Fransa’nın cari açığı son altı ayda 29,7 milyar Avro azalarak -39,3 milyar avrodan -9.6 milyar avroya geriledi. Azalmanın başlıca nedeni enerji fiyatlarındaki düşüşün ithalatı ucuzlatması.
Mal ithalatı 2022’nin ikinci yarısına göre %9,4 oranında düşerken, ihracat sadece %-0,8’lik hafif bir düşüşle neredeyse sabit kaldı. Para cinsinden ticaret açığı -89 milyar avrodan -54 milyar avroya düştü.
İhracattaki en büyük artışlar, son altı ayda ihracatın %12 arttığı havacılık sektörü ile elektrikli araç ihracatının %8 arttığı otomobil sektöründen geldi.
Fransa Ticaret Bakanı Olivier Becht rakamların ‘çok olumlu bir haber’ olduğunu söyledi. “Enerji ve askeri harcama maliyetlerini hesaba katmadığımızda bile [ticaret dengesinde] bir iyileşme görüyoruz,” diyen Becht, Çin ve ABD arasındaki ‘küresel ekonomik gerilimlere rağmen’ bu başarının kaydedildiğini de ekledi.
Fransa’nın 2022 ticaret dengesi rakamları, 2021’deki -78 milyar avrodan -164 milyar avroluk rekor bir açığa ulaşmıştı. O dönemde bu artışın %86’sı patlayan enerji maliyetlerine bağlanmıştı. 2021’e kıyasla bu maliyetler 45 milyar avrodan 115 milyar avroya yükselerek neredeyse üç katına çıkmıştı.
Fransa’nın 2023’ün ilk yarısındaki göreceli başarı öyküsü, Çin ekonomisinin tüm COVID-19 önlemlerinin sona ermesinin ardından yeniden yavaşlamaya başlamasından da kaynaklanıyor. Fransa’nın Çin’e ihracatı, ağırlıklı olarak havacılık sektörünün etkisiyle geçtiğimiz yarıyılda %7,3 oranında arttı. Becht, “Çin’e ihracatı [aynı dönemde] %5 azalan Almanya’ya karşı puan kazanıyoruz,” dedi.
Fransa tarihsel olarak yüksek mal ticareti açıkları verirken, hem hizmetler hem de gelir alanında sürekli fazla veriyor. Bu eğilim, hem seyahat endüstrisi (+11 milyar avro) hem de finansal hizmetler tarafından yönlendirilen 20 milyar avroluk hizmet fazlası ile yine devam etti.
Becht’e göre rakamlar Paris’in Brexit sonrası gelişen bir finans merkezi olduğunu gösteriyor. Geçen yıl Kasım ayında Paris, AB’nin en büyük borsası olarak Londra’yı geride bıraktı.
Doğrudan Yabancı Yatırımlarda (DYY), Fransız şirketlerinin uluslararası iştiraklerinin gelirleri 3,4 milyar avro artış gösterdi. Fransa, Almanya ve Birleşik Krallık’ın önünde, üçüncü ülke DYY’leri için de AB’nin en cazip üye ülkesi olmaya devam ediyor.
Bakan gazetecilere verdiği demeçte, hükümetin ihracatçı şirketlere verdiği desteğin, açığın başarılı bir şekilde azaltılmasının arkasında yattığını ve ‘maliyet rekabetçiliğimizde net bir iyileşme’ olduğunu söyledi. Fransa’nın dünya mal piyasasındaki payı altı ay içinde %2.5’ten %2.8’e yükseldi.
Bakan, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un çokça sözü edilen ‘yeniden sanayileşme’ stratejisinin uluslararası yatırımcılarla daha kolay iş yapılabileceğinin de sinyallerini verdiğini de savundu.