AVRUPA

Marine Le Pen’in partisi neden İsrail’i destekliyor?

Yayınlanma

7 Ekim’de Filistinli direniş gruplarının başlattığı Aksa Tufanı operasyonunun ardından Avrupa’da ana akım siyasi partiler tarafından ‘aşırı sağcı’ olarak nitelendirilen partilerin birçoğu İsrail’e destek açıkladı.

Avrupa’daki yeni sağcı partilerin en önemlilerinden Fransız Ulusal Birlik (RN) ve lideri Marine Le Pen, 7 Ekim’den sonra İsrail ile dayanışma açıklamaları yaptılar ve ayrıca 9 Ekim’de Fransız Yahudi cemaatinden bazı örgütler tarafından düzenlenen eyleme partinin milletvekilleri katıldı. Le Pen bunun haricinde, İsrail’in Hamas’ın ‘kökünü kazımasına’ izin verilmesi gerektiğini de söyledi.

Mélenchon’a karşı kutsal ittifak

Financial Times’ta (FT) yer alan değerlendirmede, Marine Le Pen’in babası Jean-Marie Le Pen’in aksine ‘antisemitik’ olmadığı ve partisini ‘normalleştirmeye çalıştığı’ öne sürülüyor.

FT’ye göre Le Pen Gazze’deki çatışmayı partisini ana akıma yaklaştırmak için kullanırken, solcu Jean-Luc Mélenchon ve partisi La France Insoumise (Boyun eğmeyen Fransa – LFI) İsrail’in suçlu olduğunu ima ederek çatışmaya verdikleri tepkide başarısız oldu. FT, ‘aşırı solcu’ Mélenchon’un ‘ülkedeki en toksik siyasi figür’ haline geldiğini iddia ediyor.

Nitekim Mélenchon, RN mensubu milletvekillerini eylemlerine kabul ettiği için Yahudi örgütü Crif’e çatarak, “Herkesi İsrail’in aşırı sağcı hükümetinin arkasında sıraya girmeye zorlayarak ve RN’yi mitinge kabul ederek … Crif, Fransa’nın barışın arkasındaki dayanışmasını izole etti ve engelledi,” dedi.

İsrail’e destek ‘ana akımlaşma’ stratejisinin parçası

Marine Le Pen’in pozisyonunun ise partinin ‘ana akımlaşma’ stratejisi açısından işe yaradığı görülüyor. İsrail’deki Fransız vatandaşlarını temsil eden ve eski cumhurbaşkanlarından Nicolas Sarkozy’nin kurucusu olduğu Les Républicains partisinden muhafazakâr bir milletvekili olan Meyer Habib, “Diğerlerinin aksine, RN cumhuriyetçi kampa girdi,” diyerek Le Pen’i takdir etti.

Habib’in övgüsü önemli bir değişime işaret ediyor olabilir. RN, uzun zamandır Fransız ‘demokratik ve anayasal normlarının’ kabulünü ifade eden bir kavram olan ‘arc républicain’in dışında görülüyordu. 

Macron da RN’nin ‘normalleşmesine’ onay verdi

FT’ye göre Ulusal Meclis’te 88 milletvekiliyle her zamankinden daha büyük bir temsiliyete sahip olan RN, daha önce hiç olmadığı kadar Fransız siyasetinin ve kurumlarının işleyişinin bir parçası haline geldi. Değerlendirmede, RN’nin ‘hükümet etmeye hazır olduğunu kanıtlamaya çalıştığı’ ileri sürülüyor.

FT, Macron’un bile RN’yi ‘ahlaki ya da tarihi argümanlarla şeytanlaştırmanın’ işe yaramadığını ve diğer siyasi rakipler gibi onlara da daha iyi politikalar ve idari başarılarla karşı koyulması gerektiğini kabul ettiğini yazıyor.

Ipsos tarafından Eylül ayı ortasında gerçekleştirilen bir ankete göre Fransız halkının yüzde 44’ü RN’nin ‘devleti yönetmeye hazır’ olduğunu düşünüyor; bu oran geçen yıla göre 5 puan, 2020’ye göre ise 12 puan daha fazla. 

Mélenchon ve sol ‘demokrasiye tehdit’ 

Ankate katılanların yüzde 28’i ‘aşırı solun’ hükümet etmeye uygun olduğunu söyledi. ‘Aşırı solu’ ‘demokrasi için tehdit’ olarak görenlerin sayısı ise ‘aşırı sağa’ kıyasla daha fazla: Melenchon’un partisi için yüzde 57, RN içinse yüzde 52.

Makalede, “Le Pen dördüncü cumhurbaşkanlığı denemesini kazanmak istiyorsa, ana akımlaşma sürecini tamamlamak zorunda,” deniyor. Macron’un Rönesans partisinden milletvekili Benjamin Haddad, Le Pen’in İsrail’i ve Fransa’daki Yahudi toplumunu bu kadar yüksek sesle desteklemesinin nedeninin de bu olduğunu düşünüyor. Haddad, “Bu, onun antisemitik geçmişinden sıyrılarak partisini arındırma stratejisinin son parçasıdır. Bu aşılacak son baraj olacaktır,” diyor.

Çok Okunanlar

Exit mobile version