Avrupa
Avrupa sağı Brüksel’de bir araya geliyor

Avrupa çapındaki sağ ve muhafazakâr güçler, haziran ayındaki Avrupa Parlamentosu (AP) seçimleri yaklaşırken vites yükseltiyor.
‘Milli Muhafazakârlık Konferansı 2024’ (NatCon24), aralarında bazı antifaşist örgütler ve Brüksel Belediye Başkanının da bulunduğu aktivist ve siyasetçilerin durdurulması yönündeki baskılarına rağmen salı ve çarşamba günleri (16-17 Nisan) Brüksel’de düzenlenecek.
Brüksel’deki Claridge’de gerçekleştirilecek olan NatCon24’ün ilk mekanının son anda reddedilmesinin ardından ikinci mekanın da polis tarafından boşaltıldığı bildirildi.
Washington merkezli Edmund Burke Vakfı tarafından düzenlenen konferansın konusu olan ‘Avrupa’da Ulus-Devletin Korunması’, ‘AB şüphecisi liderlerin vizyonlarını ortaya koyacakları bir platform olacak.
Eski Polonya Başbakanı Mateusz Morawiekci (Hukuk ve Adalet – PiS) ve Fransa Cumhurbaşkanı adayı Eric Zemmour (Reconquête!) ana katılımcılar arasında yer alırken, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán (Fidesz) da etkinliğin en önemli isimleri arasında yer alacak.
“Brüksel Avrupa halklarını terk etti. Brüksel siyaseti ile sıradan Avrupalıların çıkarları ve iradeleri arasındaki mesafe daha önce hiç bu kadar büyük olmamıştı. İşte bu nedenle Brüksel’de değişime ihtiyaç var. Ancak bu değişim kendiliğinden gerçekleşmeyecek, var olmaya zorlanmalı,” diyen Orbán, şubat ayında yaptığı yıllık konuşmasında ABD ve AB’deki seçimlerin aynı sürecin parçası olduğunu vurgulamıştı.
Orbán, Zemmour ve Farage bir arada
“Avrupa’yı yeniden büyük yapalım’ diyerek Donald Trump’ın meşhur sloganına da gönderme yapan Orbán, Trump’ın Beyaz Saray’a dönüşünün Ukrayna’ya barış getireceğini iddia etmişti.
Bu arada Zemmour da, ‘İslamlaşma’, ‘Avrupa bürokrasisi’ ve Avrupa kültürünü, kimliğini ve tarihini ‘yok etmeyi’ amaçladığını söylediği ‘duyarcı [woke] ideolojiye’ karşı müttefik olarak gördüğü Trump’a duyduğu hayranlığı gizlemiyor. Parti kaynaklarına göre Zemmour’un salı günü yapacağı konuşmada yukarıda sayılan üç kilit konuyu gündeme getirmesi bekleniyor.
Zemmour Şubat 2022’de, “Ortak bir noktamız var: Trump ABD’nin ABD olarak kalmasını istiyor, ben de Fransa’nın Fransa olarak kalmasını istiyorum,” demişti.
NatCon, Brexit’i güçlü bir şekilde savunan ve kampanya yürüten eski milletvekili ve UKIP ve Reform UK eski lideri Nigel Farage’ı da ağırlayacak.
Trumpizm’in Avrupa ayağı Budapeşte’de
Brüksel’deki NatCon24’ün ardından Budapeşte, 25-26 Nisan tarihlerinde ABD’li ve yabancı muhafazakâr aktivist ve siyasetçileri bir araya getiren Amerikan CPAC’in (Muhafazakâr Siyasi Eylem Konferansı) Avrupa versiyonuna ev sahipliği yapacak.
Orbán’ın ev sahipliğinde Budapeşte’de düzenlenecek olan etkinlik, ABD Cumhuriyetçi Parti temsilcileri ile konferansın web sitesinde ‘wokebusters’ olarak nitelendirilen Hollandalı PVV’den Geert Wilders, İspanyol Vox’tan Santiago Abascal ve Belçikalı Vlaams Belang Başkanı Tom van Grieken gibi sağ liderleri bir araya getirecek.
