Bizi Takip Edin

AMERİKA

ABD ile İngiltere arasında ‘teknolojik işbirliği’ gerilimi

Yayınlanma

Joe Biden yönetimi, Londra’dan gelen ‘daha gelişmiş ticaret ve teknoloji işbirliği’ çağrılarını reddediyor.

Politico’da yer alan habere göre, Birleşik Krallık, ABD’nin AB ile kurduğu türden bir mekanizmanın kurulması için bir süredir bastırıyor. 

Örneğin geçtiğimiz iki yıl boyunca Washington’u bakan olarak ziyaret eden eski Başbakan Liz Truss’ın, ‘temiz enerji’ tedarik zincirleri ve yapay zeka (AI) ile yarı iletkenler alanında daha gelişkin bir işbirliği için ABD Ticaret Bakanı Gina Raimondo ve Biden yönetimi yetkililerine çağrılar yaptığı belirtiliyor.

Raimondo’nun geçen ekim ayında yaptığı Londra ziyaretinde de benzer bir konunun gündeme geldiği ama Washington’ın Brüksel’deki ortaklarını kızdırmaktan çekindiği ve Brexit’ten sonra Britanya’nın AB dışında bozulan konumunun Biden yönetimini etkilediği iddia ediliyor.

Eski bir üst düzey İngiliz yetkili, AB-ABD Ticaret ve Teknoloji Konseyine (TTC) benzer bir mekanizmanın kurulması için defalarca denediklerini savunuyor.

Haziran 2021’de kurulan TTC, okyanusun iki yakasındaki iktidarlara, ama özellikle ABD’ye, ticaret ve teknoloji politikasına yön verme imkanı tanıyor.

Geçen yıl verdiği bir mülakatta Raimondo, TTC’deki 10 çalışma grubunun ‘standartları belirlediğini’ söylemişti.

Birleşik Krallık’ın TTC’ye katılma veya en azından üçlü bir diyalog mekanizması oluşturma talepleri şimdiye kadar kabul görmedi.

ABD’nin konuşmaya istekli olsa da ‘Avrupalıları irite etmek istemediğini’ savunan aynı yetkili, iki ülke arasında bu konudaki ilişkilerin, kurumsal temeller üzerine değil, ‘plansız’ (ad hoc) bir şekilde devam ettiğini belirtiyor.

Geçen ekim ayında başlayan veri akışı müzakerelerinde de henüz bir sonuca varılmış değil. Londra’nın, bu sene Asya-Pasifik İktisadi İşbirliğinin ticaret anlaşmasının içerisinde konacak bir genişletilmiş veri transfer kurallarının parçası olacak. ABD ile yapılacak bir sonraki resmi veri transferi toplantısı ise Ocak 2024’te.

İngilizler, TTC’nin Birleşik Krallık’ı ticaret ve teknoloji alanında derinleşen işbirliği arayışının dışında bırakmasından endişe ediyor.

Ekim ayında parlamentonun Dış İlişkiler Komitesi tarafından hazırlanan rapor, bu endişeleri dile getiriyor ve Londra’nın ‘kural koyucu değil, kuralları uyan bir aktör’ olmasından duyulan korku dile getiriliyordu.

İşbirliğinin diğer tarafı AB’nin de Birleşik Krallık’ın TTC’ye katılmasına soğuk yaklaştığı haberde verilen bilgiler arasında.

AMERİKA

Hedefte ‘gölge filo’ var: ABD, Rusya’nın petrol endüstrisine yeni yaptırımlar getirecek

Yayınlanma

ABD Başkanı’nın ulusal güvenlik danışman yardımcısı Daleep Singh, Washington yönetiminin yakın gelecekte Rus petrolüne yönelik kısıtlamaları sıkılaştırmayı planladığını ve bunun da petrolün taşındığı “gölge filo” ile küresel pazardaki arz miktarına darbe vuracağını savundu.

