Bizi Takip Edin

AMERİKA

ABD, Britanya ve Kanada’dan Çin’e karşı hamleler

Yayınlanma

ABD ve müttefiklerinin Çin ve bağlantılı teknoloji şirketlerine yönelik yaptırımları artarak devam ediyor. Son olarak Washington’ın yanı sıra Londra ve Ottawa da Pekin’i sıkıştıracak adımlar attı.

ABD Federal İletişim Komisyonu (FCC), “ulusal güvenlik” endişelerini gerekçe göstererek Huawei ve ZTE’nin telekomünikasyon cihazlarının ABD’de satışını ve ithalatını yasakladı. Yeni yasaktan etkilenecek şirketler arasında Hytera Communications, Hangzhou Hikvision Digital Technology ve Dahua Technology de yer alıyor.

FCC şefi Cumhuriyetçi Brendan Carr, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Bugün FCC, ağlarımızı korumak ve Amerika’nın ulusal güvenliğini güçlendirmek için eşi benzeri görülmemiş bir adım attı,” dedi. Kararın oybirliği ile alındığını belirten Carr, FCC tarihinde ilk kez yeni ekipman izinlerinin ulusal güvenlik endişeleri temelinde engellendiğini kaydetti.

FCC’nin oylaması, ABD Başkanı Joe Biden’ın 11 Kasım 2021’de imzaladığı Güvenli Ekipman Yasası kapsamında yapıldı. Yasa, FCC’ye “ulusal güvenliğe kabul edilemez risk teşkil eden” şirketlerin ekipman satışlarını engelleme yetkisi veriyor. FCC şefi Carr daha önce de Amerikan hükümetinin TikTok’u yasaklaması gerektiğini söylemişti.

Huawei ve ZTE, dünyanın en büyük telekom ekipmanı tedarikçilerinden. ABD ile birlikte Avustralya, Britanya ve Kanada da başta Huawei olmak üzere Çinli teknoloji şirketlerine karşı harekete geçmiş durumda. Bu ülkeler, Huawei’yi 5G altyapısından çıkarmışlardı.

Britanya’nın kamera korkusu

ABD’nin Atlantik’in karşı kıyısındaki müttefiki Birleşik Krallık da yen bir adım atarak Çin karşıtı yaptırımlarını genişletti. 

Hükümetin “güvenlik riskleri”ni değerlendirmesi neticesinde, Çin yapımı gözetim ekipmanlarının devlet daireleri dahil “hassas bölgelerde” kısıtlanmasına karar verildi.

Parlamentoya bilgi veren Muhafazakâr Partinin önemli isimlerinden ve Kabine Ofisi Vekili Oliver Dowden, “Birleşik Krallık’a yönelik tehditler ve bu sistemlerin artan kapasitesi ve bağlantısallığı ışığında, ek kontroller gerekiyor,” dedi. Dowden, engellenecek kameraların, Çin Halk Cumhuriyeti Ulusal İstihbarat Yasasına tabi şirketleri kapsadığını söyledi.

Hükümet, devlet dairelerine Çinli gözetim ekipmanlarından çıkmaları tavsiyesini gönderdi. Tavsiyede, devlet dairelerine Çin menşeli ekipmanları “hassas bölgeler” dışında da kaldırmayı değerlendirmeleri belirtiliyor.

Britanya’daki olağan şüpheli Çin menşeli gözetim ekipmanı şirketleri Hikvision ve Dahua. POLITICO’ya konuşan Hikvision sözcüsü, şirketin son kullanıcıdan üçüncü taraflara veri aktaramayacağını, son kullanıcı veritabanlarını yönetmediğini veya Britanya’da bulut depolamaları satmadığını vurguladı.

Kanada’nın yeni Hint-Pasifik stratejisi Çin’i hedef alıyor

ABD’nin kuzey komşusu ise uzun süredir beklenen strateji belgesini yayınladı. Hint-Pasifik’teki politikalara eğilen belgenin odağında Çin yer alıyor.

Bir televizyon programına katılan Kanada Dışişleri Bakanı Mélanie Joly, “Çin’le angajmanımız söz konusu olduğunda netiz: Bu, değerlerimizden taviz vermeden ulusal çıkarlarımızı korumakla ilgili,” dedi.

Joly, zorunlu olduklarında Çin’le rekabet edeceklerini, yine zorunlu olduklarında da işbirliği yapacaklarını kaydetti. Joly, bu alanlar arasında iklim değişikliği meselesini, pandemi önlemlerini ve nükleer silahsızlanmayı saydı.

Strateji belgesinde, Kanada topraklarına dış müdahaleyi geri püskürtmek, Kanada’nın Çin pazarına erişimini korumak, Tayvan, Doğu ve Güney Çin Denizinde statükoyu bozacak tek taraflı adımlara direnmek gibi görevler belirleniyor.

Belgede Çin için “giderek artan şekilde yıkıcı bir küresel güç” tanımlaması yapılıyor ve Kanada’nın ABD dahil bölgesel ve küresel müttefikleriyle birlikte hareket edeceğinin altı çiziliyor.

Belgede, Kanada’nın Hint-Pasifik bölgesindeki deniz gücünü artırmayı, istihbarat ve güvenlik güçleri de yerleştirmeyi planladığı belirtiliyor. Yeni stratejide, Çin’in insan hakları ihlalleri yapması, Kanada’nın veya bölgedeki müttefiklerinin ulusal güvenliğine zarar vermesi gibi durumlarda Pekin’e karşı duracağı söyleniyor.

