Bizi Takip Edin

DİPLOMASİ

Almanya ve Filipinler’den bu yıl savunma anlaşması imzalama taahhüdü

Yayınlanma

Filipinler ve Almanya 4 Ağustos Pazar günü, Güney Çin Denizi’ndeki ihtilaflı bölgelerle ilgili gerilim tırmanırken bölgede “uluslararası kurallara dayalı düzeni” destekleme sözü vererek bu yıl içinde bir savunma işbirliği anlaşması imzalamayı taahhüt etti.

Çin ve Filipinler son aylarda Güney Çin Denizi’ndeki çatışmalarla ilgili olarak karşılıklı suçlamalarda bulundu. Pekin buna itiraz ederek eylemlerinin “yasal ve profesyonel” olduğunu söyledi.

Alman Savunma Bakanı Boris Pistorius ve Filipinli mevkidaşı Gilberto Teodoro, eğitim ve ikili değişimleri genişletmek, ikili silahlanma işbirliğini genişletme fırsatlarını araştırmak ve ortak projelere katılmak için silahlı kuvvetleri arasında uzun vadeli ilişkiler kurmayı taahhüt ettiler.

İki ülke diplomatik ilişkilerinin 70. yılını kutlarken, Manila’daki toplantı bir Alman savunma bakanı tarafından gerçekleştirilen ilk ziyaret oldu.

Çin, Vietnam, Filipinler, Malezya, Brunei ve Endonezya tarafından münhasır ekonomik bölge olarak iddia edilen alanlar da dahil olmak üzere Güney Çin Denizi’nin büyük bir kısmı üzerinde egemenlik iddia ediyor.

2016 yılında Lahey’deki Daimi Tahkim Mahkemesi’nin Çin aleyhindeki kararına atıfta bulunan Pistorius, “Bu karar herhangi bir istisna olmaksızın geçerliliğini korumaktadır. Deniz sınırını güçlendirmek bizim yükümlülüğümüzdür ve bunu yerine getiriyoruz,” dedi.

Teodoro, dış savunmasını güçlendirmek için ordusunu modernize etmek isteyen Filipinler’in “bu kabiliyetlerin olası tedarikçisi olarak Almanya ile ilişki kurmak isteyeceğini” söyledi.

Teodoro, Pistorius ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, “Bunlar komuta ve kontrol, erişim engelleme, deniz alanı, havaalanı ve daha yüksek teknolojik kapasiteye sahip ekipmanlar,” dedi.

Almanya cuma günü Güney Kore’de ABD öncülüğündeki Birleşmiş Milletler Komutanlığı’na katılarak, Kore Demokratik Halk Cumhuriyeti (KDHC) ile yoğun bir şekilde tahkim edilmiş sınırın denetlenmesine yardımcı olan ve bir savaş durumunda Güney’i savunmayı taahhüt eden gruptaki 18. ülke oldu.

Pistorius bu hamlenin Berlin’in Avrupa’nın güvenliğinin Hint-Pasifik bölgesindeki güvenlikle yakından bağlantılı olduğuna dair güçlü inancının bir kanıtı olduğunu söyledi.

Pistorius Manila’da yaptığı açıklamada Almanya’nın bölgedeki taahhüt ve angajmanlarının “hiç kimseye karşı olmadığını” ileri sürdü ve “Bunun yerine, kurallara dayalı düzeni sürdürmeye, seyrüsefer özgürlüğünü güvence altına almaya ve ticaret yollarını korumaya odaklanıyoruz,” dedi.

Güney Çin Denizi, her yıl 3 trilyon dolardan fazla gemi ticaretinin geçtiği hayati bir ticaret yolu.

Teodoro, Filipinler’in Çin’i kışkırtmadığını ve savaş istemediğini söyledi fakat Manila’nın su yolundaki çatışmanın tek sebebinin “Çin’in Güney Çin Denizi’nin tamamını olmasa da büyük bir kısmını ele geçirmeye yönelik yasadışı ve tek taraflı girişimi” olduğu yönündeki duruşunu yineledi.