Singh, bunun Rusya’nın “savaş makinesini” finanse etmesini zorlaştıracağını iddia etti. Carnegie Endowment düşünce kuruluşunda konuşan Singh, “Önümüzdeki altı ay ile üç yıl arasında, Rusya’nın petrol gelirlerini azaltmak istiyorsak, bu hidrokarbonlarını hedef almak için yaptırımlar ve diğer araçlar yoluyla yapılmalıdır,” dedi.

Ancak Singh, Rusya’nın askeri kapasitesini zayıflatmak için başka bir önemli alanın daha olduğunu vurguladı ve “Rusya’nın savaş makinesini durdurmak, doğrudan savaş alanına malzeme gönderen veya bu malzemelerin sevkiyatını sağlayan üçüncü ülkelerin çıkarlarını değiştirmeye bağlı,” diye ekledi.

Singh, Rusya’nın askeri teçhizat için bileşen tedarik etmesine yardımcı olan ülkeler arasında Çin, Hindistan, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ve diğerlerini sıraladı. Ayrıca, Çin’in ABD yaptırımlarını “en ısrarlı şekilde ihlal eden” ülke olduğunu ifade etti.

G7 ülkeleri, Rus petrolüne varil başına 60 dolar, petrol ürünlerine ise varil başına 100 dolar tavan fiyat uyguladı. Bu kısıtlama, G7 ülkelerinden şirketlerin tavan fiyatın üzerinde satılan ürünler için nakliye hizmeti sunamayacağı anlamına geliyor.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ise Moskova’nın başkalarının refahı için kendi cebinden ödeme yapmayacağını ve fiyatları sınırlayan ülkelere enerji kaynakları sağlamayacağını belirterek yanıt verdi. Putin, sözleşmelerde “doğrudan ya da dolaylı olarak tavan fiyat mekanizmasının kullanılması” halinde Rus petrol ve petrol ürünlerinin yabancı kişi ve şirketlere tedarikini yasaklayan bir kararname imzaladı.

Tavan fiyat uygulamasına ek olarak, Batı ülkeleri Rusya’nın “gölge filosuna” dönük de yaptırımlar uyguladı. Bu kapsamda 50’den fazla tanker bulunuyor. Bloomberg’e göre, bu yılın temmuz ayı başından itibaren, Rus petrolünü taşıyan düzinelerce tanker, Baltık ve Karadeniz’den Güney Kore ve Süveyş Kanalı’na kadar dünyanın dört bir yanında boşta kaldı.

İngiltere ve AB’de Rusya’nın ‘gölge filosuna’ karşı hamle

Okumaya Devam Et

AMERİKA

FBI: İranlı hackerler Trump kampanyasının bilgilerini Biden kampanyasına verdi

Yayınlanma

Amerikan kurumları çarşamba günü yaptığı açıklamada, İranlı bilgisayar korsanlarının Trump’ın kampanyasından çaldıkları hassas bilgileri bu yaz başında Başkan Joe Biden’ın kampanyasına gönderdiklerini ileri sürdü.

Ulusal İstihbarat Direktörü Ofisi, FBI ve CISA tarafından yapılan açıklamada, e-postaların haziran ve temmuz aylarında “Biden kampanyasıyla ilişkili” kişilere gönderildiği ve “eski Başkan Trump’ın kampanyasından çalınan, kamuya açık olmayan materyalden alınan bir alıntı içerdiği” belirtildi.

Ajanslar, İranlıların haziran ayından bu yana Trump’ın kampanyasına ait “kamuya açık olmayan” materyalleri medya kuruluşlarına sızdırmaya çalıştığını da öne sürdü.

POLITICO’ya göre Biden kampanyasının İranlıların gönderdiği bilgileri ne ölçüde okuduğu ya da kullandığı belli değil. Üç ajans da e-postaların talep edilmediğini ve kampanya personelinin bunlara yanıt vermediğini söyledi.

Biden kampanyasının yerini alan Başkan Yardımcısı Kamala Harris’in kampanya sözcüsü Morgan Finkelstein çarşamba günü yaptığı açıklamada, Biden kampanya personeline gönderilen bilgilerle ilgili, “Haberdar olduğumuzdan bu yana ilgili kolluk kuvvetleriyle işbirliği yaptık,” dedi.