Aralarında The Guardian’ın da bulunduğu çok sayıda medya kuruluşunun etkinliğe akreditasyonunun, etkinliğin ‘duyarcılara yasak bölge’ olduğu gerekçesiyle reddedildiği belirtiliyor.
Toplantının sloganı, Trump’ın Washington’daki siyasi rakiplerini ve Avrupa söz konusu olduğunda Brüksel’deki AB yanlısı güçleri devirmek için sıkça kullandığı bir ifade olan “Bataklığı kurutalım.”
Rumen AUR’dan ‘Avrupa’yı Yeniden Büyük Yap’ konferansı
Bu ayın sonunda ise, bu sefer Balkanlardaki Karadeniz kıyıları muhafazakârlara ev sahipliği yapacak.
Romanya’nın yükselen sağ partisi AUR, 27-28 Nisan tarihlerinde Bükreş’te Zemmour’un partisi Reconquete, Polonya’dan PiS, Belçika’dan Vlaams Belang (ID) ve Danimarka Halk Partisi’nden temsilcilerin katılacağı kendi ‘Avrupa’yı Yeniden Büyük Yap’ konferansını düzenliyor.
Konferansta, “Avrupa Ulusları – Doğu emperyalizmi ile Batı federalizmi arasında” ve “Birleşirsek ayakta kalırız, bölünürsek düşeriz – AB Kurumlarındaki düzeni tersine çevirme olasılıkları” gibi konular tartışılacak.
Avrupa
Fransız hükümeti, Renault’dan Ukrayna’da İHA üretmesini istedi

Fransız hükümeti, Renault’dan Ukrayna’da insansız hava araçları (İHA) üretmesi için talepte bulundu.
Fransız otomobil üreticisi, planlar kapsamında küçük insansız hava aracı (İHA) uzmanı ile işbirliği yaparak İHA’ları seri üretime geçirecek. Bu, Fransız şirketlerinin Ukrayna topraklarında silah üretimi için attığı ilk adım olacak.
Financial Times’ın (FT) haberine göre Fransa Savunma Bakanı Sébastien Lecornu, geçen cuma akşamı LCI televizyonuna verdiği demeçte, ülkenin otomobil ve savunma şirketlerinin, Ukrayna güçlerine insansız hava aracı tedarik etmek için “tamamen benzeri görülmemiş bir ortaklık” kurmak üzere üretim hatları kurmak için birlikte çalışacağını söyledi.
Renault, Fransa Silahlı Kuvvetler Bakanlığının kendileriyle temasa geçtiğini doğruladı. Şirket, “Görüşmeler yapıldı, fakat şu aşamada bir karar alınmadı çünkü bakanlıktan bu projeyle ilgili ayrıntıları bekliyoruz,” dedi.
Bu hamle, otomobil üreticisinin İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana ilk kez savunma teçhizatı üretmesi anlamına geliyor. Renault’nun R35 tankları, Fransa Savaşında Alman Panzerlerine karşı başarısız olmuştu.
Bu girişim, insansız hava araçlarının Ukrayna’nın askeri stratejisinin merkezi bir unsuru haline gelmesiyle ortaya çıktı. İHA’lar, Kiev’den binlerce kilometre uzaktaki Rus askeri hava üslerine geçen hafta düzenlenen saldırıda kilit rol oynadı ve İHA teknolojisinin askeri taktiklerin dönüşümüne nasıl katkıda bulunduğunu gösterdi.
Ukrayna cephe hattı İHA’ların hakimiyetinde ve Fransız üretim hatları, bu ekipmanların üretimini destekleyecek.
Lecornu, ABD’nin Ukrayna’dan çekilme isteğinin, Avrupa ülkelerinin bu ülkeye daha “sağlam” güvenlik garantileri vermesi gereken bir “uyanış anı” yarattığını söyledi.
Kiev, batılı şirketlerin ülkenin savunma sanayisine yatırım yapması ve yerel silah üreticileriyle ortak girişimler kurması için baskı yapıyor. Alman silah üreticisi Rheinmetall, Ukrayna’da bir mühimmat fabrikası inşa ediyor ve fabrikanın gelecek yıl üretime başlaması planlanıyor. Şirketin CEO’su Armin Papperger, şubat ayında Münih Güvenlik Konferansında bu bilgiyi vermişti. Şirket, Ukrayna’da halihazırda yabancı menşeli askeri teçhizatı onarmak için bir tesis işletiyor.
