Bizi Takip Edin

Rusya

Arktik LNG-2 projesi altı aylık aradan sonra yeniden faaliyete geçmeye çalışıyor

Yayınlanma

Rus enerji şirketi Novatek, ABD yaptırımları nedeniyle altı aydır duran Arktik LNG-2 projesini yeniden canlandırmaya çalışıyor. Uydu görüntüleri, tesisin ilk hattında düşük kapasitede de olsa üretimin yeniden başladığına işaret ederken, ihracatın önündeki engeller ve yaptırımlar devam ediyor. Şirketin, Trump yönetiminin yaptırımları hafifleteceği beklentisiyle hareket ettiği belirtiliyor.

Rus enerji devi Novatek, Moskova’nın, Rusya’nın LNG üretiminin yaklaşık yüzde 20’sini karşılamasını planladığı ancak bir yılı aşkın süredir yakıt ihracatına başlayamayan Arktik LNG-2 projesini yeniden canlandırmaya çalışıyor.

Tesis, Ekim-Kasım 2023’te önce ticari sıvılaştırmayı, ardından da gaz üretimini durdurmuştu. Ancak güncel uydu görüntüleri, tesisin ilk sıvılaştırma hattının düşük kapasitede de olsa yeniden faaliyete geçtiğini gösteriyor.

Reuters‘ın konu hakkında bilgi sahibi iki kaynağa dayandırdığı haberine göre, tesisin ilk hattı kademeli olarak yeniden faaliyete geçiyor.

Kaynaklardan biri, Rusya’nın ABD Başkanı Donald Trump’ın Rus LNG’sine yönelik yaptırımlar konusundaki pozisyonunun netleşmesini beklediği için üretimin yavaş ilerlediğini belirtti.

Bloomberg‘in haberine göre de Avrupa’nın Sentinel 2 uydusu tarafından çekilen 30 Mart tarihli görüntülerde tesiste gaz yakma işlemi görülürken, 22 Mart tarihli görüntülerde herhangi bir alev ya da faaliyet belirtisi bulunmuyordu.

Reuters da bu durumu Planet Lab uydu görüntüleriyle teyit etti.

Gaz yakma işlemi otomatik olarak faaliyetlerin yeniden başladığı anlamına gelmiyor ve yalnızca teknik bakıma işaret ediyor olabilir.

Fakat son zamanlarda, projenin en büyük hissedarı, inşaatçısı ve işletmecisi olan Novatek’in, 2023 sonbaharında uygulanan ABD yaptırımlarının hafifletilmesini umduğuna dair başka işaretler de ortaya çıktı.

Bloomberg‘e göre, Washington’da yeni rüzgarlar estiğini hisseden Novatek yöneticileri, şubat ayında Hindistan’daki büyük bir petrol konferansında yerli şirketleri, fiyatı henüz düşükken Arktik LNG-2’den gaz almaya ikna etmeye çalıştı.

Gaz şirketi yöneticileri, Trump’ın Ukrayna’daki savaşı sona erdirmek için Putin ile anlaşacağını ve sonunda yaptırımları kaldıracağını vaat etti.

Trump’ın bu müzakereleri başlattığı dönemde, ABD’nin Moskova ile Avrupa’ya doğalgaz tedarikinin Kuzey Akım-2 boru hattının hasar görmemiş kısmı üzerinden yeniden başlatılmasını görüşebileceğine dair haberler çıkmıştı.

Ancak Trump, ilk başkanlık döneminde tam tersine bu boru hattına karşı yaptırımlar uygulamıştı.

Ayrıca, ister doğalgaz ister sıvılaştırılmış hâlde olsun, Rus gazı, Ukrayna savaşının başlamasından sonra Avrupa’nın en büyük LNG tedarikçisi hâline gelen ABD gazıyla rekabet edecek.

Gazprom Avrupa’ya ihracatının yaklaşık yüzde 90’ını kaybetmiş olsa da, Rus LNG’sinin AB ülkelerine satışı savaş yıllarında birkaç kat artmıştı.

Ancak LSEG’nin ön verilerine göre, bu yılın başında satışlar düşmeye başladı ve ilk çeyrekte yıllık bazda yüzde 1,2 azalarak 8,1 milyon tona geriledi.

Bu düşüşün temel nedeni, Batı yaptırımlarına maruz kalan Baltık Denizi’ndeki Gazprom LNG Portovaya tesisinin ihracatı fiilen durdurması oldu.

Novatek’in diğer projesi olan Yamal LNG’den yapılan toplam sevkiyat, ilk çeyrekte yüzde 2 artışla 5 milyon tona ulaştı.