DİPLOMASİ

Putin ve Lula da Silva, Brezilya’nın barış girişimini görüştü

Yayınlanma

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Brezilyalı mevkidaşı Luiz Inacio Lula da Silva telefon görüşmesi gerçekleştirdi. Görüşmede ikili iş birliği, ekim ayında yapılacak BRICS zirvesi ve Rusya-Ukrayna ihtilafının barışçıl yollardan çözümüne yönelik öneriler ele alındı.

Kremlin’in açıklamasına göre, Brezilya’nın çatışmaya barışçıl bir çözüm bulunmasına yönelik ilgisi nedeniyle Putin, Lula da Silva’ya “Rusya’nın bu konudaki temel yaklaşımını” özetledi. Lula da Silva’nın ofisinden yapılan açıklamada ise devlet başkanlarının Brezilya ve Çin’in konuya ilişkin önerilerini değerlendirdikleri belirtildi.

Görüşmede Putin, Brezilya’daki orman yangınlarıyla mücadelede Rusya’nın yardım teklifinde bulundu. Liderler ayrıca stratejik ortaklık, ticaret, tarım, enerji ve sanayi alanlarındaki iş birliğini de masaya yatırdı:

“Her iki taraf da finans sektörü dahil olmak üzere BRICS’teki temel iş birliği alanlarında ortak çalışmaya devam etme kararlılığını vurguladı. Ayrıca hem Brezilya’nın bu yıl dönem başkanlığını yürüttüğü G20’de hem de diğer çok taraflı platformlarda koordinasyonu güçlendirmeye hazır olduklarını ifade ettiler.”

Mayıs ayında Çin ve Brezilya, Rusya-Ukrayna çatışmasını çözmenin tek yolunun müzakereler olduğunu belirten bir mutabakat zaptı yayımlamıştı.

Ülkeler, Rusya ve Ukrayna tarafından kabul edilecek şartlarda uluslararası bir konferans düzenlenmesi çağrısında bulunmuş, Lula da Silva, Brezilya’nın bu çatışmada tarafsız kalacağını vurgulamıştı.

BRICS tam gaz

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

ABD ve Hindistan, Hint Okyanusu konusunda ilk diyaloğu gerçekleştirecek

Yayınlanma

ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Kurt Campbell çarşamba günü Kongre’de yaptığı açıklamada, ABD ve Hindistan’ın Hint Okyanusu konusunda ilk kez bir diyalog düzenleyeceğini söyledi.

Campbell, Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi’nde Hint-Pasifik’teki güç rekabetine ilişkin bir oturumda yaptığı açıklamada, katılımcıların “karşılıklı endişelerimizin neler olduğunu ve nasıl birlikte çalışabileceğimizi konuşacaklarını” söyledi.

Campbell Beyaz Saray, Savunma Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın da diyaloğa dahil olacağını sözlerine ekledi. “Bu, Hint Okyanusu’nda Hindistan gibi bir ortakla daha yakın çalışmanın yeni sınırıdır” dedi.

Nikkei Asia’ya konuşan bir kaynak diyaloğun bu sonbaharda, büyük olasılıkla Hindistan’da yapılmasının planlandığını söyledi.

Campbell ayrıca Asya, Afrika ve Avustralya’yı birbirine bağlayan bu büyük okyanus bölgesinin idaresi konusunda ABD hükümeti ve ordusu arasında kopuk bir koordinasyon olduğunu da ima etti.

Campbell, Hint Okyanusu’nun muharip komutanlıkların “çatlakları arasında kaldığını” ancak Savunma Bakanı Lloyd Austin’in Hint-Pasifik Komutanlığı Komutanı Amiral Samuel Paparo’dan askeri ve güvenlik yaklaşımını “bir araya getirmeye” yardımcı olmasını istediğini söyledi.

Diyalog, Çin’le rekabetin arttığı Hint Okyanusu bölgesindeki politikaları koordine etmeye çalışacak. Hint Okyanusu uzmanı Darshana Baruah, Nisan 2023’te Temsilciler Meclisi Hint-Pasifik Alt Komitesi’nde verdiği ifadede Çin’in Hint Okyanusu’ndaki altı adanın (Sri Lanka, Maldivler, Mauritius, Seyşeller, Madagaskar ve Komor Adaları) her birinde büyükelçiliği olan tek ülke olduğunu söyledi.