Kiev, ülkeye 40’tan fazla yabancı savunma şirketini çektiğini açıkladı. Şubat ayında Ukrayna stratejik endüstriler bakanı Herman Smetanin, Fransız havacılık ve savunma elektroniği grubu Thales’in Ukrayna devletine ait savunma şirketi Ukroboronprom ile bir ortak girişim kurmak için anlaşma imzaladığını duyurmuştu.
Smetanin, ortak girişimin hava savunması, radarlar, elektronik savaş ve taktik iletişim alanlarında teknolojik çözümler üretmeye odaklanacağını söyledi.
Lecornu geçen hafta, Fransız şirketlerinin Ukrayna’da insansız hava aracı üretme kararının, “bu cephe hattının gerçekleriyle bağlantılı kalıcı taktik ve operasyonel eğitim” sağlayarak Fransız ordusuna da fayda sağlayacak “kazan-kazan durumu” olacağını söylemişti.
Lecornu, Ukrayna’daki üretim hatlarında yerel işçilerin istihdam edileceğini ve şirketlerin buraya Fransız işçi göndermesine gerek kalmayacağını da sözlerine ekledi.
Planların kesinleşmesi halinde Renault’nun ne tür İHA’lar üreteceği henüz belli değil.
Fransa’nın bu girişimi, Avrupa’nın otomobil ve savunma sanayilerinin kaderlerinin ayrıştığı bir dönemde geldi. Kıtanın savunma harcamalarını artırmasıyla silah üreticilerinin siparişleri hızla artarken, otomotiv sektörü geleneksel motorlardan elektrikli araçlara geçişin yanı sıra Çin’in rekabetiyle de mücadele ediyor.
Almanya’da savunma sanayi şirketi Hensoldt, baskı altındaki otomobil parçası tedarikçilerinden işten çıkarılan işçileri işe almayı teklif ederken, Rheinmetall ise Volkswagen’in atıl durumda olan otomobil fabrikalarını satın almakla ilgilendiğini açıkladı.
Avrupa
Madrid’de on binlerce kişi Başbakan Sanchez’in istifasını istedi

İspanya’da muhalefetteki Halk Partisi’nin çağrısıyla on binlerce kişi, Başbakan Pedro Sanchez hükümetini yolsuzlukla suçlayarak protesto etti. Madrid’de toplanan kalabalık, Sanchez’in istifasını talep ederken, Halk Partisi lideri Alberto Núñez Feijóo hükümeti ‘mafyavari uygulamalarla’ itham ederek erken seçim çağrısında bulundu.
İspanya’da muhalefetteki Halk Partisi’nin (PP) çağrısıyla on binlerce kişi, Başbakan Pedro Sanchez liderliğindeki sosyalist hükümeti yolsuzlukla suçlayarak başkent Madrid’de protesto gösterisi düzenledi.
Göstericiler, Sanchez’in istifasını talep etti.
Başkentin merkezindeki Plaza de España meydanında toplanan kalabalık, İspanya bayrakları taşıyarak “Pedro Sanchez istifa!” sloganları attı.
Ses kaydı protestoları tetikledi
Halk Partisi, Sosyalist Parti üyesi Laire Díez’in, Başbakan Sanchez’in eşi, kardeşi ve eski başdanışmanına yönelik yolsuzluk şüphelerini araştıran bir polis birimine saldırdığını iddia eden ses kayıtlarının sızdırılmasının ardından gösteri çağrısı yapmıştı.
İddiaları reddeden Díez ise çarşamba günü basın mensuplarına yaptığı açıklamada, bir kitap için araştırma yaptığını ve ne parti ne de Sanchez adına konuştuğunu belirtti.
Díez, bu açıklamasının ardından başbakanın liderliğindeki Sosyalist Parti üyeliğinden istifa ettiğini duyurdu.
Madrid, Spain
Estimates of up to a million people protesting in Madrid & the Socialist Government despite not winning the recent election in July23, have remained in power, amidst rigged election reports.
