Bizi Takip Edin

AMERİKA

ABD’de petrol üretimi rekor seviyelerde

Yayınlanma

ABD’de rekor oranda petrol üretimi ham petrol fiyatlarının düşmesine yardımcı oluyor. 

ABD ham petrol fiyatları dün son üç ayın en düşük seviyesine geriledi. ABD’nin gösterge petrolü West Texas Intermediate, Eylül sonundan bu yana %15’ten fazla düşerek varil başına yaklaşık 76 dolara geriledi.

Bu düşüş, Rusya ve Suudi Arabistan’ın başını çektiği OPEC+’ın fiyatları desteklemek için üretim kesintilerine devam ettiği bir dönemde gerçekleşti.

Öte yandan başta Çin olmak üzere küresel talep de düşüyor. Çin, ABD’nin ardından ikinci en büyük ham petrol tüketicisi. Asya devindeki ekonomik toparlanmanın gecikmesi, petrol talebini düşürüyor.

Bu arada ABD’nin petrol üretimi de istikrarlı bir şekilde artıyor: Ekim ayının son haftasında ABD ham petrol üretimi günlük 13,2 milyon varil ile yeni bir rekor kırdı.

Petrol fiyatlarındaki düşüş, geleneksel olarak petrol piyasasında bir tür korkuya yol açacak türden bir jeopolitik çatışma olan Gazze’de devam eden savaşa rağmen gerçekleşiyor.

İsrail ve Arap devletleri arasında 1973 Yom Kippur Savaşı gibi daha önceki savaşlar da büyük petrol şoklarına yol açmıştı.

ABD üretimi şu anda küresel piyasalarda Çin talebi gibi çok daha büyük bir faktör ve her ikisi de şu anda daha düşük fiyatları destekleyecek şekilde gelişiyor.

ABD her bölgeye petrol ihraç ediyor

ABD’den yapılan ham petrol ihracatı bu yıl önemli ölçüde arttı.

Güney Kore, Amerikan ham petrolü için en önemli varış noktası olarak Çin’in yerini aldı.

ABD ham petrol ihracatı 2023 yılının ilk yarısında rekor seviyelere ulaşarak ortalama 3,99 milyon varil oldu. Enerji Bilgi Yönetim İdaresi (EIA) verilerine göre bu rakam 2022 yılının ilk yarısına kıyasla yaklaşık %20 artış gösterdi.

İhraç edilen ABD ham petrolünün en büyük kısmı günlük 1,75 milyon varil ile Avrupa’ya, çoğunlukla da Hollanda ve Birleşik Krallık’a gitti. Asya, günlük 1,68 milyon varille ikinci en büyük varış noktası.

Fakat yine EIA verilerine göre, rekor ihracata rağmen ABD yılın ilk yarısında net ham petrol ithalatçısı olmaya devam etti ve artan yerli üretime rağmen Haziran ayında 8,836 milyon varil petrol ithal etti; bunun neredeyse yarısı Kanada’dan geldi.

ABD’deki rafineriler ağır, ekşi ham petrolü işlemek için tasarlanırken, ülkede çıkarılan petrolün çoğu hafif, tatlı ham petrol.

ABD’de petrol devlerinden ’küçükleri’ yutma hamleleri

Doğalgaz üretimi de artıyor

EIA tarafından bildirilen verilere göre, 2022 yılında, ABD’nin başlıca kara ham petrol üretim bölgelerinde, çoğunlukla ham petrol üretimindeki %8’lik artışa bağlı olarak, yıllık ilişkili-çözünmüş doğalgaz (veya ilişkili doğalgaz) üretimi %9 artarak günde 15,5 milyar fit küpe (438.911.122 metreküp) ulaştı.

İlişkili doğalgaz, jeolojik bir oluşumun basıncı altında ham petrol içinde çözünen ve daha sonra ham petrol üzerindeki basınç yüzeye çıkarılarak azaltıldığında açığa çıkan doğalgazı ifade ediyor. İlişkili doğalgaz, ilişkili olmayan doğalgaza göre daha yüksek oranda etan, propan, normal bütan, izobütan ve doğal benzin gibi NGPL’ler içeriyor. NGPL’ler ısıtma ve nakliye için yakıt olarak ve plastik, reçine ve diğer petrokimyasalların üretiminde hammadde olarak kullanılıyor. İlişkili doğalgaz üretimi gibi, NGPL üretimi de art arda birkaç yıllık rekor kırdı ve 2022’de yıllık ortalama 5,9 milyon varile yükseldi. 