Baruah ayrıca Dışişleri Bakanlığı’nın Hint Okyanusu’na dört farklı departman aracılığıyla baktığını vurguladı: Afrika işleri; Doğu Asya ve Pasifik işleri; Yakın Doğu işleri; ve Güney ve Orta Asya işleri büroları.

ABD ordusunda Hint Okyanusu, Hint-Pasifik Komutanlığı, Merkez Komutanlığı ve Afrika Komutanlığı olmak üzere üç muharip komutanlığa bölünmüş durumda. Baruah, merkezi Hawaii’de bulunan Hint-Pasifik Komutanlığı’nın Hint Okyanusu’ndaki denizcilik gelişmelerini anlamak ve bunlara yanıt vermek için en büyük donanma kaynaklarına ve kapasitesine sahip olduğunu söyledi.

Baruah geçen yıl verdiği ifadede “Ancak INDOPACOM’un sorumluluk alanı Hindistan’la sona eriyor ve Hint Okyanusu’nun büyük bir bölümünü Washington’un Hint-Pasifik stratejik alanının dışında bırakıyor” demişti.

“Eğer gerçekten Çin ile bir rekabet söz konusuysa, ABD Çin’in Hint Okyanusu’ndaki çıkarlarına, zayıflıklarına ve fırsatlarına özel bir dikkat göstermiyor demektir” diye ekledi.

Hint Okyanusu diyaloğu fikri, ABD Başkanı Joe Biden ve Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin Haziran 2023’te ABD’ye yaptığı resmi devlet ziyareti sırasında yayınladıkları ortak bildiride gündeme getirilmişti.

Hayati bir ticaret rotası olan Hint Okyanusu, petrol zengini Basra Körfezi’nin ağzında yer alan Hürmüz Boğazı, Süveyş Kanalı’nda seyreden tüm gemilerin geçtiği Bab-el-Mendeb ve Güney Çin Denizi ile Hint Okyanusu’nu birbirine bağlayan Malakka Boğazı da dahil olmak üzere dünyanın stratejik açıdan en önemli boğaz noktalarından bazılarını içermektedir.

Campbell çarşamba günü yaptığı açıklamada Hindistan ile ilişkilerini “son derece önemli” ve “21. yüzyıla girerken belki de en önemli ilişkimiz” olarak nitelendirdi.

ABD ve Hindistan, Japonya ve Avustralya ile birlikte Dörtlü Grubun bir parçası ve dört ülkenin liderleri cumartesi günü Delaware’de bir araya gelecek.

Okumaya Devam Et

DİPLOMASİ

Rusya, Norveç’in sınır yakınında radyoaktif sezyum bulunduğu iddiasına yanıt verdi

Yayınlanma

Rusya’nın devlete ait nükleer enerji şirketi Rosatom, Norveç’in Rusya sınırına yakın iki bölgede sezyum-137 izlerine rastlandığı iddiasıyla ilgili raporuna cevaben, radyasyon seviyesinin doğal sınırlar içinde olduğunu açıkladı.

Devlet şirketi, RBK gazetesine yaptığı açıklamada şunları belirtti: “Murmansk oblastındaki Kola nükleer santralindeki ve Atomflot buzkıran gemilerindeki ekipmanlar normal şekilde çalışmaya devam ediyor.”

Norveç Radyasyon ve Nükleer Güvenlik Kurumu (DSA), Rusya sınırına yakın Vikshefjell ve Svanhovdd’aki iki istasyonun hava filtrelerinde radyoaktif sezyum-137 izlerine rastlandığını bildirdi.

DSA’nın Svanhovd’daki acil durum hazırlık biriminden Bredo Møller, Norveç’in Barents Observer gazetesine verdiği demeçte, kirlilik seviyelerinin belirgin şekilde yükseldiğini, ancak insanlar veya çevre için herhangi bir tehdit oluşturmadığını ifade etti.

Møller ayrıca, DSA’nın önümüzdeki günlerde ek analizler yapacağını da sözlerine ekledi. Kirlilik izlerinin 9 ile 12 Eylül tarihleri arasında tespit edildiğini belirtti.

DSA, incelenen filtrelerde başka hiçbir radyoaktif izotopa rastlanmadığını da açıkladı.

7 Avrupa ülkesi Norveç enerji sektörünü “Rus tehdidine” karşı uyardı

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English