Spaniards won’t accept this. Just another example of a WEF… pic.twitter.com/CyMrTOv7Mw
— Concerned Citizen (@BGatesIsaPyscho) November 18, 2023
Muhalefet liderinden ‘mafyavari uygulamalar’ suçlaması
Nisan 2022’de partisinin başına geçen Halk Partisi lideri Alberto Núñez Feijóo, hükümeti bu olayda “mafyavari uygulamalarda bulunmakla” suçladı.
Feijóo, Sanchez’in çok sayıda yolsuzluk skandalının “merkezinde” olduğunu savundu.
Gösteriye katılan Feijóo, “Bu hükümet her şeyi lekeledi: siyaseti, devlet kurumlarını ve güçler ayrılığını,” ifadelerini kullandı. Feijóo ayrıca Başbakan Sanchez’e erken seçim çağrısı yapması için baskıda bulundu.
Diğer yandan Başbakan Sanchez, yakın çevresine yönelik soruşturmaları, sağ kanadın hükümetini devirmek için yürüttüğü bir “karalama kampanyasının” parçası olarak nitelendirerek kınadı.
Sanchez, Haziran 2018’de, selefi olan Halk Partili Mariano Rajoy’u muhafazakar partiyi etkileyen bir yolsuzluk skandalı nedeniyle verilen güvensizlik oyuyla devirerek iktidara gelmişti.
İspanya’da bir sonraki genel seçimlerin 2027’de yapılması planlanıyor.
Avrupa
Almanya’da milyoner sayısı %18 arttı

Federal İstatistik Ofisi’nin açıkladığı rakamlara göre, Almanya’da geliri en az bir milyon avro olan milyoner sayısı %18 artarak 34.500’e yükseldi.
Wiesbaden merkezli istatistikçiler, istatistiklerin mevcut olduğu en son dönem olan 2020 ve 2021 verilerini karşılaştırdı.
Yetkililere göre, zenginlerin sayısındaki artış, 2021’deki yüksek enflasyonla kısmen açıklanabilir. Enflasyon etkisi hesaba katılmadığında, milyonerlerin sayısı 2020’ye göre yine de %12 artmış oluyor.
Milyonerler ortalama 2,8 milyon avro kazandı. On kişiden altısı, gelirinin büyük bir kısmını ticari faaliyetlerden elde etti. Milyonerlerin %20’sinden biraz azı çalışırken, %15’i “serbest meslek” sahibi olarak nitelendiriliyor.
junge Welt’in aktardığına göre sendika bağlantılı Hans Böckler Vakfı (HBS) bu rakamlar hakkında endişelerini dile getirdi. HBS’nin Ekonomi ve Sosyal Araştırmalar Enstitüsü bilimsel direktörü Bettina Kohlrausch çarşamba günü AFP’ye verdiği demeçte, kriz dönemlerinde milyoner sayısındaki artışın yoksulların sayısındaki artışla dengelendiğini söyledi.
Kohlrausch, rakamların özellikle düşük ve orta gelirli birçok insanın Almanya’daki sosyal eşitsizlikle ilgili endişelerinin “haklı” olduğunu gösterdiğini ekledi.
-
Söyleşi2 hafta önce
Eski AP Türkiye Raportörü Kati Piri Harici’ye konuştu: AB’nin tutarlı bir Türkiye stratejisi yok
-
Görüş2 hafta önce
Trump’ın Rusya-Ukrayna barışını teşvik girişimi stratejik açmaza dönüştü
-
Dünya Basını2 hafta önce
Tantura katliamı: İsrail’in örtbas ettiği savaş suçu
-
Görüş2 hafta önce
Silahlar sustu, şimdi artılar eksiler hanesine bakma zamanı – 1
-
Avrupa1 hafta önce
Max Otte: Alman ekonomisinde bir gerileme değil, çöküş yaşanıyor
-
Görüş1 hafta önce
ABD Dışişleri’nin Avrupa eleştirisi ne anlama geliyor?
-
Rusya1 hafta önce
Ukrayna’dan Rus stratejik bombardıman üslerine kamyonlardan kalkan İHA’larla saldırı
-
Dünya Basını2 hafta önce
FP: ABD anlaşma değil teslimiyet istiyor