandıran bir diplomatik fotoğraf ortaya koymuştur.
Özellikle forumun çok kutuplu dünya düzenine vurgusu küresel sistemde daha fazla çeşitliliği ve çok sayıda aktörün rolünü gözler önüne seriyor. Bugün, uluslararası sistemde güç dengeleri Batı ile sınırlı değildir. Asya, Latin Amerika ve Afrika gibi coğrafyalardan yükselen güçlerin etkisini hissettirdiği bir dönemdeyiz. Bu yüzden Antalya Diplomasi Forumu yükselen güçlerin ve küresel güneyin sesini duyurduğu platformlardan biridir.
Türkiye’nin Antalya Diplomasi Forumu diğer yükselen güçlerden Çin’in Baoa Asya Forumu, Hindistan’ın Raisiana Diyaloğu ve Rusya’nın Valday Tartışma Kulübü gibi Batı dışı bir platformdur.
ADF her yıl aynı katılımcıların yer aldığı aynı konuların konuşulduğu dostlar alışverişte görsün diye oluşturulan bir forum değildi. Forum her yıl dünyanın farklı bölgelerinden farklı konularda uzman misafirleri ağırlıyor. Bu yüzden her yıl yeni aktörlere söz verilen Antalya Diplomasi Forumu dinamik ve canlı bir sisteme sahiptir. Bu süreçte Türk yumuşak gücü ve kamu diplomasisi inşasında ADF en başarılı mekanizmadır.
ADF, çok merkezli-çok medeniyetli bir dünyada birçok bölgesel ve küresel aktör ile farklı medeniyetlerin, kültürlerin ve dinlerin birbiriyle diyalog kurması, eşit düzeyde katıldığı barış ve istikrarın sağlanması için önemli bir adımdır. Forum Güney, Kuzey, Doğu ve Batı’dan gelen katılımcıları bir araya getiren farklı medeniyetler arasındaki karşılıklı anlayış ve hoşgörüyü güçlendirmektedir. Forumda sadece büyük güçlerin değil, orta ve küçük, zengin ve fakir birçok ülkenin görüşlerinin alındığı kapsayıcı bir masa kurulmaktadır. Bu yüzden ADF, farklı kıtalardan ve sistemlerden gelen devletlerin ve ulusların seslerini duyurabildiği global bir forum olarak demokratik temsiliyeti güçlendiren bir yapıdır.
ADF, belirsizlikler ve küresel lidersizlik çağında çoklu krizlere karşı çok sayıda aktörün fikirlerinin birleştiği çoklu bir çözüm mekanizmasıdır. ADF küresel bir tartışma forumu olduğu gibi ikili görüşmelerin yapıldığı ülkeleri bir araya getiren bir yapıdır. Arabuluculuk konusunda Türkiye’nin kanıtlanmış başarısı ADF ile global düzeye taşındı. Geniş ve çeşitli katılımcı profili ile ADF kültürel bir etkileşim ve iletişime de yol açmaktadır. ADF’nin ortaya koyduğu esnek ve samimi ortam resmi ve gayri resmi etkileşimlerin buluşma noktasıdır. Bu yüzden ADF, Batı dışında alternatif bir dünya rotasına yardımcı olmaktadır.