IMF ile anlaşma gereği Mısır lirasının 2022’den bu yana dördüncü kez devalüe edilmesi beklenirken Mısır Cumhurbaşkanı’ndan dikkat çekici bir çıkış geldi. Abdülfettah es-Sisi, devalüasyon nedeniyle artan fiyatların etkisi konusunda uyarıda bulunarak 105 milyonluk ülkenin daha fazla zamma tahammül edemeyeceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi, Mısır’ın zor durumdaki para biriminde yakın gelecekte yeni bir devalüasyon yapılmasını reddederek, olası bir devalüasyonun ülkenin 105 milyonluk nüfusuna dayanılmaz bir yük getireceğini belirtti.
Mısır lirası 2022 başından bu yana üç kez devalüe edildi ve Analistler önümüzdeki aylarda dördüncü bir hamle bekliyor. Mısır lirası birkaç aydır ABD doları karşısında yaklaşık 31 seviyesinde sabit tutuluyor ancak karaborsasında dolar 40 liraya yakın bir fiyattan satılıyor. Mısır lirasının dolar karşısında değer kaybetmesi, genel olarak fiyat artışlarına neden oldu ve mayıs ayında enflasyonu yaklaşık yüzde 32 ile neredeyse rekor seviyelere çıkardı.
Mısır lirasının değer kaybında Mısır’ın Uluslararası Para Fonu (IMF) ile yaptığı anlaşma gereği serbest kur rejimine geçmesinin payı büyük. IMF, serbest kur rejimine kalıcı geçiş gibi şartlar karşısında Mısır’a 3 milyar dolar kredi sağlanmasını içeren anlaşmayı Aralık 2022’de onaylamıştı. IMF’nin Kahire’ye dayattığı şartlar arasında devlete ait birçok varlığın özelleştirilmesi ve hükümetin kamu projelerine yapılan harcamaları kısması gibi maddeler de var.
Mısır lideri, Mısır lirasının değer kaybı ve yeni bir devalüasyon olasılığı ile ilgili ilk kez konuştu. El Sisi, döviz kurunun etkisinin Mısırlıların hayatına zarar verdiğini ve hükümetin bunu görmezden gelemeyeceğini söyledi. Sisi, “Bu sizi hayal gücünüzün ötesinde bir krize sürükleyebilir. Açık konuşalım, [döviz kurları konusunda] esneğiz ama bu Mısır’ın ulusal güvenliğine potansiyel olarak zarar verebilecek ve Mısırlıları ezebilecek bir durumsa, o zaman hayır, hayır, hayır. Bu … ile çelişse bile” dedi. Bu durumun neyle çeliştiğini açıklamadı ancak Sisi’nin serbest kur rejimini dayatan IMF’ye atıfta bulunduğu açık.
Anlaşmaya varılan IMF kredisinin bir kısmı ödendi ancak Mısır’ın şartları yerine getirip getirmediğine ilişkin ilk değerlendirme henüz yapılmadı. IMF, devlete ait şirketlerin satışı da dahil olmak üzere vaat edilen reformlarda ilerleme kaydedilmesi için bastırıyor. Ayrıca IMF ile anlaşma kapsamında Körfez Arap ülkeleri tarafından taahhüt edilen milyarlarca dolar da henüz gelmedi.
Sisi’nin açıklaması sonrası beklenen dördüncü devalüasyonun yapılıp yapılmayacağı eğer yapılmazsa bu durumun IMF değerlendirme raporuna nasıl yansıyacağı ve anlaşma gereği Mısır’a verilecek kredileri etkileyip etkilemeyeceği belirsizliğini koruyor.
Tunus şartları reddetti
Mısır gibi derin bir ekonomik krizle boğuşan Tunus, Nisan ayının başlarında IMF ile yürütülen 1.9 milyar dolarlık kurtarma paketini reddetmişti. Çünkü IMF’nin Tunus’a vereceği kredi önemli şartlar dayatıyordu. Diğer önlemlerin yanı sıra IMF, Tunus hükümetinden, halkın temel mallara uygun fiyatlı erişimini sağlamak için onlarca yıldır uygulanan yakıt, buğday ve ekmek gibi tüketim malları üzerindeki sübvansiyonları kaldırmasını talep etmişti. Tunus Cumhurbaşkanı Kays Said, sübvansiyonların kaldırılmasının daha fazla yoksulluğa yol açacağını söyleyerek anlaşmayı imzalamamıştı. Öte yandan IMF, 2013 ve 2016’da Tunus’a ilki 1,74 milyar dolar ve ikincisi 2,9 milyar dolar olmak üzere iki ayrı kredi vermişti. Her iki kredinin de ekonomi üzerinde kayda değer etkileri olmadı. İşsizlik ve enflasyon yüksek kalmaya devam ederken, ekonomik büyüme yok denecek kadar düşük kaldı.