DİPLOMASİ

Güney Afrika: AB karbon vergisi yeşil dönüşümü gelişmekte olan ülkelere yüklüyor

Yayınlanma

Güney Afrika, Avrupa Birliği’nin blok dışından ithal edilen mallara karbon vergisi koyma planının, ‘iklim eylemi yükünü’ gelişmekte olan ülkelere kaydırma girişimi olduğunu ve Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) kurallarına aykırı olabileceğini söyledi.

Ülkenin Ticaret, Sanayi ve Rekabet Bakanlığı tarafından Avrupa Komisyonu’na yapılan açıklamada, Ekim ayında yürürlüğe girecek olan ‘karbon sınır ayarlama’ mekanizmasının (CBAM), enerjisinin %80’inden fazlasını kömürden üreten Güney Afrika’’nın yıllık 1,5 milyar dolarlık ihracatını riske atacağı belirtildi.

Departman bu ay yaptığı sunumda, “CBAM, iklim eyleminin yükünü gelişmekte olan ekonomilere aktarma etkisine sahiptir ve ülkemize ve endüstrilerimize gereksiz ve haksız yükler getirmektedir,” dedi. Açıklamada Avrupa’nın sömürgeci geçmişine atıfta bulunularak, “Hammaddelerin çıkarılması ve başka bir yerde değerlendirilmek üzere ihraç edilmesine olan yüksek bağımlılık, bize dayatılan tarihi bir mirastır,” denildi.

Güney Afrika daha fazla yenilenebilir enerji santrali inşa etmek için çabalarken, bunun için gerekli finansmanı sağlamakta zorlanıyor ve işlerini kaybedebilecek işçiler de dahil olmak üzere kömür endüstrisindeki grupların tepkisini yatıştırmakla uğraşıyor. Ülkenin başlıca ihracat kalemleri arasında kömür ve büyük ölçüde fosil yakıttan elde edilen elektrik kullanılarak üretilen platin ve altın gibi metaller yer alıyor. Otomobil gibi mamul ihracatı da kömürden elde edilen enerjiye dayanıyor. Güney Afrika dünyanın en büyük 14. sera gazı emisyon kaynağı.

Bakanlık başvurusunda, iddialı bir emisyon azaltım hedefi de dâhil olmak üzere enerji dönüşümüne olan bağlılığını vurguluyor. Bununla birlikte AB tarafından planlanan CBAM’ın adil olmadığını, korumacı olduğunu ve ters etki yaratacağını belirtiyor.

Başvuruda, “AB’nin CBAM politikasının çerçevesi, gelişmekte olan ülkelere iklim azaltma politikasını dayattığı için dayatmacı olarak değerlendirilmektedir. İklim konusundaki kararlılığı artırmak yerine, iklim hedeflerimize ulaşma kabiliyetimizi tehlikeye atma riski taşımaktadır,” denildi.

Güney Afrika, bunun sonucunda, AB’ye daha zengin ülkelerden gelen ihracata avantaj sağlayacağını ve Güney Afrika gibi ülkelerde eşitsizlik, yoksulluk ve işsizliği artıracağını savunuyor.

Önde gelen sanayi ülkelerinin tartışılmakta olan tedbirler kapsamında ‘karşılıklı muafiyetlerden’ yararlanmasının muhtemel olduğu, bunun da CBAM’ın DTÖ ayrımcılık yapmama kurallarını ihlal edeceği anlamına geldiği belirtildi.

Güney Afrika hükümeti, “Saygı duyulması gereken iki ahlaki ve pratik zorunluluk vardır: mevcut çevresel bozulma için tarihsel sorumluluk ve sorunu ele alma kapasitesi,” diye yazdı.

Çok Okunanlar

Exit mobile version