Fakat Rusya’dan Avrupa’ya yapılan sevkiyatlar yüzde 12,5 düşüşle 4,2 milyon tona geriledi; bu da geçen yılın aynı dönemine göre daha büyük bir kısmın uzak bölgelere gönderildiği anlamına geliyor.

İkinci çeyrekten itibaren bu yöndeki ihracat, 26 Mart’ta yürürlüğe giren Avrupa limanlarında Rus LNG’sinin aktarılmasına yönelik yasaktan olumsuz etkilenecek.

Arktik LNG-2’ye gelince, şu anda sıvılaştırılmış gaz üretse bile, önümüzdeki aylarda ihracat yapması mümkün görünmüyor.

Bloomberg‘in belirttiği üzere, uydu görüntüleri tesisin çevresinde hâlâ buz olduğunu gösteriyor, bu da sıradan tankerlerin tesise yaklaşamayacağı anlamına geliyor.

Rusya, yaptırımlar nedeniyle ithal buz sınıfı tankerleri de temin edemedi.

Arktik LNG-2 projesinin yılda 19,8 milyon ton LNG üretmesi hedefleniyor; ilk hattın kapasitesi ise 6,6 milyon ton.

Projenin faaliyete geçmesi, Putin’in Rusya’nın yıllık LNG üretimini 2030 yılına kadar üç katından fazla artırarak 100 milyon tona çıkarma planının önemli bir parçasıydı.

Geçen sonbaharda kurulan ikinci üretim hattı henüz faaliyete geçmedi ve üçüncü hattın devreye alınması 2026’dan 2028’e ertelendi.

Rusya

Lavrov: AB’nin artan askeri harcamaları kendi vergi mükelleflerine tehdit

Yayınlanma

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, İran’ın Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile işbirliğine devam etmesini umduklarını belirtti. Lavrov ayrıca, Avrupa Birliği’nin artan askeri harcamalarının AB ülkelerindeki vergi mükellefleri için bir tehdit oluşturduğunu söyledi.

Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Laos Dışişleri Bakanı Thongsavanh Phomvihane ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlediği basın toplantısında, İran’ın nükleer programı ve NATO’nun askeri harcamalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

Lavrov, Rusya’nın İran’ın Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) ile işbirliğine devam etmesinden yana olduğunu vurgularken, Avrupa Birliği’nin (AB) artan askeri harcamalarını ise “vergi mükelleflerine yönelik bir tehdit” olarak nitelendirdi.

‘İran ile işbirliğinin devam etmesinden yanayız’

Bakan Lavrov, İran parlamentosunun UAEA ile işbirliğini durdurma kararının tavsiye niteliğinde olduğunu belirterek, “İran’ın UAEA ile işbirliğinin devam etmesinden yanayız,” dedi.

Moskova’nın, İran’ın dini lideri Ali Hamaney’e saygı duyduğunu ifade eden Lavrov, Hamaney’in İslam Cumhuriyeti’nin nükleer silah üretme planı olmadığına ve olmayacağına dair defalarca yaptığı açıklamalara atıfta bulundu. Lavrov, bu konuda en yüksek güce sahip özel bir fetva bulunduğunu da hatırlattı.

İran parlamentosu, 25 Haziran’da Tahran’ın UAEA ile işbirliğini askıya almasını öngören yasa tasarısını onaylamış, Anayasayı Koruyucular Konseyi de tasarıyı ertesi gün kabul etmişti.

Tasarıya göre İran, nükleer tesislerine gözetleme kameraları kurmama, denetimlere izin vermeme ve UAEA’ya rapor sunmayı reddetme hakkına sahip oldu.

Meclis Başkanı Muhammed Bakır Kalibaf, işbirliğinin askıya alınmasının, ülkenin nükleer tesislerinin güvenliği sağlanana ve İran’ın barışçıl nükleer programı daha hızlı ilerleyene kadar süreceğini belirtmişti.

İran, 22 Haziran’da ABD’nin Fordo, Natanz ve İsfahan’daki üç ana nükleer tesisine yönelik saldırılarının ardından UAEA’yı eylemsizlik ve suç ortaklığıyla itham etmişti.

‘AB’nin harcamaları vergi mükelleflerine tehdit’

Lavrov, AB’nin askeri harcamalarındaki artışın bu ülkelerdeki vergi mükellefleri için bir tehdit olduğunu söyledi.

RIA Novosti haber ajansının aktardığına göre Lavrov, “Tehdit daha da kötüleşiyor ve bu, Avrupa Birliği ülkelerinin vergi mükellefleri için bir tehdittir,” ifadelerini kullandı.

