Diplomasi
Ukrayna, ABD desteğinin kesilmesine karşı hazırlık yapıyor

Alman Bild gazetesinin Ukrayna hükümetinden bir kaynağa dayandırdığı haberine göre, Kiev yönetimi ABD’nin gelecekte desteğini kesme olasılığına karşı hazırlık yapıyor.
Kaynak, Bild‘e yaptığı açıklamada, “En kötü senaryoya hazırlanıyoruz. Yani ABD’nin desteğinin tamamen kesilmesine,” dedi.
Kimliğinin gizli kalması koşuluyla konuşan yetkili, Ukrayna yönetiminde Washington’ın önerdiği barış planı, ABD Başkanı Donald Trump’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin üzerinde baskı kurmaması ve ABD’nin Rusya’ya yönelik yaptırımları artırma konusundaki isteksizliği nedeniyle hayal kırıklığının arttığını belirtti.
Kaynak, “Bunun sadece bir müzakere taktiği olduğunu umuyorduk. Fakat Putin’e baskı yapmıyor, herhangi bir yaptırım uygulamıyor ve hatta Ukraynalı sivillere yönelik acımasız saldırılar hakkında kamuoyu önünde bir öfke bile dile getirmiyor,” diye açıkladı.
Bild‘in görüştüğü kaynak, ABD tarafından önerilen barış anlaşması koşullarının Ukrayna’nın çıkarlarına uymadığını vurguladı.
Kaynak, “Kağıt üzerinde yazılı olan ve müzakerelerde bize sinyal verilenler kabul edilemez. Öylece teslim olmayacağız. Hükümet bunu istese bile ki istemiyor, halk buna karşı çıkardı,” diye ekledi.
Habere göre, Ukrayna’nın mevcut stratejisi, Amerikan koşullarının yeniden gözden geçirilmesini sağlamak ve eş zamanlı olarak Avrupa ülkelerinin liderleriyle istişarelerde bulunma yönünde.
Özellikle, bu çabalar kapsamında, Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy’nin 26 Nisan Cumartesi günü düzenlenecek bir törende Donald Trump ile görüşmesi bekleniyor.
18 Nisan’da Trump, Ukrayna’daki savaşı sona erdirmeye yönelik müzakerelerin “doruk noktasına yaklaştığını” belirterek, yakın zamanda ilerleme kaydedilmezse ABD’nin süreçten çekilebileceği uyarısında bulundu.
Ukrayna tarafına, Washington’ın “son teklifi” olduğu açıkça belirtilen bir barış anlaşması taslağı iletildi.
Axios‘un haberine göre, plan Kırım’ın Rusya toprağı olarak tanınmasını, ayrıca Donetsk, Lugansk, Zaporojye ve Herson oblastlarının Rusya’nın kontrolünde kalmasını öngörüyor.
Uzlaşma kapsamında Ukrayna, Zaporojye Nükleer Santrali üzerinde biçimsel kontrol elde edecek, ancak santral ABD tarafından yönetilecek.
Diğer koşullar arasında Kiev’in NATO’ya katılma isteğinden vazgeçmesi ve Ukrayna’nın doğal kaynaklarının ortak geliştirilmesine ilişkin ABD ile bir anlaşma imzalaması yer alıyor.
Buna ek olarak Trump, 2014’ten sonra Rusya’ya uygulanan tüm yaptırımları kaldıracağını vaat etti.
23 Nisan’da Londra’da İngiltere, Fransa, Almanya, Ukrayna dışişleri bakanları ve ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun katılımıyla bir toplantı planlanmıştı.
Fakat, bundan bir gün önce Vladimir Zelenskiy, Ukrayna’nın Kırım’ın Rusya toprağı asla tanımayacağını bir kez daha kamuoyu önünde belirtti.
Bu pozisyon, Rubio’nun müzakerelere katılmaktan vazgeçmesine neden oldu. Kısa süre sonra Fransa ve Almanya dışişleri bakanları da benzer kararlar aldı. Sonuç olarak, toplantı daha düşük bir düzeyde gerçekleşti.
Zelenskiy’nin açıklaması, Donald Trump tarafından sert bir tepkiyle karşılandı. Ukrayna Devlet Başkanı’nı savaşı uzatmakla suçlayan Trump, “üç yıl içinde Zelenskiy’nin ülkeyi kaybedebileceğini” belirtti.
24 Nisan’da Ukrayna Devlet Başkanı, hiçbir barış anlaşmasının Ukrayna Anayasası’na aykırı olamayacağını bildirdi. Ayrıca, Trump’ın değerlendirmesi için alternatif barış anlaşması önerilerinin iletildiğini belirtti.
FT: Rusya, Ukrayna’da çatışmaları mevcut cephe hattında durdurmaya hazır