Rusya parlamentosunun alt kanadı Duma’da Göç Politikaları Komisyonu’nun önerilerinin ardından hükümet, düzensiz durumdaki yabancıların bazı durumlarda mahkeme kararı olmaksızın sınır dışı edilmelerini kolaylaştıran ve haklarını kısıtlayan göç mevzuatında reform yapılmasını destekledi.
Değişiklikler, Moskova’daki Crocus City Hall konser salonunu hedef alan saldırı bağlamında gündeme geldi. Yabancıların terör eylemlerine karışması ve bazılarının siyasi faaliyetlerde bulunması, bu kategorideki şahısların Rusya’da ikamet koşullarının gözden geçirilmesini beraberinde getirdi.
İçişleri Bakanlığına göre, 2024 yılının ilk dört ayında sadece Moskova’dan 2 bin göçmen sınır dışı edildi. 8 binden fazlası ikamet rejiminin ihlali ve 2 binden fazlası yasa dışı çalışma faaliyeti olmak üzere 10 binden fazla yabancı vatandaş göç mevzuatının ihlali nedeniyle idari sorumluluğa tabi tutuldu.
Nisan ayında farklı partilerden milletvekilleri, göç yasasında, Rusya’daki yabancı uyruklu şahıslar üzerindeki kontrolleri sıkılaştırmayı amaçlayan değişiklikleri sundu.
Devlet Başkanı Vladimir Putin de bu ayın başında yaptığı açıklamada, ülkenin göç politikası çalışmalarına geri dönmesi gerektiğini, bu sorun yokmuş gibi davranmanın mümkün olmadığını söylemişti. Ülkenin sadece işçi göçmenlere değil, belirli niteliklere ve eğitime sahip insanlara da ihtiyacı olduğunu öne süren Putin, aynı zamanda Rusya’da göçmenlere de ihtiyaç olduğunu, zira neredeyse sıfır olan işsizlik oranına karşın işgücü eksikliğinin ekonomik büyüme üzerinde baskıya neden olduğunu sözlerine ekledi.
Ancak bu reformun amacı çok daha derin; hükümler arasında göçmenlerin Rusya’ya entegre olması ve dolayısıyla hükümetin ‘yasalarına ve değerlerine’ saygı gösteresi şartı yer alıyor.
Fontanka.ru‘da yer alan haberde, “Girişime göre, bir yabancının Rusya’ya girme ve ülkede kalma hakkını koruyabilmesi için yasalara uyması, geleneksel değerlere saygı göstermesi, Rusların hak ve özgürlüklerinin kullanılmasına müdahale etmemesi, ülkenin hükümet politikasına karışmaması, çevreye özen göstermesi, geleneksel olmayan cinsel ilişkilerin teşvik edilmesinin ve Sovyet halkının anayurdu savunmadaki başarıları ve faşizme karşı kazanılan zafere katkıları hakkındaki tarihi gerçeklerin çarpıtılmasının kabul edilemez olması şartlarına uyması gerekiyor,” ifadelerine yer verildi.
Bu hükümler Batı ülkelerinden gelen yabancıları özellikle siyasi-ideolojik boyut (hükümet karşıtı gösterilere destek, LGBT eylemleri, vs.) ve eski Sovyet coğrafyasından gelenleri çalışma mevzuatının ihlali, ikamet kuralları ya da Ruslara yönelik saldırıların artması gibi gerekçelerle alakalı olabilir.
Göç Politikaları Komisyonu tarafından sunulan ve hükümetin de desteklediği değişiklikler, 18 Haziran’da Duma’da ilk okumada kabul edildi. Metinde, başta yeni bir sınır dışı etme rejimi olmak üzere bir dizi değişiklik yer alıyor ve söz konusu değişiklik, aşağıdaki durumda mahkeme kararından vazgeçilmesini mümkün kılıyor:
“Bu program, Rusya Federasyonu’nda yasal olarak ikamet etme hakkına sahip olmayan yabancı vatandaşlar için oluşturulacaktır. Bu durum, Rusya Federasyonu’ndaki geçici ikamet süresinin veya göçmenlik belgelerinin sona ermesi, geçici ikamet izninin, daimî ikamet izninin iptali veya yasa dışı bir eylemin işlenmesi nedeniyle olabilir.”
Yasa dışı ikamet eden kişi daha sonra kontrole tabi kişiler dosyasına dahil edilecek. Bu güçlendirilmiş kontrolün bir parçası olarak kolluk kuvvetleri, ilgili şahsın evine ve gerçek ikamet yerine erişebilecek ve Rus ve yabancı idarelerden bu kontrolü gerçekleştirmek için gerekli tüm belge ve bilgileri, özellikle de ticari, bankacılık veya vergi sırrı teşkil edebilecek her şeyi talep edebilecek.
Kolluk kuvvetleri, ayrıca ilgili şahsı ve Rusya’ya girişini kolaylaştıran gerçek veya tüzel kişileri de telefon ve coğrafi konum, banka hesap hareketleri ve güvenlik kameralarının takibiyle gözetime tabi tutabilecek.
Kontrol rejimine tabi tutulan şahısların, taşınır mallara (ulaşım araçları) ve gayrimenkullere erişim, banka hesabı açma veya evlenme gibi hakları kısıtlanacak.