Lavrov ayrıca, NATO’nun savunma harcamalarındaki artışın Rusya’nın güvenliği üzerinde önemli bir etki yaratmayacağını da kaydetti.

NATO üyesi ülkeler, 24-25 Haziran’da Hollanda’nın Lahey kentinde düzenlenen zirvede, yıllık savunma harcamalarını 2035 yılına kadar gayri safi yurtiçi hasılanın (GSYİH) yüzde 2’sinden yüzde 5’ine çıkarma taahhüdünde bulunmuştu.

Ortak deklarasyona göre, ülkeler ayrıca kritik altyapının korunması ve savunma sanayii tabanının güçlendirilmesi için her yıl GSYİH’lerinin yüzde 1,5’ine kadar kaynak ayıracak.

Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov ise NATO’nun, üye ülkelerin askeri harcamalarını GSYİH’lerinin yüzde 5’ine çıkarma kararını alabilmek için Rusya’yı bir saldırgan olarak göstermeye ihtiyaç duyduğunu açıklamıştı.

Okumaya Devam Et

Rusya

Rusya Başsavcılığı, Dağıstan Devlet Sekreteri’nin mal varlığını kamulaştırıyor

Yayınlanma

Rusya Başsavcılığı, Dağıstan Devlet Sekreteri Magomed-Sultan Magomedov ve ailesine karşı dava açarak Hazar Denizi’ndeki en büyük petrol rafinerisinin kamulaştırılmasını talep etti.

Rusya Federasyonu Başsavcılığı, Dağıstan’ın ‘gölge lideri’ olarak nitelendirilen Devlet Sekreteri Magomed-Sultan Magomedov ve ailesinin mal varlıklarına el konularak devlete devredilmesi için dava açtı.

Gözaltına alınan Magomedov’a yönelik bu hamle, Hazar Denizi kıyısındaki en büyük petrol rafinerisinin kamulaştırılmasını hedefliyor ve bölgedeki güç dengelerini kökten değiştirebilecek bir adım olarak görülüyor.

Yargı Sözcüsü Zarema Mamayeva’nın TASS ajansına yaptığı açıklamaya göre, Başsavcılık, Mahaçkale’deki Sovetskiy Bölge Mahkemesi’ne 23 Haziran’da başvuruda bulundu. Davanın ön hazırlık duruşmasının 10 Temmuz 2025’te yapılacağı belirtildi.

FSB’den Dağıstan Devlet Sekreteri Magomedov’a operasyon

Davanın odağındaki isimler ve şirketler

Başsavcı yardımcısının talebiyle açılan davada, Magomedov’un yanı sıra oğlu Magomed, akrabaları Marjanat İsmailova, Hapisat Alpanayeva, Galimat İsmailova ve Savdat Magomedova da davalı olarak yer alıyor.

Ayrıca, aileyle bağlantılı Trans Tek ve MSB Holding isimli şirketler de davalılar arasında bulunuyor. Savcılık, Dağneftprodukt adlı şirketin yanı sıra boru hatları, akaryakıt istasyonları, tanklar ve diğer altyapı tesislerini içeren mülk kompleksinin kamulaştırılmasını istiyor.

‘Gölge lider’

RTVI‘nin güvenlik güçlerindeki kaynaklara dayandırdığı habere göre, Magomed-Sultan Magomedov, Dağıstan’ın ‘gölge’ yöneticisi olarak anılıyor ve bölgedeki tüm atama ve finansal kararlar üzerinde nüfuz sahibi olduğu iddia ediliyor.

Habere göre, Magomedov’un olası tutuklanması ve ardından gelecek görevden almalar, sadece akrabalarını değil, tüm bölgesel yönetim yapısını yeniden şekillendirebilir.

Devlet şirketinden aile mülküne

Magomedov, 1991-2005 yılları arasında o dönemde devlete ait olan Dağneftprodukt şirketinin genel müdürlüğünü yaptı. Şirket, 2005 yılında özelleştirilerek memurun ailesinin kontrolüne geçti.

Magomedov, tesisi 2010 yılına kadar yönetmeye devam etti. Dağneftprodukt 2021 yılında Kaspetrolservis olarak yeniden yapılandırıldı.

Hazar’ın en büyük kompleksi ve Transneft soruşturması

Kaspetrolservis şirketinin internet sitesinde, şirketin “Rusya’nın dış ekonomik faaliyetlerinde önemli bir halka” ve “Hazar kıyısındaki en büyük petrol aktarma kompleksi” olduğu belirtiliyor.

Mahaçkale Uluslararası Limanı’na bitişik olan tesis, Kazakistan, Türkmenistan ve Rusya’dan gelen petrol ürünlerinin sevkiyatını gerçekleştiriyor.

