Gürcistan, Avrupa Birliği ile üyelik müzakerelerini 2028 yılına kadar askıya aldığını ve bu süre zarfında AB’den gelecek tüm mali yardımları reddedeceğini duyurdu.
Gürcistan’da iktidardaki Gürcü Rüyası, Avrupa Birliği ile üyelik müzakerelerine 2028 yılına kadar başlamama kararı aldı.
Başbakan İrakli Kobahidze, dün düzenlediği basın toplantısında, “Bugün, Avrupa Birliği ile katılım müzakerelerini 2028 yılına kadar gündemimize almama kararı verdik. Ayrıca, bu süre zarfında AB’den gelecek tüm bütçe hibelerini de reddediyoruz,” ifadelerini kullandı.
Başbakan, Gürcistan’ın, Avrupalı bürokratlara karşı “şantaj ve hakaretle değil, onurlu bir şekilde” konuşması gerektiğini vurguladı.
Kobahidze’ye göre AB, üyelik müzakerelerini Gürcistan’a baskı ve manipülasyon aracı olarak kullanıyor ve bu da ülkenin itibarına zarar veriyor. Bu nedenle, iktidar partisinin aldığı karar, Gürcistan’ın itibarını korumayı hedefliyor.
‘AB ile entegrasyon hayır işi değil’
Öte yandan Kobahidze, Gürcü halkının “zengin bir tarihe sahip, gururlu ve kendine saygı duyan bir ulus” olduğunu belirtti.
Bu sebeple, Gürcistan’ın AB ile entegrasyonunu bir “hayır işi” olarak görmesinin kategorik olarak kabul edilemez olduğunu söyledi. Ayrıca, Gürcistan’ın kültürel ve ekonomik potansiyeliyle AB’ye katkı sunabileceğini, aynı şekilde AB’nin de Gürcistan’a katkıda bulunabileceğini ifade etti.
Başbakan, Gürcistan’ın 2028 yılı sonuna kadar üyelik müzakerelerini başlatmayı ve 2030 yılına kadar Avrupa Birliği’ne katılmayı hedeflediğini belirtti.
Bu süreçte, ülkenin ortak üyelik ve serbest ticaret anlaşması kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmeye devam edeceğini ve 2028 yılına kadar bu yükümlülüklerin yüzde 90’ını tamamlamayı planladıklarını söyledi.
Gürcistan’ın AB ve ABD ile ilişkileri, Mayıs 2023’te parlamentonun “Yabancı Etkinin Şeffaflığı” yasasını kabul etmesinden sonra önemli ölçüde gerildi.
Brüksel, Gürcü yetkililere yasayı geri çekme çağrısında bulunurken, Gürcü Rüyası partisi liderleri yasanın, ülkede faaliyet gösteren ve bazıları devrim girişiminde bulunduğu iddia edilen sivil toplum kuruluşlarının mali akışlarını daha şeffaf hale getirmeyi amaçladığını savundu.
Kobahidze, Batılı ortakları bu yasayı müzakere etmeye defalarca davet ettiğini de sözlerine ekledi.