Rus Pravda gazetesi NATO ile çatışma senaryolarını yazdı. Lyuba Lulko imzalı makalede Rusya’nın NATO ile çatışmaya hazırlanması gerektiği görüşü savunuldu: “ABD ve NATO, eskiden Ukrayna’ya ait olan topraklarda Rusya’ya karşı bir vekâlet savaşı yürütüyor. Ancak bu durum kaçınılmaz olarak doğrudan askeri bir çatışmayla sonuçlanacak. Ruslar buna hazırlanmalı.”
Ukrayna’da çatışmalar Bahmut ve Soledar çevresinde yoğunlaşmış durumda. Ukrayna ordusu bir grup askeri Patriot hava savunma sistemlerini kullanmak için eğitim almak üzere ABD’ye gönderdi. Avrupa devletleri de Ukrayna’ya ağır tank sevkiyatına hazırlanıyor.
Rusya da baharda olası bir geniş kapsamlı harekat için askeri hazırlıklarını sürdürüyor. Mısır için ürettiği ancak ABD baskısı nedeniyle Kahire’ye teslim edemediği Su-35 uçaklarını İran’a göndermeye hazırlanan Moskova, muhtemelen İran’dan drone tedarik etmeye devam edecek.
Rusya’nın SSCB özlemi
Çatışmaların nerede duracağı belirsizliğini korurken Rus Pravda haber sitesi savaşın Rusya ile NATO arasında doğrudan bir askeri çatışmaya dönüşmesinin kaçınılmaz olduğu görüşünü savunan bir makale yayımladı.
Ukrayna ordusunun Soledar mevkiindeki yenilgisinin NATO yenilgisi olduğu kaydedilen makalede Batı’nın Ukrayna’ya tank sevkiyatının ise Rusya’nın risklerini artırdığı tespiti yapılıyor.
Risklerin Moskova tarafından tespit edildiği belirtilen makalede Rus ordusu Genelkurmay Başkanı Valery Gerasimov’un Ukrayna’daki “özel operasyonun” genel komutanı olarak atılmasının özel bir anlamı olduğu öne sürülüyor.
Buna göre; “Gerasimov’un görevi, Rusya Federasyonu’nun gücünü yeniden inşa etmek ve onu SSCB kadar büyük hale getirmektir.”
NATO ile 3 çatışma senaryosu
“Aşırı” senaryoların ele alındığı makaleye göre “Rusya Silahlı Kuvvetleri ile NATO arasında doğrudan askeri bir çatışma kaçınılmaz” ve birinci olasılık; Ukrayna ordusuna operaratif destek veren Polonyalı, Alman ya da Amerikalı personele karşı saldırı düzenlenmesini kapsıyor. Rusya’nın NATO’ya karşı ezici bir darbe vurmaya ihtiyacı olduğu savunulan makaleye göre Gerasimov tam da bu görevi yerine getirmek için atandı.
Pravda’daki makalede ele alınan ikinci olasılık ise nükleer kapasitenin kullanımıyla ilgili. “Rusya’nın ABD’yi önleyici nükleer saldırı yapmaktan caydırması gerektiği” belirtilen analizde Rusya’nın yeni duyurduğu su altı Posedion nükleer denizaltı torpidosunun gücüne ve yapabileceklerine dikkat çekilmiş.
Bu torpidonun ateşlenmesi durumunda 500 metrelik dev dalgalar yaratabileceği ve İngiliz adalarını “Issız Radyoaktif Britanya Adaları”na çevirebileceği ileri sürülüyor.
“Putin’in her şeyi hesapladığı” ileri sürülen Pravda makalesinde son olarak olası bir çatışmaya Rus toplumunun da hazırlanması gerektiği savunuluyor.