Güney Kore Devlet Başkanı Yoon Suk Yeol, Japonya’nın Kore Yarımadası’ndaki sömürge yönetiminden kalan düşmanlığın üstesinden hızla gelmek ve Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti’nin (KDHC) nükleer tehditlerine karşı bölgesel güvenlik çerçevesinde bir cephe oluşturmak istiyor.
Yoon, Associated Press de dahil olmak üzere birçok yabancı medya kuruluşunun sorularına yazılı yanıt vererek, “Gergin Güney Kore-Japonya ilişkilerini yalnız bırakarak zaman kaybetmeyi göze alamayız. Karşılıklı husumet kısır döngüsünü sona erdirmemiz ve iki ülkenin ortak çıkarlarını aramak için birlikte çalışmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.
Yoon yarın Japonya Başbakanı Fumio Kishida ile Tokyo’da bir araya gelecek. Görüşmede sömürge döneminde Güney Koreli işçilere verilecek tazminat ana başlık olacak. Yoon, tazminatın bazı şirketler aracılığında kurulacak yardım fonlarından karşılanmasını istiyor. Bu karar, zorunlu işçi çalıştıran Japon şirketlerinden doğrudan tazminat talep eden bazı mağdurların ve siyasi rakiplerinin eleştirilerine yol açtı. Ancak Yoon, bir dizi dış politika ve ekonomik zorluğun üstesinden gelmek için Japonya ile daha fazla bağın gerekli olduğunu söyleyerek kararını savunuyor.
Güney Kore Yüksek Mahkemesi’nin 2018’de iki Japon şirketine (Nippon Steel ve Mitsubishi Heavy Industries) 1910-1945 sömürge yönetimi sırasında zorla çalıştırma nedeniyle eski Güney Koreli çalışanlarından bazılarını tazmin etme emri vermesinden sonra, iki ülke arasındaki bağlar on yılların en düşük noktasına gerilemişti.
Öte yandan KDHC sorununun çözümünde Japonya ile yakın iş birliğini savunan Güney Koreli lider, “Kuzey Kore’nin nükleer ve füze tehditlerinin arttığı ve küresel tedarik zincirlerinin kesintiye uğradığı bu çoklu kriz döneminde Güney Kore ve Japonya’nın iş birliğine artan bir ihtiyaç var. Japon hükümetinin Güney Kore-Japonya ilişkilerinde tarihe geçecek yeni bir sayfa açmak için bize katılacağına eminim” diye konuştu.
Japonya Baş Kabine Sekreteri Hirokazu Matsuno, Tokyo’nun Güney Kore ve ABD ile üçlü olarak “stratejik iş birliğini” güçlendirmeye çalıştığını söyledi. İki ülke liderleri arasında “açık yürekli fikir alışverişi” olmasını umduğunu söyledi.
Japonya, tüm tazminat meselelerinin, 1965 anlaşmasıyla zaten çözüldüğünde ısrar ediyor. Tarih tartışma, Tokyo’nun ihracat kontrolleri koyması ve Güney Kore’nin bir askeri istihbarat paylaşım anlaşmasını feshetme tehdidiyle diğer konulara sıçramıştı.
Söz konusu anlaşmazlık, KDHC’nin nükleer tehditleri ve Çin’in yükselişiyle daha iyi başa çıkmak için ABD’nin Asya’daki ittifaklarını güçlendirme hamlesin ile de kesişmiş durumda.
Bir muhafazakâr olan Yoon, göreve geldiğinden beri Japonya ile bağları onarmaya, ABD ile askeri ittifakı güçlendirmeye ve daha güçlü bir Seul-Washington-Tokyo güvenlik iş birliği kurmaya odaklanıyor. Yoon, nükleer kapasiteli füzeleri hem Güney Kore’yi hem de Japonya’yı vurma mesafesine sokan KDHC’yi caydırmak için bu adımların gerekli olduğunu görüşünü savunuyor.
Güney Koreli lider, “Kuzey Kore’nin tamamen nükleer silahlardan arındırılması uluslararası toplumun açık ve değişmez hedefi olduğundan, Kore Cumhuriyeti hiçbir koşulda Kuzey Kore’yi nükleer bir devlet olarak kabul etmeyecektir” diyerek ABD ile daha yakın askeri ittifak kurma niyeti ile Tokyo’da temaslarda bulunacağının altını çizdi.