“Torba yasa” taktiği ile Meclis’ten geçirilen üç yasa tasarısından biri olan Kişisel Statü Yasası’ndaki değişikliklerinin usule uygun olmadığı iddia ediliyor.
Iraklı bazı milletvekilleri Federal Yüksek Mahkeme’ye başvurarak bir gün önce gerçekleşen Meclis oturumunun geçersiz sayılmasını talep etti. Bu oturumda, kadın haklarını gerilettiği ve çocuk yaşta evliliğe izin verdiği için eleştirilen Kişisel Statü Yasası değişiklikleri de dahil üç yasa tasarısı bir paket halinde kabul edilmişti.
Şii partilerin talep ettiği aile yasasındaki değişikliklerinin yanı sıra, Meclis Sünniler tarafından talep edilen genel af ve tartışmalı bölgelerde Saddam Hüseyin tarafından el konulan arazilerin Kürt ve Türkmen sahiplerine iadesini amaçlayan mülk iadesi yasasını da aynı anda onayladı.
Bazı milletvekilleri, oylama sürecinde düzensizlikler yaşandığını iddia etti. Milletvekili Nur Nafe, Meclis Başkanı’nın tasarıların oylama yapılmaksızın kabul edildiğini duyurduğunu söyledi. Nafe, milletvekillerinin “ellerini kaldırmadığını” belirtti ve bazı milletvekillerinin bu “rezalete” tepki göstererek salonu terk ettiğini ekledi.
Meclis daha önce benzeri görülmemiş bir hareketle karar yeter sayısını ve oy sayısını açıklamadı. Sosyal medyada yayımlanan bir videoda, Meclis Başkanı Mahmud el-Meşhedani’nin üç yasa tasarısını tek bir oylamada onaylamayı teklif etmesi üzerine Meclis’te kaos çıktığı görülüyor. Bazı milletvekillerinin salonu terk ettiği videoda, Meşhedani’nin tasarıların kabul edildiğini açıklayıp salonu terk ettiği anlar da yer alıyor.
Milletvekillerinden Muhammed Resul el-Rumeyti, çarşamba günü yaptığı açıklamada, kendisi ve bazı milletvekillerinin oturumun geçerliliğini Federal Yüksek Mahkeme’ye taşıdığını söyledi. “Bağımsız Irak yargısının, halkımızın anayasal haklarına yönelik her türlü ihlali önleyeceğine dair güvenimiz tam” dedi.
Meclis’te onaylanan her yasa tasarısının yürürlüğe girmeden önce Cumhurbaşkanı tarafından onaylanması gerekiyor. Ancak yapılan yasal itirazın, Cumhurbaşkanı Abdüllatif Cemal Reşid’in bu üç tasarıyı onaylamasını geciktirip geciktirmeyeceği henüz belli değil.
Meclis’te kabul edilen ve 1959 Kişisel Statü Yasası’nda değişiklik öngören tasarıyla evlilik yaşı 18’den 15’e düşürülmüştü. 14 yaşında evliliğe ise yargı onayından sonra izin verilmesi öngörülüyor.
1959 tarihli yasaya göre şu an evlilik ve boşanmalar medeni hukuka göre yapılıyor. Değişiklikle birlikte erkekler laik hukuka veya dini hukuka göre evlenmeyi ya da tercih edebilecek. Kadınların ise seçim hakkı bulunmuyor. Dini hukuka göre evlenmeyi tercih edenler de Sünni veya Şii hukuk sistemleri arasında seçim yapmak zorunda.
The National’da yer alan habere göre İnsan Hakları İzleme Örgütü araştırmacısı Sarah Sanbar, 15 yaşta evliliğin uluslararası insan hakları yasalarına aykırı olduğunu belirterek Irak’ın Çocuk Hakları Sözleşmesi ve Kadınlara Karşı Her Türlü Ayrımcılığın Önlenmesi Sözleşmesi’ne taraf olduğunu hatırlattı.
Sanbar, mevcut Kişisel Statü Yasası’nda sağlanan istisnalar bu düzenlemelerle doğrudan çelişiyor” dedi. Sanbar yasa ile ilgili en büyük endişelerden birinin, mezheplerine göre insanlar için farklı kurallar getirerek kanun önünde eşitlik ilkesini zedelemesi olduğunu söyledi.