Batı Teksas ve güneydoğu New Mexico’nun bazı bölgelerini kapsayan Permian bölgesinde artan ham petrol üretimi, ilişkili doğalgaz üretimindeki büyümeyi yönlendiriyor.

Şu anda ABD’nin beş büyük ham petrol üretim bölgesinin en büyüğü olan Permian bölgesinde, diğer dört bölgenin toplamından daha fazla petrol üretiliyor. 2022 yılında Permian bölgesinde ham petrol üretimi %12 oranında arttı.

İlişkili doğalgaz üretimi Permian bölgesinde %15 artarak yıl için günde ortalama 10,2 fit küp (0,2888318 metreküp) oldu ve ABD’nin tüm ilişkili doğal gaz üretiminin %56’sını oluşturdu. Son yıllarda, yeni boru hattı alım kapasitesi ilaveleri ilişkili doğal gaz üretim artışını kolaylaştırdı.

AMERİKA

ABD’li senatör: Musk’ın Çin bağlantıları ABD ulusal güvenliği için ‘derin bir tehdit’

Yayınlanma

Elon Musk’ın yeni Donald Trump yönetimine katılımı, olası çıkar çatışmaları nedeniyle incelemeye alınırken, bir senatör Tesla ve SpaceX CEO’sunun Çin ile olan iş bağlarının ABD ulusal güvenliğini tehlikeye atabileceği uyarısında bulundu.

Senato’nun gizlilik, teknoloji ve hukuk alt komitesi başkanı Richard Blumenthal, “Bunun tehlikeli olmanın ötesinde olduğunu düşünüyorum. Bay Musk ve SpaceX’in bu pozisyonda olmasının ulusal güvenliğimiz için derin bir tehdit olduğunu düşünüyorum,” dedi.

Cumhuriyetçi Trump, Musk’ın federal kurumlarda potansiyel olarak büyük kesintilerin yanı sıra düzenlemelerde yapılacak değişiklikleri denetlemeyi amaçlayan bir hükümet verimlilik komisyonuna eş başkanlık edeceğini söyledi.

Tesla araçlarının yarısını, satışlarının da üçte birini gerçekleştirdiği Çin’de üretirken, ABD Savunma Bakanlığı ve diğer devlet kurumları da SpaceX’e giderek daha fazla bağımlı hale geliyor.

Musk’ın Çin ve Başbakan Li Qiang da dahil olmak üzere bazı üst düzey yetkilileriyle olan yakın iş ilişkileri, Pekin tarafından özellikle geçiş döneminin ilk günlerinde Trump’a bir arka kanal olarak değerlendirilebileceğine dair haberlere yol açtı.

Salı günü ABD’li teknoloji şirketleri ve bu şirketlerin Çin ile olan ilişkilerinin ele alındığı bir oturumda konuşan ve 2011 yılından bu yana Connecticut’ta Demokrat senatör olarak görev yapan Blumenthal, Musk’ın Pekin ile olan bağlarının istismar edilebileceğini savundu.

ABD’de Musk ve Ramaswamy “hükümet verimliliğini” denetleyecek

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD, Filipinler’e Pekin’e karşı kullanması için insansız deniz aracı veriyor

Yayınlanma

Analistler, Washington’ın Manila’ya gelişmiş insansız hava araçları sağlamasının Filipin Donanması için bir “güç çarpanı” görevi göreceğini ve ABD’nin müttefikinin Güney Çin Denizi’nde Çin’e karşı gözetleme ve operasyonel kabiliyetlerini artıracağını söylüyor.

ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin salı günü Filipinler’e yaptığı iki günlük ziyaret sırasında ABD hükümetinin Filipin Donanmasına Batı Filipin Denizi’ndeki operasyonları için açıklanmayan sayıda insansız deniz aracı (USV) verdiğini açıkladı.

Biden yönetimi sona ermeden önce “çok daha fazlasının” teslim edileceği sözünü verdi.