RTVI kaynaklarına göre şirket, “Transneft” ulaşım sisteminden ham petrol hırsızlığına karıştığı şüphesiyle de soruşturuluyor.

Şirketlerin mülkiyeti ‘prens’ ve ailesinde

Kaspetrolservis’in sahibi, Başsavcılık iddianamesinde adı geçen MSB Holding” Bu holdingin yüzde 52 hissesi, Magomedov’un çevresi tarafından ‘prens’ olarak adlandırılan oğlu Magomed’e ait. Geriye kalan hisselerin yüzde 16’şarlık üç eşit payı ise davalılar arasında yer alan Magomedova, Alpanayeva ve İsmailova’ya ait.

69 yaşındaki Magomedov, 2021 yılında Dağıstan Devlet Sekreteri olarak atanmıştı. Daha önce Birleşik Rusya partisinden milletvekilliği ve bölge halk meclisi başkanlığı yapmıştı.

“Dağıstan Cumhuriyeti’ne Liyakat” nişanı ve “Üstün Çalışma” madalyası sahibi olan Magomedov, aynı zamanda Anji futbol kulübünün de kurucusu olarak biliniyor.

Okumaya Devam Et

Rusya

NATO’dan Rusya analizi: Toprak kazanımları yazın da sürecek

Yayınlanma

NATO yetkilileri, Rus güçlerinin Ukrayna’nın kuzeydoğusundaki Sumı oblastında istikrarlı bir şekilde ilerlediğini ve bir tampon bölge oluşturmayı hedeflediğini bildirdi.

NATO yetkilileri, Rus birliklerinin Ukrayna’nın kuzeydoğusundaki Sumı oblastında istikrarlı bir şekilde ilerlediğini ve Zaporijya oblastında da baskıyı artırdığını belirtti.

Defense One haber sitesine göre, üst düzey bir ittifak yetkilisi, Rusya’nın bu hamleyle bir tampon güvenlik bölgesi oluşturmayı amaçladığını değerlendiriyor.

NATO’nun genel beklentisi, Rusya’nın yaz boyunca yavaş da olsa toprak kazanımlarını sürdüreceği yönünde.

Lahey’de düzenlenen NATO zirvesinin ardından yapılan basın toplantısında ise ittifakın Rusya’ya karşı tutumunda dikkat çeken bir değişiklik yaşandığı iddia edildi.

Trump’ın tutumu zirve bildirisini etkiledi

The Telegraph gazetesinin bir taslak metne dayandırdığı haberine göre, NATO ülkeleri zirve sonuç bildirisindeki Rusya eleştirilerini ABD Başkanı Donald Trump nedeniyle yumuşattı.

Önceki yıllardaki bildirilerde Ukrayna’daki çatışmadan Rusya’nın sorumlu olduğu vurgulanır ve “Ukrayna’nın geleceği NATO’dadır” gibi ifadelere yer verilirdi. Ancak mevcut taslakta bu tür iddiaların yer almadığı belirtildi.

Bu durum, ABD Başkanı Trump’ın Ukrayna’ya yönelik tutumuyla paralellik gösteriyor.

Zirve sonrası basın toplantısında Trump, Washington’ın müttefiklerinin Kiev’e göndereceği 5 milyar dolara ek olarak ABD’nin olası katkısıyla ilgili bir soruyu doğrudan yanıtlamaktan kaçındı.

Buna rağmen ittifak, sonuç bildirisinde Rusya’yı Avrupa-Atlantik güvenliği için “uzun vadeli bir tehdit” olarak tanımladı.

Rusya’nın askeri ve ekonomik kapasitesi

İttifakın değerlendirmelerine göre, Rusya’nın savunma sanayisindeki üretim kapasitesi yüksek seviyesini koruyor. Rusya’nın yılda yaklaşık 3 milyon top mermisi ve ayda 130 civarında tank ürettiği tahmin ediliyor.

NATO uzmanları, Rus ekonomisinin mevcut askeri müdahaleyi finanse etme gücünü en az 2027 yılına kadar sürdürebileceğini öngörüyor.

Zirvede diplomatik çözüm beklentileri ise düşük seviyede kaldı. Bir NATO temsilcisi, yakın zamanda barışçıl bir çözüme ulaşma ihtimali konusunda şüphelerini dile getirirken, ittifakın durumu yakından izlemeye devam edeceğini kaydetti.

Putin, Trump’a Ukrayna ile müzakerelere hazır olduğunu bildirdi

Okumaya Devam Et

Çok Okunanlar

English