AMERİKA

LinkedIn kurucusu Hoffman, Harris’ten FTC şefi Khan’ı kovmasını istedi

Yayınlanma

LinkedIn’in kurucusu milyarder Reid Hoffman birkaç gün önce Kamala Harris’in seçim kampanyasına 10 milyon dolar bağışladı ve çok daha fazlasını vaat etti.

Dün CNN’e konuşan Hoffman Harris’ten istediklerini sıraladı. Milyarder, Harris’in Biden’ın gümrük vergisi ve antitröst rejimlerini sona erdirmesi ve Federal Ticaret Komisyonu (FTC) Başkanı Lina Khan’ı kovması gerektiğini söyledi.

Bu görüntünün ardından Reid Hoffman’ın Harris için bir “Silikon Vadisi bağış toplama turu” planlandığı haberi geldi.

Lever’ın haberine göre Hoffman, şu anda FTC tarafından dava edilen ve soruşturulan Microsoft’un yönetim kurulunda yer alıyor.

Öte yandan Hoffman siyasette belirleyici bir isim olmak istiyor. Hoffman Harris’in, büyük şirketlerin istediklerini yapabilmeleri için ticaret ve antitröst yoluyla işçileri koruyan Biden politikalarından kurtulmasını istiyor. Harris’in bu talepleri karşılayacağını vaat etmesi halinde kampanyasına finansman sağlayacak.

Dün New York Times’ta (NYT) yayınlanan bir yazıya göre, Başkan yardımcısı olarak Harris yapay zekanın düzenlenmesine destek verdiğini dile getirdi.

Fakat başkan yardımcısı ile özel olarak görüşen bir bağışçıya göre, Khan’ın antitröst yetkilerini genişletme konusundaki görüşüne şüpheyle yaklaştığını ifade etti.

Hoffman Uber, Google, Microsoft, AirBNB, Amazon, Apple ve benzeri şirketlerin yükselişini analiz ettiği kitabında, ucuz sermaye ve yasaları çiğneme yoluyla tekelleşmenin “sosyal açıdan faydalı olduğunu” ve bu tür firmaların birleşme ve satın alma stratejileri ve rakipleri engelleyen etkileri nedeniyle “takdir edilmesi” gerektiğini savunmuştu.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Barack ve Michelle Obama’dan Kamala Harris’e destek

Yayınlanma

Barack ve Michelle Obama, Demokratların başkan adaylığı için Kamala Harris’i destekleyerek başkan yardımcısının Donald Trump’a karşı Beyaz Saray için yürüttüğü yeni kampanyada partiyi birleştirme çabalarını tamamlamış oldu.

Eski başkan ve first lady cuma günü Harris’i telefonla arayarak desteklerini ifade ettikleri bir video ile tartışmaları sona erdirdiler.

Barack Obama videoda, “Michelle ve ben seni desteklemekten ve bu seçimlerde seni Oval Ofis’e taşımak için elimizden gelen her şeyi yapmaktan daha fazla gurur duyamayacağımızı söylemek için aradık,” dedi.

Kamala Harris’in adaylığı garanti değil

Michelle Obama ise Harris ile “gurur duyduğunu” söyledi ve kasım ayındaki seçimlerin “tarihi bir seçim olacağını” belirtti.

Obamaların desteği önemli çünkü Biden’ın çekilmesinin ardından eski başkan ve ailesinin aday olarak Michelle Obama’yı göstermek istediği konuşuluyordu.

Obamalar Harris’in kampanyası konusunda cuma gününe kadar sessiz kalmışlardı. Harris’i desteklemek için daha fazla beklemiş olsalardı, başkan yardımcısının kampanyasına duydukları güven konusunda şüphe uyandırmaya başlayabilirlerdi.

Axios: Biden, Harris’in Trump’ı yenebileceğine inanmıyor

Perşembe günü Trump’ın kampanyası, aralarında eski başkan Obama’nın da bulunduğu bazı Demokratların “daha ‘iyi’ birini beklediklerini” iddia eden bir açıklama yayınladı.

Barack Obama, Başkan Joe Biden’ın haziran ayında Trump’la girdiği ve birçok Demokrat açısından “felaketle sonuçlanan” münazaranın hemen ardından Biden’ı açıkça desteklemiş olsa da daha sonra sessizliğe büründü.

Bu sessizlik pek çok Demokrat tarafından Başkanın Cumhuriyetçi rakibini yenebileceğine dair güvenini kaybettiği şeklinde değerlendirildi.

Biden çekilecek mi?

Bunun yanı sıra Michelle Obama’nın Biden ailesi ile olan ilişkisinin bozulduğu, Başkana yönelik “çekil” baskısında da Barack Obama’nın payının bulunduğu öne sürülüyordu.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD ekonomisi ikinci çeyrekte %2,8 büyüdü

Yayınlanma

ABD Ticaret Bakanlığı perşembe günü yaptığı açıklamada, ABD ekonomisinin ikinci çeyrekte yıllık %2,8 oranında büyüdüğünü, bu oranın tüketici harcamalarının artması ve işletmelerin stoklarını artırmasıyla ekonomistlerin beklediğinden daha yüksek olduğunu söyledi.

Ekonomistler geçtiğimiz çeyrekte yıllık bazda %1,9’luk bir büyüme bekliyorlardı. Ekonomi yılın ilk üç ayında %1,4 oranında büyümüştü.

Perşembe günkü verilerde yakından izlenen ve stoklar, ticaret ve hükümet harcamalarını dışarıda bırakan bir talep göstergesi, yani özel yurtiçi alıcılara nihai hizmetler, %2,6 arttı.

Tüketici harcamaları %2,3 artarak ilk çeyrekteki %1,5’lik büyümeyi geride bıraktı.

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English