Tayvan’da ‘bağımsızlık yanlısı’ Lai Ching-te’nin göreve gelmesi sonrası muhalefetle yükselen gerginlik devam ediyor.
Parlamentoda çoğunluğa sahip olan ana muhalefet partisi Kuomintang (KMT) ve daha küçük olan Tayvan Halk Partisi (TPP), yasama organına yeni soruşturma yetkileri verecek, gerektiğinde başkanla ilgili soruşturma başlatabilecek ve büyük miktarlardaki altyapı fonlarının kontrolünü elde edebilecek yasa tasarılarını geçirmeye çalışıyorlar.
Salı günü yapılan bir önceki yasama oturumu sırasında ise Lai’nin Demokratik İlerleme Partisi’nin (DPP) çağrısıyla toplanan protestocular muhalefete karşı eylem yaptı.
Muhalefet partilerinin yasa tasarılarını geçirmeye çalışacakları cuma günü için de eylem çağrıları yapılıyor. ABD’li yetkililer de bu yasa tasarılarının ‘demokratik’ olmadığını söyleyerek geri çekilmesi çağrısı yaptı.
Bu iç hesaplaşma ayrıca, Çin’in ‘ayrılıkçı’ olarak gördüğü Lai’nin ‘bağımsızlık yanlısı’ sert konuşması sonrası Pekin’in tepki gösterdiği bir dönemde gerçekleşiyor.
Perşembe günü (bugün) Çin Halk Kurtuluş Ordusu Tayvan çevresinde ani bir askeri tatbikat başlattığını duyurdu.
Tartışmalar DPP için birçok açıdan sorun teşkil ediyor. Lai’nin muhalefetin parlamentoda çoğunlukta olduğu bu siyasi atmosferde kendi gündemini uygulama kabiliyeti şimdiden şüphe altında.
KMT-TPP koalisyonu, ceza kanununa “parlamentoya saygısızlık” suçunu ekleyecek, cumhurbaşkanını milletvekillerinin sorularını yanıtlamaya zorlayacak ve doğu kıyısındaki kalelerindeki altyapı projeleri için muhtemelen 2 trilyon yeni Tayvan doları (62,2 milyar dolar) talep edecek dört yasa tasarısı sundu.
Muhalefet oylama için el kaldırma yöntemini tercih ediyor.
ABD’nin Tayvan’daki iki eski elçisi William A. Stanton ve Stephen M. Young, bir dizi eski yetkili ve akademisyene katılarak tekliflerin “diğer anayasal demokrasilerin çoğunda bulunan parlamento yetkisinin kapsamını ve gücünü aştığı” uyarısında bulundu.
Tekliflere göre, meclis oturumlarına katılan hükümet yetkilileri, milletvekillerinin gerçekleri gizlediğini ya da yanlış olduğunu düşündükleri açıklamalar yaptıkları için bir yıla kadar hapis cezasına çarptırılabilecek.
DPP milletvekili Wu Pei-yi, “Yasama organı insanların sorgulama için belirlenen yerlere gitmelerini, genel şirketlerin iç belgelerine erişmelerini ve hatta askerlerden askeri bilgi vermelerini isteyebilecek” ifadelerini kullandı. Muhalefet bunu şeffaflık ve hesap verilebilirlik çerçevesinde değerlendirirken, iktidar partisi DPP ‘anti demokratik’ değerlendirmesini yapıyor.
Yasama organının, geniş araziler üzerinde yüksek hızlı demiryolu hattı ve otoyol için milyonlarca dolarlık harcama emri verebileceği yönünde iddialar da var. DPP vekili Wu, bunların Çin’in Kuşak ve Yol Girişimi ile ilişkili olabileceğini öne sürdü.
KMT parlamento lideri Fu Kun-chi’nin bu ayın başlarında Çin’e yaptığı ziyaretten dönmesinden kısa bir süre sonra bu tasarının çıktığını söyleyen Wu, Pekin’e işaret etti.
Muhalefet partileri bu suçlamaları reddediyor ve sadece şeffaflık ve hesap verebilirlik için bastırdıklarında ısrar ediyorlar.
KMT lideri Eric Chu çarşamba günü yaptığı açıklamada, DPP yetkililerinin ABD’yi de işin içine katmaya çalışmasına vurgu yaparak, “Modernleşmiş bir iktidar partisi olarak DPP’nin muhalefet partisini yabancıların önünde karalamaması gerektiği konusunda bir kez daha çağrıda bulunmak istiyorum” dedi.
Bu anlaşmazlık Lai’nin yeni yönetimi için ne anlama geliyor?
Lai ocak ayındaki başkanlık seçimlerini kazanmasına rağmen, DPP yasama organının kontrolünü KMT ve TPP’ye kaptırdı. Lai’nin yönetiminin ilk günleri, bu bölünmenin Tayvan’ın yönetimi için sorun yaratabileceği yönündeki endişelerin altını çizdi.
Uzmanlara göre, Lai’nin kendi siyasi gündemini uygulaması zor olabileceği gibi, aynı zamanda yasama organı önceki başkan Tsai döneminden kalan bazı politikalarda da değişiklik yapılmasını isteyebilir.
Ayrıca Lai’nin katı Çin karşıtı tutumuna karşın, muhalefet Çin’le uzlaşmacı bir politikadan yana olduğu için Tayvan’ın ‘güvenlik’ uygulamaları ile ilgili de bazı değişikliklere gidilmesi gündeme gelebilir.