Finkelstein, “Kampanyaya doğrudan herhangi bir materyal gönderildiğinden haberdar değiliz; spam veya kimlik avı girişimi gibi görünen bir şeyle birkaç kişi kişisel e-postalarında hedef alındı. Bu istenmeyen ve kabul edilemez kötü niyetli faaliyet de dahil olmak üzere, yabancı aktörlerin ABD seçimlerine müdahale etmeye yönelik her türlü çabasını en güçlü şekilde kınıyoruz,” ifadelerini kullandı.

Trump’ın kampanya sözcüsü Karoline Leavitt ise, bu gelişmenin “İranlıların Kamala Harris ve Joe Biden’a yardım etmek için seçimlere aktif olarak müdahale ettiklerinin bir başka kanıtı olduğunu çünkü Başkan Trump’ın sert yaptırımları geri getireceğini ve terör saltanatlarına karşı duracağını bildiklerini” söyledi.

Leavitt, “Kamala ve Biden, İranlılar tarafından kendilerine verilen hacklenmiş materyalleri Başkan Trump’a zarar vermek için kullanıp kullanmadıklarını açıklamalıdır. Ne biliyorlardı ve bunu ne zaman öğrendiler?” diye sordu.

Çarşamba gecesi New York’ta düzenlenen bir mitingde Trump, İran’ı seçimlere müdahale etmekle suçladı fakat bilgisayar korsanlarının eski rakibinin kampanyasına hangi materyalleri gönderdiğinden emin olmadığını söyledi.

Trump, “İran benim kampanyamı hackledi. Ne bulduklarını bilmiyorum, öğrenmek isterim. Çok heyecan verici olamazdı,” dedi.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

Fed, faiz oranını düşürdü

Yayınlanma

ABD Merkez Bankası (Fed), Mart 2020’den bu yana ilk kez baz faiz oranını düşürdü. Fed, oranı 50 baz puan indirerek yüzde 4,75-5 aralığına çekti.

Baz faiz oranı tahmini 2024 yılı için yüzde 5,1’den yüzde 4,4’e, 2025 yılı için yüzde 4,1’den yüzde 3,4’e ve 2026 için yüzde 3,1’den yüzde 2,9’a düşürüldü.

Fed ayrıca ABD ekonomisinin temel göstergelerine ilişkin tahminlerini de güncelledi. Kurum, enflasyon oranının 2024 yılında yüzde 2,6’dan yüzde 2,3’e, 2025 yılında ise yüzde 2,3’ten yüzde 2,1’e düşeceğini öngörüyor.

GSYİH büyümesinin ise 2025’te daha önceki yüzde 2,1’lik tahminin ardından yüzde 2 olarak gerçekleşmesi bekleniyor.

Ekonomi ve Politika Araştırma Merkezi’nin kıdemli ekonomisti Dean Baker, Bloomberg’e verdiği demeçte faiz indiriminin “yüksek mortgage oranları nedeniyle milyonlarca insanın evlerini satmayı ertelediği konut piyasasını canlandırmaya yardımcı olacağına” inandığını belirtti.

Geçen ayın sonunda Fed Başkanı Jerome Powell, faiz oranlarını düşürmenin gerekli olduğunu söylemiş, ayrıca ABD’de enflasyonun, bankanın hedefi olan yüzde 2’ye doğru ilerlediğinden emin olduğunu ifade etmişti.

Powell, faiz indiriminin eylül ayı gibi erken bir tarihte yapılabileceğini de belirtmişti. KPMG baş ekonomisti Diane Swank, Bloomberg‘de yayınlanan yorumunda faiz indirimini “Jay Powell için büyük bir zafer” olarak nitelendirdi.

Fed, temmuz toplantısının sonunda, komitenin “enflasyonun istikrarlı bir şekilde yüzde 2’ye doğru ilerlediğine dair daha fazla güven kazanana kadar” faiz aralığını düşürmenin uygun olmadığını belirtmişti.

Fed kararı öncesi gözler faiz indirimi miktarı ve zamanlamasında

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English