Alman Şansölye Olaf Scholz’un Ukrayna’ya Taurus füzeleri teslim etme konusundaki isteksizliğinden memnun olmayan koalisyonun küçük ortağı FDP’nin AP seçimlerindeki baş adayı, mecliste oylamaya sunulacak bir CDU/CSU önergesine evet oyu kullanacağını açıklayarak hükümete bir darbe daha vurdu.
Trafik lambası koalisyonunun parlamento grupları perşembe günü hükümetin Ukrayna’ya desteğini artırma çağrısında bulunan bir önergeyi oylamaya hazırlanırken, Scholz üzerindeki baskı artıyor.
Özellikle liberal FDP, Scholz’un Ukrayna’ya Taurus füzeleri tedarik etme konusundaki isteksizliğinden büyük ölçüde memnun değil. FDP’nin AP seçimleri için en büyük adayı olan Anges Strack-Zimmermann, muhalefetteki muhafazakâr CDU/CSU’nun önergesi lehinde oy kullanacağını açıkladı.
Strack-Zimmermann salı günü X’te yaptığı açıklamada, “Bu nedenle, kişisel olarak CDU/CSU (EPP) parlamento grubunun Tauruslar için açık bir talep içeren önergesi […] lehinde oy kullanacağım,” dedi.
Koalisyonun önergesi her zamankinden daha ileri giderken ve Almanya’nın Ukrayna’ya geniş kapsamlı desteği için baskıyı artıracak olsa da, Strack-Zimmermann’a göre çok önemli bir ayrıntıyı kaçırıyor ve uzun menzilli Taurus füzelerinden bahsetmiyor.
Hükümetin meclis gruplarının önergesi, Ukrayna’nın uzun menzilli füzelere olan ihtiyacından bahsederken, SPD’nin bu terimi kullanmaya şiddetle karşı çıkması nedeniyle doğrudan Taurus füzelerinden bahsetmiyor.
Taurus, Rus hava savunma sistemini aşma kabiliyeti nedeniyle Ukrayna’nın uzun süredir talep ettiği bir Alman seyir füzesi. Şimdiye kadar Scholz, Rus topraklarına ulaşma kabiliyeti nedeniyle Moskova ile bir tırmanıştan endişe ettiği için tedarik konusunda isteksiz davrandı.
Strack-Zimmermann, parlamentonun Savunma Komitesi Başkanı olarak Ukrayna’ya verdiği açık destek nedeniyle Almanya’da dikkat çekti.
Ayı zamanda FDP koalisyon ortaklarından giderek daha fazla rahatsızlık duyuyor. Pazar günü, partinin genel sekreteri Bijan Djir-Sarai, iki tarafın mevcut iktidar koalisyonundan çok daha fazla ortak noktası olacağından, bir sonraki seçimin ardından muhafazakâr CDU/CSU ile birlikte yönetme seçeneğini açıkça gündeme getirdi.