Donald Trump’ın seçim zaferinin ardından şirketler ABD tahvil piyasasına girmek için yarışıyor.
Financial Times’ın (FT) LSEG verilerinden aktardığına göre aralarında ağır makine üreticisi Caterpillar, biyofarma şirketi Gilead Sciences ve yatırım bankası Goldman Sachs’ın da bulunduğu şirketler bu hafta 50 milyar dolardan fazla borçlandı.
Bu toplam bankacıların beklentilerinin çok üzerinde ve şirketlerin genellikle yaz durgunluğunun ardından piyasaya döndüğü eylül ayındaki faaliyet patlamasından bu yana en yoğun hafta.
Trump’ın geçen haftaki zaferinden bu yana kredi ve hisse senedi piyasaları yükseldi ve yatırımcıların vergi indirimlerinin kârları artıracağına dair beklentileri, ABD Hazine tahvillerine göre kurumsal borçlanma maliyetlerini on yılların en düşük seviyesine itti.
Citigroup’un Kuzey Amerika borç sermaye piyasaları başkanı John McAuley, şirketlerin “demir sıcakken dövmeyi tercih ettiklerini ve şu anda demirin gerçekten sıcak olduğunu” söyledi.
McAuley, “Geçen haftaki seçimlerle ilgili belirsizliğin piyasa üzerinde bir ağırlık oluşturduğuna şüphe yok,” dedi.
Yüksek dereceli şirketlerin devlete göre borçlanmak için ödedikleri prim olan ABD yatırım sınıfı tahvil spreadleri perşembe günü geç saatlerde 0,8 yüzde puanı ile 1998’den bu yana en düşük seviyesine yakındı.
Ice BofA verilerine göre, yüksek getirili ya da “önemsiz” tahvillerdeki spreadler 2,6 yüzde puan ile 2007 ortasından bu yana en dar noktadaydı.
Spread, bir yatırımcının bir finansal enstrümanı satın almak veya satmak istediğinde karşılaştığı mali farka verilen ad.
“Spreadler göz kamaştırıcı derecede dar seviyelerde,” diyen üst düzey bir borçlanma bankacısı, düşük borçlanma primlerinin birçok şirketi gelecek yılın başlarında planladıkları tahvil ihraçlarını “öne çekmeye” teşvik ettiğini sözlerine ekledi.
Genellikle daha dar spreadlerden yararlanmak için en hızlı hareket eden bankalar, bu haftaki borçlanma çılgınlığında yoğun bir şekilde yer aldı. Morgan Stanley’de yatırım sınıfı borç sermaye piyasaları küresel eş başkanı Teddy Hodgson, faaliyetin “defterin finansal tarafına doğru çok çarpık” olduğunu söyledi ve “Seçim sonrası fonlama yapmayı planlamayan, [ancak] spreadlerin nerede işlem gördüğü açısından bunu göz ardı edilemeyecek kadar iyi gören çok sayıda hızlı hareket faaliyeti var,” dedi.
Seçim gününden bu yana ABD hisse senedi fiyatlarındaki artış, özel sermaye şirketleri ve diğer yatırımcıların borsada işlem gören şirketlerdeki hisselerini satmasıyla birlikte öz sermaye piyasalarında da bir hareketlilik yarattı.
Dealogic verilerine göre, bu devam satışları seçimden bu yana yaklaşık 6 milyar dolar topladı.
Bu toplam, Boeing’in ekim ayı sonunda tarihteki en büyük anlaşmalardan birini tamamladığı oylamadan kısa bir süre önceki dönemin altında, fakat işlem sayısı hızlandı ve 7 Kasım ve 12 Kasım, mart ayından bu yana devam satışları için en yoğun iki gün oldu.