İsveç, 7 Mart Perşembe günü, Başbakan Ulf Kristersson’un katılım belgelerini ABD Dışişleri Bakanlığına teslim etmesinin ardından NATO’nun 32. üyesi oldu ve iki yüzyıldan fazla süren askeri tarafsızlığını sona erdirdi.
Kristersson, ülkesinin katılım belgelerini Washington’da ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken’a teslim etti. Kristersson, bunun ‘gerçekten tarihi bir gün’ olduğunu söyledi ve ABD’ye süreç boyunca gösterdiği çabalar için teşekkür etti.
İsveç lideri, “İsveç 200 yıllık tarafsızlığı ve askeri bağlantısızlığı geride bırakıyor. Bu çok büyük bir adım, ama aynı zamanda çok doğal bir adım,” dedi.
NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg, İsveç’in üyeliğinin NATO’yu daha güçlü, İsveç’i ve tüm ittifakı daha güvenli hale getirdiğini savunarak ittifakın yeni üyesini tebrik etti.
Stoltenberg, “Bugünkü katılım, NATO’nun kapısının açık kaldığını ve her ulusun kendi yolunu seçme hakkına sahip olduğunu gösteriyor,” dedi.
İsveç en son 1814 İsveç-Norveç Savaşı sırasında resmen bir ülkeye savaş ilan etti. Bununla birlikte, İsveç askeri angajmanlarda yer aldı, fakat bunlar resmi olarak savaş ilan edilerek yapılmamıştı ve Stockholm, İkinci Dünya Savaşı sırasında tarafsız kaldı.
İsveç Savunma Kuvvetleri Micael Bydén perşembe günü yaptığı açıklamada, “Sonunda,” dedi ve ülkesinin neredeyse iki yıldır bu an için hazırlandığı için ‘ilk dakikadan itibaren’ hazır olacaklarını da sözlerine ekledi.
İsveç bayrağının 11 Mart Pazartesi günü Brüksel’deki NATO karargahına çekilmesi bekleniyor.
İsveç şimdi ittifakın ‘savunma ve caydırıcılık’ planları da dahil olmak üzere NATO’nun yapılarına dahil olma sürecine başlıyor ve ülkeyi entegre etmek yıllar alabilir.
İsveç Silahlı Kuvvetlerindeki en acil değişiklik, istihbarat bilgilerine daha kapsamlı erişim olacak. Bydén, “Şimdi NATO üyesi olmadan önce alamadığımız bilgiler için musluk açıldı,” dedi.
Ona göre, Finlandiya Silahlı Kuvvetleri, Stockholm’ün NATO üyeliği öncesinde İsveçli mevkidaşlarına yoğun bir katılım sonrası döneme hazırlanmalarını tavsiye ediyor. İsveç’in hava ve deniz kuvvetleri, Baltık Denizi’nin havadan müdahale ve deniz gözetimi gibi NATO komuta yapılarına entegre edilecek.
İsveç’in Baltık Denizi için iyi ayarlanmış bir donanma, yerel olarak geliştirilmiş Saab Gripen avcı uçaklarıyla donatılmış bir hava kuvvetleri ve güçlü bir savunma endüstrisini NATO’nun hizmetine sunması bekleniyor.
Bydén, “Yaptıklarımızın çoğunu yapmaya devam edeceğiz, ancak bunu NATO üyeliği şemsiyesi altında yapacağız,” dedi.
Bir diğer önemli değişiklik de NAT’’nun savunma planlamasına dahil edilmesi ve NATO karargahının yaklaşık 250 subaydan oluşması olacak.
Bydén’e göre bu zor olabilir, fakat İsveç’in bunu etkili bir şekilde yapmak ve İsveç Savunma Kuvvetlerindeki NATO karargahına gönderilen personeli değiştirmek için beş veya altı yılı olacak.