Austin, Filipinler Savunma Bakanı Gilberto Teodoro Jnr ile birlikte Batı Filipin Denizi’ne bakan ve ABD-Filipin ortak askeri tesisine ev sahipliği yapan Puerto Princesa, Palawan’da düzenlediği basın toplantısında şunları söyledi: “Temmuz ayındaki ziyaretim sırasında açıkladığım 500 milyon ABD doları tutarındaki yabancı askeri finansmanla, Filipinler’in münhasır ekonomik bölgesi (MEB) boyunca haklarını ve egemenliğini savunacak yetenek ve araçlara sahip olmasını sağlamaya yardımcı olmak için bunun gibi daha birçok platformun teslim edilmesini bekliyoruz.”

Austin, ABD’nin “Filipinler’in savunmasına derinden bağlı olduğunu” ve Manila ile olan Karşılıklı Savunma Anlaşmasının “Güney Çin Denizi’nin herhangi bir yerinde, sahil güvenlik güçlerimiz de dahil olmak üzere silahlı kuvvetlerimize, uçaklarımıza veya kamu gemilerimize yönelik silahlı saldırılar için geçerli olduğunu” yineledi.

Okumaya Devam Et

AMERİKA

ABD’nin nükleer modernizasyon planı: Pentagon’dan kritik açıklama

Yayınlanma

ABD Savunma Bakanlığı (Pentagon), ülkenin nükleer cephaneliğini artırma ve modernize etmeyi planlandığını açıkladı. Bu adımın, caydırıcılık kabiliyetini güçlendirmek amacıyla hayata geçirileceği ifade edildi.

Nükleer politikalardan sorumlu savunma bakan yardımcısı Richard Johnson, bu hedefin gerekirse nükleer kuvvetlerdeki stratejik ayarlamaları da içereceğini belirtti.

Johnson, Washington merkezli Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nde (CSIS) düzenlenen konferansta yaptığı konuşmada, “Bugün mevcut ABD kuvvetlerine ve doktrinine güveniyoruz. Fakat, eğer caydırıcılık kabiliyeti yetersiz kalırsa, bu eksikliği zamanında gidermeye hazır olmalıyız,” dedi.

Johnson, ABD’nin nükleer doktrinini, silahların modernizasyon programını ve kuvvetlerin hazır olma durumunu gerektiğinde yeniden değerlendireceğini vurguladı.

Yetkili, “Caydırıcılık başarısız olsa bile Washington, belirlediği hedeflere ulaşabilecek kapasitededir,” ifadesini kullandı.

20 Kasım’da, ABD Silahlı Kuvvetleri Stratejik Komutanı (STRATCOM) General Anthony Cotton, ABD’nin, Rusya ve Çin’e ek olarak “üçüncü taraf” tehditlerine karşı yeterli güçlere sahip olup olmadığını inceleyeceğini bildirmişti.

Cotton, günümüz tehditlerinin, nükleer modernizasyonun başladığı dönemden çok daha karmaşık hale geldiğini belirterek, “Stratejik planlama artık Rusya ve Çin’in giderek artan agresif tavırlarına uygun şekilde yeniden şekillendirilmelidir,” değerlendirmesini yapmıştı.

STRATCOM temsilcisi Tuğamiral Thomas Buchanan ise ABD’nin, potansiyel düşmanlara karşı caydırıcılık sağlayacak bir cephaneliğe sahip olması gerektiğini, aksi takdirde nükleer saldırı senaryolarının devreye girebileceğini söylemişti.

Öte yandan, 19 Kasım’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya’nın nükleer doktrininde önemli değişiklikler içeren güncellemeleri onayladı.

Yeni doktrine göre, insansız hava araçları veya nükleer olmayan seyir füzeleri ile yapılan saldırılarda ya da toprak kaybetme tehdidi karşısında nükleer silah kullanımının mümkün olduğu açıklandı.

Ayrıca, diğer nükleer güçlerin dolaylı olarak çatışmaya dahil olması, Moskova tarafından “saldırı” olarak değerlendirilecek.

Bu kapsamda, yalnızca Rusya’nın değil, müttefiki Belarus’un toprak bütünlüğüne yönelik tehditler de agresif bir tutumla karşılanacak.

Stockholm Barış Araştırmaları Enstitüsü’ne (SIPRI) göre, Ocak 2023 itibarıyla Rusya’nın 4 bin 500, ABD’nin ise 3 bin 700 nükleer savaş başlığı bulunuyor.

Rusya’nın nükleer doktrinini güncellemesi ne anlama geliyor?

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English