Hareket özgürlükleri kısıtlanacak ve özellikle kayıtlı oldukları bölgeyi terk edemeyecek. İhlal durumunda şahıslar derhal sınır dışı edilecek.
Bir başka yeni özellik de vizesiz ikamet etme hakkına sahip şahısların Rusya’da yasal olarak bulunma süresiyle alakalı. Şu anda bu süre 180 günlük bir süre içinde 90 ardışık gün. Bu süre yılda 90 güne indirilebilir.
Rusya’daki yabancıların kontrolü ve yasa dışı göçmenlerin sınır dışı edilmesinin kolaylaştırılması, yaşanmakta olan savaş bağlamında artık ‘ulusal güvenlik’ boyutunda tartışılıyor.
Federal Güvenlik Teşkilatına (FSB) göre göçmenler, Kiev ve NATO’daki destekçileri tarafından Rusya’da terör faaliyetleri tertip etmek üzere ‘devşiriliyor’:
“Son iki yıl içinde Merkez Federal Bölge’de uluslararası terör örgütlerinin göçmenlerden oluşan 32 hücresinin faaliyetleri engellendi; mensupları devlet kurumlarına, askeri tesislere, kalabalık yerlere ve dini kurumlara yönelik saldırılar planlıyordu.”
Soruşturma Komitesi Başkanı ile Duma arasında bir garip polemik
Rusya Soruşturma Komitesi Başkanı Aleksandr Bastrıkin, önceki gün St. Petersburg Uluslararası Hukuk Forumu’nda düzenenen ‘Modern Rusya’da Göç Politikasının Hukuki Yönleri’ başlıklı panelde, göçmenlere dair yasal hükümlerin sıkılaştırılması gerektiğini savundu.
Bastrıkin’in Duma’dan söz ederken ‘Devlet Durası’ (budalası) sözü tartışmaya neden oldu:
“Burada hiç milletvekili yok mu? Siz milletvekilisiniz, değil mi? Lütfen söyleyin bana, Devlet Duması’nda neler oluyor, durumun gerginliğine uygun yeni yasaların kabul edilmesine hiç ilgi var mı? Devlet Duramızın ne zaman iyi yasalar çıkaracağını öğrenmeyi çok isterim.”
Soruşturma Komitesi Başkanı, göç mevzuatını ve yeni gelenler üzerindeki kontrolü sıkılaştırma yöynünde düzenli olarak girişimlerde bulunuyor. Nisan ayında Bastrıkin, göçmenler arasında ‘aşırılıkçı duyguların’ yayıldığını söylemiş işverenleri Rusları işe almaya motive etmek için göçmen işçi kullanımına ‘ağır vergiler’ getirilmesi çağrısında bulunmuştu.
Vatandaşlık alan 10 bin göçmen, Ukrayna’da geri hizmette görevlendirildi
Öte yandan Ülkenin kendi kaynaklarıyla yetinebileceğini kaydeden Bastrıkin, göçmenler arasında suç oranının arttığından bahsetti. Yetkili, yakın zamanda Rusya vatandaşlığı almış olan yabancıların ‘yakalandığını’ ve Ukrayna’ya gönderildiğini bildirdi.
Bastrıkin, vatandaşlık almış yaklaşık 10 bin göçmenin Ukrayna’daki ‘özel harekat bölgesine’ gönderildiğini duyurdu.
Göçmenlerin cephe gerisinde tahkimat inşa eden birliklerde görev almak üzere gönderildiğini kaydeden Bastrıkin, “Anayasa ve kanunlarımızda yer alan, vatandaşlık kazanmış kişilerin askerlik hizmeti için kayıt yaptırmaları ve gerekirse özel askeri harekata katılmaları gerektiği yönündeki hükümleri uygulamaya başladık,” ifadelerini kullandı.
Yetkili, müfettişlerin ‘vatandaşlık almış ancak askerlik kaydına katılmak istemeyen 30 binden fazla kişiyi yakaladıklarını ve kayıt altına aldıklarını’ da sözlerine ekledi.
Duma Başkanı Vyaçeslav Volodin de Bastrıkin’in bu sözleriyle ‘halka hakaret ettiğini’ söyledi. Volodin, Duma’nın Telegram kanalında yaptığı açıklamada “Milletvekilleri Rusya Federasyonu’nun seçilmiş vatandaşlarıdır, [Bastrıkin] halka hakaret etmiştir,” değerlendirmesini yaptı.
Soruşturma Komitesi Sözcüsü Svetlana Petrenko ise Bastrıkin’in milletvekillerine hakaret etmek istemediğini, Duma’nın dikkatini göç alanında yasal değişikliklere duyulan ihtiyaca çekmeye çalıştığını öne sürdü.
Vedomosti’ye konuşan Petrenko, “Bastrıkin hiçbir şekilde halkın seçilmiş temsilcilerini rencide etmeyi amaçlamadı, yalnızca Duma’nın dikkatini göç alanında yasal değişikliklere duyulan ihtiyaca çekmeye çalıştı,” ifadelerini kullandı.
Petrenko, “Göç sorununa, kontrolüne, düzenlenmesine, mevzuatın değiştirilmesi ihtiyacına dikkat çekmek yerine, sadece bir cümle tartışılıyor ve bu da bağlamından koparılıyor,” diye ekledi.